İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Ertuğruloğlu Erdoğan görüşmesi olağanüstü bir görüşmeydi

Ertuğruloğlu Erdoğan görüşmesi olağanüstü bir görüşmeydi

<P><STRONG>Gazeteci Yazar Ali Tekman</STRONG>, <STRONG>Erdoğan-Ertuğruloğlu</STRONG> görüşmesini, "ciddi anlamda olağanüstü bir görüşme" olarak değerlendirdi. <STRONG>Nazar Erişkin</STRONG> ve <STRONG>Cem Kar</STRONG>'ın moderatörlüğünde <STRONG>Ada TV</STRONG>'de yayınlanan Görüş Farkı programı yine önemli isimlere ev sahipliği yaptı. <STRONG>Mete Tümerkan</STRONG>, <STRONG>Sami Özuslu</STRONG> ve <STRONG>Ali Tekman</STRONG>'ın konuk olduğu programda geçtiğimiz hafta içerisinde yaşanılan gelişmeler konuşulurken, <STRONG>Ulusal Birlik Partisi Milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu</STRONG>'nun <STRONG>Türkiye Cumhuriyet Başbakanı Recep Tayip Erdoğan</STRONG> ile görüşmesinden sonra hiçbir açıklama yapmaması konusu da beraberinde görüş farklılıklarını getirdi.</P>

Yayın Tarihi: 07/02/10 09:33
okuma süresi: 5 dak.
Ertuğruloğlu Erdoğan görüşmesi olağanüstü bir görüşmeydi
A- A A+
Ali Tekman, "Yapılan bu görüşme rutin bir görüşme değildi, önceden planlanmış randevusu şimdiye verildi denilebilecek bir görüşme ise hiç değildi" diyerek tartışmaya damgasını vurdu.

"GÖRÜŞME RUTİN OLMAMAKLA BERABER ÖNCEDEN DE PLANLANMIŞ DEĞİLDİ"

Tahsin Ertuğruloğlu'nun Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesi konusunun da ele alındığı programda Ali Tekman çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Tekman, "Şimdi benim bu konuda şu noktalar konuşuldu diyebileceğim bir şey yok. Ama bu görüşme ciddi anlamda olağanüstü bir görüşmedir. Bir kere bu görüşme takdir edildiği gibi rutin bir görüşme değildir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, bir partinin bir milletvekili ile rutin bir görüşme yapmaz. Bu görüşme daha önceden planlanmış olan ve randevusu şimdiye verilen bir görüşme hiç değildir. Çünkü eğer daha önceden planlanmış ve o günlerde randevusu beklenen bir görüşme olsaydı, Tahsin Ertuğruloğlu Strazburg'a gitmezdi. Randevunun yaklaşık olan tarihini bilirdi ve kalıp randevusuna giderdi. Ulusal Birlik Partisi cumhurbaşkanlığı adayını açıklanmasından hemen önceki pazar günü basına ve medyaya dağıtılan bütün bildirilerde ve açıklamalarda Ulusal Birlik Partisi önümüzdeki hafta içerisinde adayını belirleyecek şeklinde satırlar vardı ama bir tarih yoktu. Fakat ne olduysa pazartesi sabahı oldu UBP'den gelen açıklama. Çarşamba günü adaylık açıklanacaktı. Bu çok önemlidir. İlk açıklamaları adayımız gelecek hafta açıklanacak şeklindeydi, sonra Çarşamba günü dediler. Ne gün yapıldı bu? Pazartesi sabahı. Pazartesi Sayın Tahsin Ertuğruloğlu Strazburg'dan arandı. Yani Ulusal Birlik Partisi'nin cumhurbaşkanı adayını açıkladığı saatlerde, Ankara'dan Sayın Ertuğruloğlu arandı. Pazartesi günü arandı. Niçin arandı ama? Pazartesi günü Sayın Eroğlu'nun Çarşamba günü ilan edeceği açıklandı ya. Sende aynı gün adaylık açıklanacağı gün Ankara'da ol aynı saatlerde bizde seninle görüşelim denildi. Sayın Tahsin Ertuğruloğlu'na uçak ayarlandı. Sayın Eroğlu burada 500–600 kişiyle cumhurbaşkanlığı adaylığını ilan ederken, Sayın Erdoğan'da Sayın Ertuğruloğlu ile Ankara'da görüşüyordu. Bunun daha da ilginci o görüşmede ki Sayın Erdoğan Sayın Ertuğruloğlu ile genel başkan olduğu dönemlerde bile pek fotoğraf çektirmedi ve dağıttırmadı. Sayın Eroğlu ile bilhassa 19 Nisan seçimlerine kadar tek bir kare fotoğraf çektirmedi, randevu dahi verdirmedi. Sayın Erdoğan'un üslubu bu değil. Ama ne olduysa o akşamüzeri oldu. 3 tane fotoğraf bizim medyaya özellikle dağıtıldı, servis edildi ve takip de edildi. Hatta pek çok editör, "ya bu fotoğraflar geldi ama bunun haberi yok" şeklinde yorum yaptı.

Kendilerine verilen cevap ise, " Haberini de siz yapın" oldu. Tüm bunların ne demek olduğuna gelince, önümüzdeki dönemde siyasette sadece siyah ve beyaz renkler olmayacak. Gri renkte olacak ve çok renkli bir siyaset olacak. Tahsin Ertuğruloğlu taraftarlarında şöyle bir algı vardır, Sayın Eroğlu cumhurbaşkanlığı adaylığını ilan ederken Türkiye'de de Sayın Ertuğruloğlu'nun başbakanlığı ilan edilmiş oldu diye okundu. Ancak benim tarafımdan bu böyle okunmadı. Tahsin Ertuğruloğlu taraftarları olayı böyle görmek istedikleri için böyle yorumladılar. Ama ben diyorum ki, önümüzdeki dönem çok önemli olacak ve sarsıntı da geçirecek Ulusal Birlik Partisi ve 18 Nisan'a kadar hakikaten Ulusal Birlik Partisi'nde sadece siyah ve beyazın değil gri rengin de olabileceği görülecek. Sayın Ertuğruloğlu ketum birisidir. Fazla da konuşmaz. Ama görünen köy de kılavuz istemez. Son bir örnek verip konuyu daha fazla irdelemeyeceğim. Hatırlarsanız Mal Tazmin Komisyonu hadisesi vardı ve Türkiye Cumhuriyeti hükümeti bu Mal Tazmin Komisyonunun kurulmasına gerçekten kendisini adamıştı. Bunun olmasını çok istiyordu. Nedeni, birincisi bizim hukukumuzun da geçerli bir hukuk olduğunu bu süreçlerde devreye sokabilmek veya anlatabilmekti ikincisi de bir de iç hukuk eğer tüketilecekse burada tüketilmesini sağlamaktı. Bu Türkiye'nin de çıkarına uygun bir hadiseydi. Ulusal Birlik Partisi'nde o dönem Sayın Özgürgün başkandı. Sayın Eroğlu'da Sayın Özgürgün'ü destekliyordu. İkisi de şiddetle buna karşı çıktılar. Kim Türkiye'nin dediği olsun doğrusu budur dedi? Sayın Tahsin Ertuğruloğlu... Mal Tazmin Komisyonu'nun Anayasa Mahkemesinde reddi için gidilmesinde sonuna kadar mücadele etti. Sayın Ertuğruloğlu şu andaki hükümetin önümüzdeki dönem şekillenecek politikalarında güvendiği bir isim olarak ön plana çıktı" dedi.

Star Kıbrıs

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.