Anketler,sonuçlar ve iki devletli çözüm

Yayın Tarihi: 11/08/08 00:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

KADEM her açıkladığı anket sonuçları ile gündeme oturuyor. KADEM'in açılımı, "Kıbrıs Toplumsal ve Ekonomik Araştırmalar Merkezi" ve sahibi de Muharrem Faiz'dir. Muharrem Faiz'i, ünlü kitabından anımsıyorum. "İslâmda kadınların seks hayatını" yazmış ve "Eşeklerle bile cinsel temas olduğunu yazabilmiş, kitabı okullara tavsiye edilince de Meclise yansımıştı. Konunun yargıya da intikal ettiğini anımsıyorum.

KADEM,ister Türke, ister Ruma, ister AB'ye ve gerisine "Kıbrıs Türkünün temel eğilimleri" konusunda ödemeli anket sonuçları sunmaktadır. Artık günümüzde açık istihbarat paralı yapılıyor. Nitekim daha önce CTP'nin istemi üzerine araştırma yapmış ama bu sonuç Parti tarafından açıklanmamıştı. Müşteriye saygıdan KADEM de bunu açıklamadı. Ancak bilgiler az da olsa etrafa saçıldı.

Arada DAÜ açıklamadığı müşterisi adına anket yaptı ve Halkımızın eğilimlerini saptadı. Müşteri istemediği için o da bunu resmen açıklamadı. Yine de kulağı delikler sonucu öğrendiler.

KADEM, bu kez Ulusal Birlik Partisi ve ve Rumca yayın yapan sağcı SIMERINI gazetesi adına anket araştırması yaptı. Elbette içe dönük araştırmada seçim sonucu ağır basmaktadır. SIMERINI ise"Kıbrıs sorununa" ilişkin sonuçları öne çıkardı. Ancak "İki devletli çözüm" sonucu onu da etkiledi. Birçok yazar anketlerden yola çıkarak sonuç çıkardı. Elbette herkesin bakış açısı değişiktir. Onun için ben de kendi görüşümü ortaya koymak istiyorum. KADEM iki araştırmayı yaptığı için ayrı ayrı sonuç ortaya koymak anlamsız olur. Ben ortak çizgi sunuyorum.

1.İKİ BAĞIMSIZ DEVLET: %62. Kıbrıs Türkü,bu adada "Birleşik Kıbrıs" formülünü hele Üniter Devlet, tek egemenlik yapısını reddediyor.Kıbrıs Türkü "İki bağımsız devletin" yanyana barış ve dostluk içinde yaşamasını ve günlük sorunların çözümü için işbirliği yapılmasını öngörüyor.Yani iki devletin (KKTC ve Kıbrıs(Rum)Cumhuriyeti) barış içinde birlikte yaşaması.

2.ANLAŞMA YOK: %63.1 Talat-Hristofyas görüşmelerinden de sonuç çıkmayacağına inanıyor. %40.7'si bu tutumla asla çözüm olmayacağıdır. Buna neden %50 oranında Rumların barış ve işbirliği isteksizliğidir.

3.MÜLKİYETTE ÇÖZÜM: Sadece %12.4 malların iadesinden yana. Gerisi yani %87.6'sı tazminatla sorununun çözümünün zorunlu olduğunu kabul ediyor.

4.GARANTÖRLÜK: Türkiye'nin Garantörlük hakkının sürmesi ve tek yanlı müdahâle hakkı olmasının oranı %71.2;

5.ANNAN PLÂNI: CTP ve yanbaşındaki güçler, oyların, sayımında sona eren etkiye rağmen, bugüne kadar Rumunreddini değil Türkün evetini ellerde tutarak herkese saldırdılar. Oysa işte Kıbrıs Türkü bir hafta sonrasında aynı plânın oylanması yapılabilirse, %67 hayır oyu vereceğini açıkladı. "Evet"lerse %33 oldu. Yani dünya döndü,zemberek yerine oturdu ve Kıbrıs Türkünün aklı başına geldi. Hele Güzelyurt'ta alınan sonuçlar aldatmanın ne denli boyurlarda olduğunu anımsamamaızı sağlamaktadır.Öyle ya havuzlu villalar,herkese iş için kredi, kentin tepelere kaydırılarak alt yapısı ile yeniden kurulması masalı…Türkiye'den gelen "Aldatma üretim film firmasının" yaptığı,oyları çalmak için televizyonlarda oynatılan reklâmları unutulmadı…

6.AB ÜYELİĞİ: Bu konuda %37'si Türkiye AB üyesi olduktan sonra AB'ye üye olunmasını tercih etmektedir.%26 ise anlaşmadan sonra demektedir. Hemen üye olalım diyen ise %26. Hiçbir zaman üye olmayalım diyen ise %6.

İÇ POLİTİKA
İki ayrı devletin yaşamasını ve yanyana barışın sağlanmasını isteyen Kıbrıs Türkü, %72 oranında CTP-ÖRP ortaklık Hükümetini başarısız bulmaktadır.Talat'a düşen başarısızlık oranı ise %71. Talat yıl sonuna kadar çözüm sağlayacağını söylüyor; halk ona %71 oranında güvenmiyor.
Yani sadece CTP'liler güven duyuyorlar.

Çin'de "Kıbrıs(Rum)Cumhuriyeti Başkanı olarak boy göstermekte olan Hristofyas ise "Kıbrıs halkı yeniden birleşme için mücadele ediyor" diyerek Kıbrıs Türk Halkı hakkında yalan söylüyor. İşte ankletler, işte gerçek. Ve de işte yalancı Rum Liderliği. Çünkü Eylül görüşmesinden sonra Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda aynı martavalı söylemeye hazırlanmaktadır. KKTC ve Türkiye BM Genel Kuruluna hazırlanmalı ve M.A.Talat gülücük dağıtmak yerine, adam gibi zorlukları açıklamalıdır.Talat kendisi de iflâs etmek istemiyorsa artık gerçekleri görmelidir.

Partilerin tercihleri de bugünlerde politikalara yön verecek durumda görülüyor. Ankette Siyasal Partilere verilecek oyların oranları gerçekleri yansıtıyor. Oysa kararsızların eşit oranda da olsa dağılımı yanıltıcıdır. %5 barajını aşacak Partilerin olası oy sonuçları şöyle sunuldu: UP %22.8; CTP %17; DP %8.5; Baraj altında kalacağı sanılanlar ise TDP %3.5; ÖRP %2.3; HP ve HIS ise %1'in altında görüldü.

Kararsızların oranı % 31.6. Bunu anket kurallarına göre dağıtmak gerek ama ben o dağıtımı gerçekçi bulmuyorum. Biraz da kahveci Ahmet dayının müşteri hesabına benziyor. "Akşam üstü geldi ama kahveyi içmedi;olsun yaz hesabına"…Bana göre bu olmaz. Partilerin ana görevleri bu %31.62'yi arayıp bulmaktadır. Bunun nerelerde kümenlendiğini bulup üstüne gitmek esastır.

Şu belli oldu ki ülkede giderek iki partili eğilim yerleşti. UBP ve CTP iki ana Parti oldu.Taşıyıcı Parti ise Üçüncü Parti konumunda kalan DP oldu.TDP eski TKP oylarını derleyememiş görünmektedir.Seçimde ne olur bilmem ama şimdiki durum budur.

Anket sonrasında yazılanları yanyana koyarsanız herkes kendine göre bir sonuç çıkarmaktadır.Ortak görüş sadece Kıbrıs sorununda vardır.Oysa Siyasal Partiler konusunda apayrı görüşler egemendir. UBP'deki Başkanlık yarışının da oyları etkilediğini sanmıyorum. Aksine UBP'ye oy vermeyi düşenenlerin sayısını indirdi ve kararsızların oranını arttırdı diyebilirim. Çünkü CTP'ye oy vermek istemeyenlerin önemli bölümü yeni kadro çıkaracak bir Parti aramaktadırlar.Yoksa UBP'nin eski kadroya dönüşünü bekleyen üst üste yığılmış seçmen yoktur.

UBP-CTP ve DP kendi geleceklerini "Kararsız olan %31.6" içinde aramalıdırlar.Orada istedikleri kadar oy vardır. Yeter ki amaçlarını anlatmak için bunları saptasınlar.

Ancak erken genel seçim yapılmasını isteyenlerin oy oranı hayli yüksek çıktı. Buna bakarak erken bir seçime destek çıkmakta yarar vardır.Hele Kıbrıs konusunda çok rijit hata yapılmakta iken…Bari herşey halka açıklanmalı ve görüşü alınmalı, eğilimi belirlenmelidir. Bunun anketle olacak hâli yoktur.Ulusal dava halk desteği ister.Halkın da M.A.Talat'ın ve CTP'nin arkasında olmadığı artık anlaşılmıştır. Halk "Birleşik Kıbrıs" değil bu adada yanyana, barış içinde yaşayacak Türk ve Rum Devleti istemektedir.Hem de Türkiye'nin etkin ve fiili garanti hakkına dokunulmadan…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.