TÜRKİYE
okuma süresi: 8 dak.

Erdoğan: "Kıbrıs siyasi ur haline gelir"

Erdoğan: "Kıbrıs siyasi ur haline gelir"

<P>Türkiye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bundan sonra eğer Avrupa Birliği 'biz bu konuyu kenara koyalım' derse, bunun 'Türkiye'yi kenara koyalım' anlamına geleceğini belirterek, "Kıbrıs da bunlar için adeta kendi içlerinde bir siyasi ur haline gelir" dedi. </P>

Yayın Tarihi: 17/03/10 10:36
okuma süresi: 8 dak.
Erdoğan: "Kıbrıs siyasi ur haline gelir"
A- A A+

Türkiye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bundan sonra eğer Avrupa Birliği 'biz bu konuyu kenara koyalım' derse, bunun 'Türkiye'yi kenara koyalım' anlamına geleceğini belirterek, "Kıbrıs da bunlar için adeta kendi içlerinde bir siyasi ur haline gelir" dedi.

TC Başbakanı Erdoğan, temaslarda bulunduğu Londra'da BBC Türkçe bölümünden Hüseyin Alkan'ın sorularını da yanıtladı.

Erdoğan, Ermeni tasarısı nedeniyle yaşanan krizin Ermenistan'a zarar vereceğini söyleyerek, Ermenistan'ın dostları olan ülkelerin iki ülke arasındaki normalleşme sürecine yardımcı olmaları gerektiğini kaydetti. "Biz tabii sıfır sorun politikamızı kararlı bir şekilde sürdürüyoruz, sürdüreceğiz.

Ama biz elimizi uzatırken karşımızdaki elini yumruk haline getiriyorsa bizim yapacak bir şeyimiz olmaz" diyen Erdoğan, "son dönemde kabul edilen Ermeni tasarıları karşısında Türk dış politikasının sıkıştığı" yönündeki eleştirileri ise reddetti. Başbakan Erdoğan şunları söyledi: "Şu anda böyle bir problem söz konusu değil.

Ermenistan'la ilgili gelişmelerde de sıkıntı bizim değil, sorun bizim değil, aslında Ermenistan'ındır... Ve şu anda Ermenistan'ın çok önemli bir kararı vermesi lazım;Diasporanın ipoteğinden Ermenistan'ın kurtulması lazım. Eğer Ermenistan'ı seven ülkeler varsa, başta Amerika, Fransa, Rusya olmak üzere, bir defa Ermenistan'ı diasporanın ipoteğinden kurtarmaları gerekir."

AB İLE İLİŞKİLER

Erdoğan, AB ile ilişkiler konusunda da Kıbrıs'taki limanların açılması talepleri ve bunun müzakerelere etkisini değerlendirdi. Çıkmazın nasıl aşılacağını düşünmenin sadece Türkiye'nin görevi olmadığını belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:"Biz tabii bir defa AB'nin ahde vefa sürecini işletmesini istiyoruz. Bu ta Bürgenstock'ta başlayan bir süreçtir ve hala yerine getirilmemiştir ve bu sıkıntılar devam ediyor, devam edecektir.

"Erdoğan, kapalı olan fasıllar konusunda da bir revizyonun gündeme gelmesi gerektiğini belirterek, "Çünkü şu anda üzerinde konuşabileceğimiz dört fasıl var. Bu dört fasıl üzerinde şu anda çalışıyoruz. Öyle zannediyorum ki İspanya'nın dönemi önemli bir işaret fişeği olacak. Öyle görüyorum ve bu beklentimiz var. Ve en son Şubat'ta İspanya'ya yaptığım ziyarette de bunu Sayın Başbakanla ayrıca görüştük" dedi.

Başbakan Erdoğan, "Bundan sonra eğer Avrupa Birliği, 'biz bu konuyu kenara koyalım' diyorsa, bu 'Türkiye'yi kenara koyalım' anlamına gelir ve Kıbrıs da bunlar için adeta kendi içlerinde bir siyasi ur haline gelir" diye konuştu.

Erdoğan, "Kıbrıslı Rumlara limanların açılması konusunda önümüzdeki dönemde Avrupa Birliği'nden taleplerin, baskının artmasını bekliyormusunuz? Türk tarafı öncelikle ambargoların kaldırılması gerektiğini söylüyor. Avrupa Birliği de Rumlar da bunu kabul etmiyor. Sizce bu çıkmaz nasıl aşılacak?" sorusuna karşılık şunları söyledi:

"Doğrusu, bu nasılı düşünmek sadece bizim görevimiz değil. Bunu düşünmek her iki tarafın görevi... Limanların açılması ile ilgili olarak; eğer her iki taraf limanları karşılıklı olarak açarsa biz buna hazırız. Bizim tabi bir defa Avrupa Birliği ile aramızdaki ahde vefa sürecini işletmesini istiyoruz. Ta bu Bürgenstock'ta başlayan bir süreçtir ve bu ahde vefayı Avrupa Birliği hala yerine getirmemiştir ve bu yerine getirilmediği sürece buradaki sıkıntılar devam ediyor, devam edecektir."

Ermeni tasarısı nedeniyle Türk dış politikasının sıkıştığı eleştirisine katılıp katılmadığının sorulması üzerine Erdoğan, "Biz tabii sıfır sorun politikamızı kararlı bir şekilde sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Ama biz elimizi uzatırken karşımızdaki elini yumruk haline getiriyorsa bizim yapacak bir şeyimiz olmaz. Ama biz her zaman elimizi barış için uzatacağız, sevgi için uzatacağız, yeter ki karşımızdaki eller yumruk haline gelmesin" dedi.

Başbakan Erdoğan, Ermeni tasarısının başka ülkelerin parlamentosunda kabul edilmesi konusundaki görüşünün sorulmasına karşılık da "Bunların hiçbirisi bizi ilgilendirmez. Bunların hiç birisinin Ermenistan-Türkiye arasında bir yeri yok. Bunlar kendi kendilerine rol çalıyorlar.

Bu ülkelerin Ermenistan ile ne alakası var, bunlara kim bu görevi verdi? Nereden çıkarıyorlar bu görevi? Burada eğer taraf ülke varsa bu Türkiye Ermenistan'dır- eğer taraf ülke varsa... Bunlar almış oldukları bu kararla şov yapıyorlar... Ve Ermenistan halkına da zarar veriyorlar... Bir şey eğer olacaksa da çıkmaza giriyor" yanıtını verdi.

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:"Bakın benim ülkemde, 170 bin Ermeni var; bunların 70 bini benim vatandaşımdır. Ama yüz binini biz ülkemizde şu anda idare ediyoruz. E ne yapacağım ben yarın, gerekirse bu yüz binine hadi siz de memleketinize diyeceğim, bunu yapacağım. Niye? Benim vatandaşım değil bunlar. Ülkemde de tutmak zorunda değilim. Yani şu anda bizim bu samimi yaklaşımlarımızı bunlar bu tavırlarıyla ne yazık ki olumsuz istikamette etkiliyorlar, bunların farkında değiller."

Ermeni tasarısı nedeniyle ABD ile yaşanan gerginliğin Türkiye'nin Orta Doğu'da oynamak istediği rolü gölgeleyip gölgelemeyeceğinin sorulması üzerine Erdoğan, "Biz elimizden geleni yaparız. Yani her şeyi sonuna kadar götürmek, neticelendirmek, rol çalmak - bizim böyle bir görevimiz yok.

Biz iyi niyetle bir şeyler yapmanın gayreti içerisindeyiz. Bölgede, ikili, tüm bunlarda biz acaba dünya barışına nasıl katkıda bulunabiliriz? Hep bunun gayreti içerisindeyiz. Ermenistan ile olan ilişkilerde de bugüne kadar hep bu yaklaşım içinde olduk, bu anlayış içerisinde olduk, ama bazıları herhalde bizi anlamak istemiyorlar. E bu da bizi üzüyor tabii" dedi.

TÜRKİYE'DEKİ ERMENİLER

Erdoğan, Türkiye'nin Suriye ile İsrail arasındaki arabuluculuğuna ve Türkiye'deki Ermenilere ilişkin olarak da şunları kaydetti:

"Bu bizim isteğimizdir, burada illa olsun diye de bir gayretimiz yok. Şu anda bizim örneğin Irak ile yaptığımız anlaşmalar var; 48 anlaşma yapmışız. Suriye ile 51 anlaşma yapmışız. Suriye bizimle bu anlaşmaları yaparken, ülkesindeki Ermenilerden dolayı ben bu anlaşmayı yapmıyorum dememiştir.

Niye? Bize inanmıştır, biz de Suriye'ye inanmışızdır. Arabuluculuk noktasında zaten Suriye'nin bize karşı olan yaklaşımı çok farklı. Yani şurada bir şeyi çok açık net ortaya koymamız lazım. Özellikle İran, Irak, Suriye bu bölgede, tabii Ermenilerin de yerleştiğini bilmemiz lazım.

Yoğun şekilde mesela İran'da Ermeni var. Aynı şekilde Suriye'de Ermeniler var. Ama bizim bu ülkelerle bu görüşmelerimizi hiç bir zaman engellememiştir. Bizim ülkemizde 100 bin kadar vatandaşımız olmayan Ermeni'nin bizde yaşamasına çalışmasına müsaade ediyorsak, bu da bizim bir yaklaşım tarzımızdır.

Ne denli barışa yönelik bir yaklaşım tarzı içerisinde olduğumuzu göstermesi bakımından önemlidir ama bunun karşılığını da bizim görmemiz lazım. Eğer biz bunun karşılığını göremezsek herhalde biz de başımızın çaresine bakacağız."

BBC muhabirinin Erdoğan'ın bu sözleriyle Ermenilerin Türkiye'den sınırdışı edilmesini mi kastettiğini sorması üzerine Erdoğan ile Alkan arasındaki diyalog şöyle gelişti:

"...Gerekirse....BBC Türkçe: "Sınırdışı ederiz diyorsunuz?
"Erdoğan: "Ama tabii dünden bugüne değil..."

TAK

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.