Talat: "KKTC Altın Çağını Yaşıyor"

Talat, son altı yılda Türkiye ile işbirliği içerisinde yürüttükleri politikayla çok ciddi ilerlemeler kaydettiklerini açıkladı. Talat, "KKTC'yi tanıtacağım diye iddiada bulunanların yaptıklarıyla kıyaslandığında, bu dönem, KKTC'nin altın çağı olmuştur. Dünyayla bütünleşme doğrultusunda, dünyanın bizi dinlemesi, bizi anlaması, bizi taktir etmesi, bizi saygıyla karşılanması anlamında çok önemli mesafeler aldık," dedi.

Cumhurbaşkanı Talat, bu barış ve çözüm yanlısı politikalar sayesinde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin son kararıyla, uluslararası hukukun dışında sayılan bir devletin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin meclisinin yaptığı bir yasayı, uluslararası hukukun içinde kabul ettiğinin altını çizdi. Talat, "Bunun sebebi bizim 2004 yılından beri istikrarlı bir şekilde yürüttüğüz barış politikasıdır. Biz bütün dünyaya çözüm istediğimizi gösterdik. AİHM kararı bizim barış politikalarımızın bir sonucudur," dedi.

Cumhurbaşkanı Talat bu günlerde Avrupa'da Kıbrıslı Türkler açısından son derece önemli bir gelişmenin daha yaşandığını vurgulayarak, Avrupa Parlamentosu'nun Doğrudan Ticaret Tüzüğü konusunda harekete geçtiğini ve tüzük ile ilgili bir raportör atadığını belirtti. Parlamentonun konuyu değerlendirip bir karar vereceğini vurgulayan Talat, "Eğer Avrupa Parlamentosu Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nü onaylarsa, top Konsey'de demektir. Konsey Avrupa Parlamentosu'nun onayladığı şeye hayır diyemez. Yani Konsey, bir anlamda Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nü kabul etmek zorunda kalacak," dedi.

Cumhurbaşkanı Talat, dünya ile uyumlu olmanın ve dünü değil geleceği düşünmenin önemine vurgu yaparak, "Dün yaşanmıştır. Dünden ders alacağız, ama geleceği kuracağız," dedi.

Cumhurbaşkanı Talat çözüm vizyonunun önemine değinerek son dönemlerde ortaya konan bazı görüşleri de eleştirdi. Talat şunları söyledi:

"Güzel bir anlaşma konursa önüne, Sayın Eroğlu da imzalayacakmış. Anlaşmayı kim koyacak önüne? Anlaşmayı biz yapacağız. Anlaşmayı müzakere eden taraflar yapacak. O yüzden önemli olan, çözüm vizyonuna sahip olmaktır. Müzakere kolay bir şey değildir. Sağlam sinir ister ve en önemlisi çözüme inanmak ister. İnanırsanız devam edebilirsiniz. İnanmazsanız masadan kalkmak için bin bir neden vardır. Ama suçlu her zaman masadan kaçan değildir. Makul, mantıklı, doğru önerilerle masada olandır haklı olan. Aşırı önerilerle, tahrik edici önerilerle masaya giden ve karşı tarafı masadan kaçıran haksız olur."

Cumhurbaşkanı Talat, bir soru üzerine, çözümün önemli olduğunun ve mutlaka en iyisi olduğunun altını çizdi. Ancak barış politikalarının istikrarlı şekilde devam etmesi durumun, çözümsüzlük koşullarında da, Kıbrıslı Türkleri çok daha güzel günlerin beklediğini vurguladı. Talat, "Çözüm olmazsa biz Kıbrıslı Türkler olarak bu politikayı sürdürdüğümüz sürece, uluslararası toplumu yanımıza alırız ve dünyayla bütünleşmeye devam ederiz. Biz çözüm için, ama samimiyetle, laf ola değil, çözeceğim diye devam edersek bütün dünyanın desteğini yanımıza alırız ve KKTC'yi gün geçtikçe daha fazla kabul edilir hale getiririz. Ben yüzde yüz eminim, gelecek, bu günden çok daha iyi, çok daha güzel olacak."

Cumhurbaşkanı Talat, daha sonra Yaşam, Mağusa Tıp Merkezi ve Kunter özel hastanelerini ziyaret ederek hasta ve hasta yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti.