Falay: Eroğlu ile olmaz

"MECLİS'TE KADIN VEKİLLERİN ORANI UTANÇ VERİCİ"

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde siyasi arenada kadınların azlığına dikkat çeken Çiğdem Dürüst Falay, meclisteki kadın vekillerin oranının %8 olduğunu, Avrupa Birliği ülkelerinde bu oranın %21'e çıktığını ancak günümüzde Avrupa ülkelerinde bile bu oranın yetersiz bulunduğunu söyledi. Kadınların siyasi katılımını arttırmak için devletin ve hükümetin kılını kıpırdatmadığını vurgulayan Çiğdem Dürüst Falay, meclisteki %8'lik oranı utanç verici olarak yorumladı.

"SİYASET KAHVEHANELERDE BAŞLIYOR"

Kadınların siyasete adım attıkları anda karşılarında erkek egemen bir yapı gördüğüne dikkat çeken Falay sözlerini şöyle sürdürdü: "Partilerin kuruluşundan tutunuz yapılandırılmasına hatta meclisteki yaşantılara kadar erkek egemen bir yapı var.Ülkemizde seçimlerde aday adayı olma süreci kahvehanelerde geçiyor. Kahvehanelerde de kadınlara rastlamak mümkün değil... Adaylık sürecine devamla baktığınızda meyhanede yemekler, rakı geceleri gibi yine kadınların rahatlıkla yer alamadığı etkinlikler sürdürülüyor. Bunu yıkabilen kadınlarımız var ama yana toplumsal yaşamın içinde doğduğu günden bu yana aktif, konuşkan olması öğretilmiş bir erkek ve hanım hanımcık olması beklenen, susmasını bilen bir kadın modeli var."

"KKTC DÖNÜM NOKTASINDA"

Seçimlerle ilgili değerlendirmesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bir dönüm noktasından geçtiğine işaret eden Falay, halkın her zamankinden daha duyarlı bir şekilde davranarak,ne yapmak istediklerinden emin olarak karar vermeleri gerektiğinin altını çizdi. "Şimdi vereceğimiz karar hem bizim hem de çocuklarımızın geleceği açısından çok kritik" değerlendirmesinde bulunan Çiğdem Dürüst Falay, müzakerelerde gelinen aşamayı ise "zaman zaman tıkanmalar olsa da bizim görmemiz gereken şey kaç tane ülke, siyasi güç tarafından dikkate alındığımız konusunun ciddi ivme kazanmasıdır." Şeklinde yorumladı.

"ÇÖZÜMSÜZLÜK VE PSİKOLOJİK ÇATIŞMA"

Müzakerelerin uzun yıllar devam etmesinin kabul edilebilecek bir durum olmadığını belirten Falay, öte yandan yazılı, görsel ve işitsel medyanın toplumu etkilediğine dikkat çekerek Kıbrıs sorununu derinden etkilyen haberciliğin bırakılması çağrısında da bulundu. Çözümsüzlüğün ve psikolojik çatışma sürecinin çok daha büyük kayıplara neden olacağını söyleyen Çiğdem Dürüst Falay, "hümanist olmalıyız" dedi.

"AB KIBRIS TÜRK TOPLUMUNU GÖZARDI EDİYOR"

Avrupa Birliği'nin Kıbrıs üzerindeki rolünü de değerlendiren Çiğdem Dürüst Falay, AB'nin Kıbrıs Türk toplumunu gözardı ettiğini söyledi. Avrupa Birliği ile Kıbrıs Türk toplumunun nüfusu karşılaştırıldığında çıkan sonuca göre "Kıbrıs Türk toplumuna kimin ihtiyacı var ki?" diye soran Falay, "prensiplerden vazgeçilmeden, Kıbrıslı Türklerin onuru ve gururu zedelenmeden kendimizi görünür kılmalıyız" dedi.

"EROĞLU'NUN MÜZAKERELERİ GÖTÜRMESİ KONUSUNDA KAYGILARIM VAR"

Cumhurbaşkanı Talat'ın yeniden aynı göreve gelmemesi ve Eroğlu'unun Cumhurbaşkanı olması durumunda müzakerelerin gidişatına ilişkin yorum yapan Falay şöyle konuştu: "Başbakan Derviş Eroğlu'nun müzakerelerin devam ettirilmesiyle ilgili görüşünde değişiklikler oldu. İlk söylemleri anlaşmalı çözümsüzlük yönündeydi. Seçilirse müzakerelere devam edeceğini açıklayan Eroğlu'nun izleyeceği yolun ne olduğuna dair bilgilendirme yapmasında da eksiklik hissediyorum. Eğer Sayın Eroğlu'nun ilk söylemi geçerli olursa, anlaşmalı çözümsüzlük derse bu noktada ciddi kaygılarım var"