Özgürgün: Niyetimiz kapsamlı bir anlaşmaya varmaktır

Özgürgün, Kıbrıs'ın geleceği için her türlü müzakerelerin yapılacağını da belirterek, "Niyetimiz müzakerelere iyi niyet çerçevesinde devam etmek ve kapsamlı bir antlaşmaya varmaktır" dedi.

Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Ankara Siyasal Bilimler Fakültesi'nde "Kıbrıs'ın dünü, bugünü ve yarını" konulu konferans verdi.

Fakültenin şeref salonunda dün yer alan konferansa Dekan Yardımcısı Yalçın Karatepe, öğrenciler ve öğretim görevlileri katıldı.

Özgürgün konuşmasında, üniversite eğitimini aldığı Siyasal Bilimler Fakültesi'nden mezun olduktan 23 yıl sonra "KKTC Dışişleri Bakanı" olarak buraya gelerek konferans vereceğini hayal bile etmediğini dile getirerek, "mülkiyeli" olmaktan her zaman gurur duyduğunu vurguladı.

Özgürgün konferansa, Mümtaz Soysal'ın 1987 yılında Mülkiye'nin kuruluş yıldönümünde yazdığı makaleyi okuyarak başladı ve mülkiyeli olmanın kendisi için olan önem ve anlamını anlattı.

Kıbrıs tarihini slayt gösterisi eşliğinde anlatan Özgürgün, Kıbrıs'ın dününün bilinmeden bugünün anlatılmasının doğru olmadığını, bu nedenden dolayı da bir ulusun başarıya ulaşması için yaşanan tarihini çok iyi bilinmesi gerektiğini kaydetti.

Özgürgün, yıllarca Kıbrıs Türk halkını yok etmek için yapılan saldırılara karşı mukavemet teşkilatının kurulduğunu ve verilen mücadeleler sonucunda bugünlere gelindiğini belirtti.

Rumların, uluslararası toplumu yıllarca kandırdığını, Kıbrıs'taki Türklerin azınlık olduğu yalanıyla tüm dünyayı aldatmaya çalıştığını söyleyen Özgürgün, Kıbrıslı Türklerin direnme çabalarından yılmadığını ve yılmayacağını kaydetti.

Özgürgün, bugüne kadar iki toplumun adada yaşayabilmesi için birçok anlaşma ve önerilerin yapılmaya çalışıldığını, fakat halen aynı anlayışla bugünlere kadar gelen Rumların ise yıllarca hiçbir antlaşmaya "evet" demeyerek adadaki tek hakimiyetin kendileri olma arzusuyla hareket ettiğini vurguladı.

Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi çalışmalarına bakanlığından önce milletvekili olarak 5 yıl katıldığını ve her platformda Kıbrıslı Türklerin yaşadıkları ambargoları anlatmaya çalıştığını dile getiren Özgürgün, Rumların Avrupa Konseyi'nde yapılan çalışmalarda bile tüm dünyaya yalan mesajlar vererek, Kıbrıs'ta yaşayan Türkleri yok saymaya çalıştığını örnekler vererek anlattı.

1974 yılında Türk askerinin adaya barışı getirdiğini ve Türk askerinin adaya geldiği günden itibaren adada kan akmadığını dile getiren Özgürgün, o günden itibaren Kıbrıs adasının dünyanın en güvenli adası olduğunu belirtti.

Kıbrıs'ta olası bir anlaşmanın kırmızı çizgiler çerçevesinde olabileceğini vurgulayan Özgürgün, Kıbrıslı Türkleri eşit statüde olduğunun kabul edilmesi halinde bir antlaşmanın kolay olabileceğini söyledi.

Özgürgün, Kıbrıs'ın geleceği için her türlü müzakerelerin yapılacağını vurgulayarak, "Niyetimiz müzakerelere iyi niyet çerçevesinde devam etmek, kapsamlı bir antlaşmaya varmaktır" dedi.