Karpaz'da doğa katliamı

VADİ İKİYE BÖLÜNDÜ

Kıbrıs'ın en önemli bitki alanlarından biri olan Ronnas Vadisi, doldurularak ikiye bölündü. star KIBRIS'ın ulaştığı Dipkarpaz Belediye Başkanı Mehmet Demirci, vadinin bir yanını piknik alanına çevireceğini diğer tarafın da gölet yapılacağını söyledi.

RAHAT BAŞKAN İSYAN ETTİ

Rahat tavırları ile dikkat çeken Demirci; "Hepiniz ayağa kalktınız. Rum gelecek çöpünü dökecek, avcılar gelip binlerce fişeğini bırakacak, köpeklerinizi bırakacaksınız, Dipkarpazlı da aç susuz dolaşacak, ondan sonra da burası hepimizin diyeceksiniz. Olmaz öyle şey!" dedi.

'KABUL EDİLEMEZ!'

Yeşil Barış Hareketi Başkanı Doğan Sahir, böyle bir tahribata yetkililerin de seyirci kalmasının üzücü olduğunu belirtti. Sahir; "Hem Milli Park olarak ilan edeceksiniz, hem de Milli Parklara, dozeri, iş makinelerini sokarak tahrip edeceksiniz. Bu kabul edilemez bir davranıştır." dedi.

Çevre örgütleri Karpaz bölgesinde yapılan çalışmalar yüzünden endişeli. Bölgede hem doğal sit alanları hem de tarihi yapılar vahşice tahrip edildi.

Kıbrıs'ın en önemli bitki alanı 'Ronnas' vadisi, yol çalışmalarından çıkan topraklarla doldurularak ikiye bölündü. Dipkarpaz Belediye Başkanı'nın bölgeye piknik alanı yapacağı öğrenilirken, vadinin kuzeyinin ise yapılan setle yapay bir gölete dönüştürülmesi planlanıyor.

Bölgede bulunan yüzlerce yıllık Osmanlı köprüsü de ayaklarından dozerlerle zayıflatıldı. Köprüde çatlamalar meydana geldi. Tarihi köprü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya.

Doğal sit alanı olan Apostolos Andreas yolu üzerindeki Şelonez Bölgesi'nin kıyısından dozerlerle alınan taşlar, kıyının doğal yapısını bozdu. Çevre örgütleri Karpaz'daki vahşi tahribatın durulmasını bekliyor.

Bitkiler yok olacak

Uzmanlar, Kıbrıs'ın en önemli bitki alanı olan vadi ve dere yatağı içerisinde bulunan nadir bitkilerden Nigella Ciliaris, Polentilla Reptans, Mentha Aguatious ve yakın geçmişte ünlü botanikçi D.E. Viney tarafından keşfedilen Ferulago Syriaca bitkilerinin göledin yapımıyla tamamen yok olacağı uyarısında bulunuyorlar.

Hiçbir plan ve proje olmadan yapılan çalışmaların bölgenin doğal yapısına zarar vereceğini söyleyen çevre örgütleri tepkili. Yaklaşık 300 metre uzunluğunda, 50 metre genişliğinde ve 40 metre yüksekliğinde yapılan toprak dolgunun, vadiye zarar vermesinin yanı sıra sağlıklı olamayacağını da vurgulayan örgütler, böyle bir çalışma için plan, proje gerektiğinin altını çizdiler.

Osmanlı köprüsünde tehlike

Yeni yolun güzergâhında bulunan Osmanlı zamanından kalan bir köprü de tahrip edildi. Köprü ayaklarının dozerlerle kazılarak zayıflatılması, köprü taşlarını oynatarak çatlamalarına neden oldu. Tarihi bir miras olan bu köprünün korunması gerektiğine işaret eden çevreciler; "Bu gidişle bırakın çevreyi, eski eserleri bile korumuyoruz" dediler.

Şelonez bölgesi doğal sit alanı

Apostolos Andreas yolu üzerinde bulunan Şelonez Bölgesi'nin 'Doğal Sit Alanı' olduğu vurgusunu yapan çevre örgütleri, kıyıyı dozerlerle tahrip ederek doğal kayaların alınmasını cinayet olarak nitelediler. Milli Parkların içinin doğal sit alanı olduğu ve bu bölgenin de Milli Parklar bölgesinde olduğunu söyleyen örgütler, Karpaz'da bilinçsizce yapılan tahribatların durdurulmasını istediler.

Miras yok ediliyor

Çevreyi koruma bilinci olmadan çevrenin yaşayamayacağına vurgu yapan Biyologlar Derneği Başkanı Mustafa Kofalı; "Doğal hayat, doğal yaşam geri gelmeyecek şekilde yitirilmeye çalışılıyor" dedi.

Kofalı; "Araştırma yapılmadan, plan proje olmadan yapılan çalışmalar doğada daha adını bile koyamadığımız canlıların yok olmasına neden oluyor. İşlevini dahi öğrenemeden bitki türleri yok oluyor. Dünyada on milyon canlı türü varken, bunun ancak iki milyonu tespit edilmiştir. Yok edilen canlılar eko sistemin çökmesine neden olmakta, bilgisizce yapılan tahribatlar mirasımızı yok etmektedirler.

Ronnas vadisini bitirdiler

Ronnas vadisinde büyük bir tahribat yapıldığı uyarısında bulunan Yeşil Barış Hareketi Başkanı Doğan Sahir, böyle bir tahribata yetkililerin de seyirci kalmasının üzücü olduğunu belirtti.

Sahir; "Sürekli olarak uyarılarda bulunduk, 'ne yapacaksanız yapın çevreye, doğal varlıklara dokunmayın' dedik. Şehirlerde plansız, çirkin yapılaşmayı tamamladılar, sıra doğal koruma bölgelerine, sit alanlarına geldi. Hem Milli Park olarak ilan edeceksiniz, hem de Milli Parklara dozeri, iş makinelerini sokarak tahrip edeceksiniz. Bu kabul edilemez bir davranıştır.

Ronnas Vadisi çiçeği ve böceğiyle yüzyıllardır yaşamını sürdürmeye çalışırken, birileri gelip vadiyi ikiye bölerek toprakla dolduruyor. Bunu yapanlara kim izin veriyor veya kimler sessiz kalıyor, bunun hesabının verilmesi gereklidir. Doğayı ve çevreyi yok ederek ne yaşam sürülebilir, ne de turizm olur. Özel koruma bölgeleri itina ile korunmalı ve bu bölgede yaşayan canlılar koruma altına alınması gerekirken yok edilmesi düşündürücüdür" dedi.

Belediye Başkanı kendini savundu

STAR KIBRIS ekibinin bölgede inceleme yaptığını öğrenen Dipkarpaz Belediye Başkanı Mehmet Demirci ilginç açıklamalarda bulundu.

Mehmet Demirci;

"Buralara geliyorsunuz, çevrecileri ayaklandırıyorsunuz. Ne var burada yapılan anormal bir şey mi var? Bize buraları yok ediyorsunuz diyorsunuz, Dünyanın bütün güzellikleri Dipkarpaz'da mı, başka yerde yok mu? Burası benim bölgem bırakın ben bölgemi geliştirmeye uğraşıyorum. Şuraya bir güzellik katmaya uğraşıyorum. Dipkarpaz'da çivi çakamazsın, ağaca dokunamazsın, eşeğe dokunamazsın, peki ne olacak? Kapı yaptık, giriş bir lira dedik eşeklerin bakımı için onu da vermediler.

Hepiniz, basın ve çevreciler ayağa kalktınız. Rum gelecek çöpünü bırakacak, sen çöpünü bırakacaksın, avcılar gelip binlerce fişeğini bırakacak, köpeklerini bırakacaksın, Dipkarpazlı aç susuz dolaşacak, ondan sonra da burası hepimizin diyeceksiniz olmaz öyle şey. Desenize ben Lefkoşalıyım sarayda oturuyorum, Dip Karpaz'a ava gidiyorum, köpeklerimi bırakıyorum, Dipkarpaz'a katkım olsun diye üç, beş kuruş bıraksanıza" dedi.

Basının Dipkarpaz'a gelerek çevrecileri de ayağa kaldırdığını iddia eden Mehmet Demirci, basını Rumlarla işbirliği yapmakla suçladı.

Star Kıbrıs