Hedef 19 Mayıs, gerisi bahane!

Yayın Tarihi: 16/05/08 00:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Bu ülkede ilk Çalışma Bakanı olarak uzun yıllar görev yaptım.Ben Sendikalar tarafından bugünkü kadar oyun oynandığını görmedim. Sendikal hakların ve Sendikal yetkilerin arkasına saklanılarak sergilenmekte olan "Politik oyun" sırıtmakta ve arkadan pis gelmektedir. 19 Mayıs gibi Atatürk'ün gençliğe emanet ettiği bir bayrama da gölge düşürmeyi amaçladığı açıktır. Ve de Atatürkçü Öğretmen kitlesini de töhmet altında bırakmaktadır.

Çünkü daha önce politik amaçlarla okul basan ve hatta KKTC'yi yıkmak için meydanlarda kalabalık toplamak isteyen Sendikacılar, öğrenci ve öğretmenlere baskı yaparak meydanlara sevketmişlerdi. Annan Plânına destek ve CTP'ye destek için okulların kapatıldığını, basıldığını unutmadık. Bu Sendikacıların şimdi CTP saflarında Mecliste milletvekili oldukları bilinmektedir.

Türk Halkı ateş çemberinin içinden geçerken ve yokolmamak için savaş verirken bile Sendikal faaliyetlere dokunulmadı. 1969'da ise Hükümette yeni düzenleme yapılarak Çalışma Bakanlığı oluşturuldu. O günden sonra ara rejim, ara devre veya Rumun bizi ablukaya aldığına bakmaksızın Sendikal Hakları, Sosyal Hakları ayağa dikmek için engel konmadı. Yasalar geçirdik. Sosyal Sigortalar Yasası, İhtiyat Sandığı Yasası,İşçiye Yıllık ödenekli izin hakkı veren yasayı ve de bizat Sendikalar Yasasını, bu dönemde ortaya koyduk. Üye aidatlarının otomatik olarak kesilerek Sendikalara verilmesi de bu dönemin işidir. İlk Çalışma Bakanı olarak da bunlarla iftihar ediyorum. O günün Hükümet üyelerinin tümünün bu hızmetlerde alınteri ve katkısı vardır.

Yaptığımız yasalarda hak var ama denge de vardır. Orada yetki var ama disiplin de vardır. Şimdiki gibi başıboşluluk veya politik amaçlı grev veya toplantı oyununa yer yoktur.

Rahmetli Necati Taşkın, Türk-Sen Başkanı olarak yaşanan olaylara göre işin dozunu en iyi ayarlayan Sendikacı idi.Kendisi Lütfi Özter ve arkadaşları gibi kalabalık bir ekiple ülke çapında Sendikacılığa sahip çıktı ve Kıbrıs Türk Sendiakcılığını Uluslararası Örgütlere taşıdı. Ancak sertliğin ve yetkinin dozunu her zaman ayarladı. Gece yarısı öfkelenip de ertesi sabah tek başına grev kararı vermedi. Kurulları disiplin içinde çalıştırdı.

Bir de şimdiki Sendikalardan bazılarının yaptıklarına bakalım. Önce DAÜ'yü sallamak istediler. Orada sular duruldu.Temenni edelim aklı selim galip gelsin. Bugün DAÜ'de yeni döneme girilirken herkes destek olsun. Misafir olan öğrenci ve öğretim görevlilerini gözümüz gibi koruyalım, yetiştirelim ve gülerek mezun edelim.

Aylardan beri Lefke olayı yaşıyoruz.Lefke Üniversite'sinde incir çekirdeğini doldurmaz bir nedenle,ortalık karıştırıldı. İki kişiyi ekranda izledim. Üzüldüm. Orada söyledekilerini kendileri iş yeri ile çözerlerdi. Buna ueykisi olmayan Sendikayı alet etmezlerdi. Sendikacının da buna alet olmasına gerek yoktu. Oysa yetkisi olmayan Sendika, ahbap çavuş hatırı için olaya soyundu; astı, kesti, yüzüne gözüne buladı.

İlk ve Orta Öğretim Sendikaları politikadan uzak duracaklarına, Hristofyas'a, AB'nin işgâlci güçlerine gülücük dağıtacaklarına, Kıbrıs Türk Öğretmenini zor sokacaklarına,adam gibi ilkeli Sendikacılık yaparak, takdir toplamalıdırlar derim. Politika yapacaklarsa seçimleri beklemeden Partilere girip mücadeleye başlasınlar. Çünkü orada kendi güçlerine dayanacaklardır. Şimdi ise Sendikayı alet ediyorlar. Kendilerinden öncekileri örnek alıyorlar.Ülke çıkarını,Sendika üyesinin çıkarını değil; Meclise atlamanın yolunu önde tutuyorlar...İşte Partiler. Oraya gidiniz. Hem Devletten maaş çekecek, sırtı üstü yatacak ve güya Sendikacılık yapacaksınız. Öteki Öğretmenler de çalışıp size lüksünüz için harcamak üzere aidat ödeyecekler...Bu ne bolluk yahu? Söv Türkiye'ye, yık Milli hasletleri, Milli günleri kutlamaya engel ol, al parayı yan gel yat...

19 Mayıs'a denk getirdikleri oyun, plânlı ve Türkiye'yi,Türk Ulusunun en mutlu günlerinden biri olan 19 Mayıs'ı hedef alan girişimdir. Bunu Okulları açmamak için ve daha sonra 23 Nisan'larda yaparlardı, şimdi 19 Mayısı Milli gün olarak kutlamamak için bahane yaratıyorlar. Masada çözülecek konuları santaj yaparak uydurup greve kadar sarkıtmak ancak bir aptalın yapacağı iştir.

Bu Sendikacılar Atatürkçü, Ulusal mücadelede Anavatana bağlılığını kanıtlayan Kıbrıs Türk Öğretmenini niye kötülüyorlar? Bu yaptıkları kabul edilebilir bir durum değildir ki...O çocuk mezun olup gidecek,bunca zaman beklediği o Bayram gününde görev yüklenmeden mezun olup gidecektir. Çocukları bayramdan mahgur et, Öğretmenleri suçlu konumuna it ve de dört buçuk kişinin uyduruk hak iddiası için Türk Ulusunun en büyük Bayramının kutlanmaması için bahaneler yarat...

Hizaya geliniz beyler. Nereye gittiğinizi sanıyorsunuz. Bunun hesabını bu halka, bu Ulusa vermek zorunda kalacaksınız. Bakanlık da adam gibi hareket ederek Yasal olmayan grevi elinin tersi ile itmelidir. Grev, Yasalar içinde kalınırsa haktır. Bir Sendika ağalığı oluşturulması ve ülkeye zarar verilmesi için ortaya konmadı.

En azından bizler, Sendikalar Yasasını bu Sendika ağalarının ayaklarına tepe tepe kullanmaları için sermedik. Akıllarını başlarına toplasınlar ve siyasal amaçlı grevlerden vazgeçip, eğitim kurumlarımızdan ellerini, eteklerini çeksinler. Hükümet de Hükümetliği bilsin...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.