Grivas,Makarios ve muhterem baban bile aşamadı!

Yayın Tarihi: 10/09/08 00:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Bay Kipriyanu,1963 öncesinde varolan sınırlarımızı
Grivas,Makarios ve muhterem baban bile aşamadı!

AKEL'in iyi oyuncusu Hristofyas'ın Dışişleri Bakanı Markos Kipriyanu, başta muhterem babası olmak üzere,Grivas-Makarios-Kleridis'in oluşturdukları ünlü(!) Ordunun top ve tüfekle aşamadığı sınırlarımızı yok sayarak olaya 1974 damgasını vurmak istemektedir. Herşeyi Türk Ordusunun adaya çıkışına ve 1974'e bağlayarak, dünya kamu oyunu yanıltmak istemektedirler. Oysa Şehitlerin mezar taşları bu sahtekârları yalanlamaktadır. Hatta 15 Temmuz üzerine nutuk atan Papaz Stethos ve Makarios bunların yalanını itiraf etmişlerdir.

Erenköy'de aşamadıkları Türk sınırlarını, Baf'ta kuyruklarını toplayarak kaçışlarını, Leymosun'un şanlı direnişini, İskele kahramanlarının Şehitler vermek pahasına arslanlar gibi vuruşmasını, Rum çetelerin onların karşısında hareket yeteneklerini yitirdiklerini, GaziMağusa'nın 2 Kasım 1965'deki şanlı direnişini kıramadıklarını, sınırları aşamadıklarını, Karpaz'da Mehmecik'in sınırılarına bile yanaşamadıklarını, Serdarlı Sancağına 11 yıl adım atamadıklarını unutturmaya çaba harcıyorlar.

Bay Kipriyanu, sen bilemezsin ama baban 21 Aralık 1963'de Türkü imha plânı olan Akridas Planının altına nal kadar mühürünü bastığı için iyi bilmektedir.Herşeyin o gecede başlatıldığını,Plana göre 24 saatte Türkleri yok etmek veya en aza indirmek için saldırı başlattıklarını ama efsanevi TMT'nin duvarına çarptıklarını en iyi o anımsar...

Neymiş? Hristofyas'ın Dışişleri Bakanı Markos Kipriyanu şunları buyurmuş: "Şu ana kadar söylenenler masaya getirilecek gerçek çözümün AB muhtesebatı ile uyum içinde olması gerekmektedir.1974 yılına kadar Kıbrıs'ta coğrafi ayrım blunmamakta idi(????) ve Rum tarafı olarak iki bölgeli,iki toplumlu federasyon dışında bir çözüm için ödün vermemiz mümkün değildir"...

Bu efendinin söyledikleri ve açıkladıkları tam bir felaketi çağrıştırır.Tipik Papadopulos...Babası Partisini ona bıraktı, tek ayak üstüne yalana dayanan politika izlenmektedir. Papadopulos da "1963 ile 1974 arasında tek bir Türkün burnu kanamadı, tek Türk ölmedi" buyurdu...

Rezillik bu kadar olur. Peki o kuyulardan çıkarılan Şehitlerimizi kim katletti? Kim onları yollardan veya ev ve iş yerlerinden alıp kurşuna dizdi? Sizler olduğunuzu önce BM Uzmanı Ortega raporunda yazdı;103 köyü yakıp,yıktığınızı belgeledi, resimledi ve binlerce Türkün öldürüldüğünü aktardı.O günün Batı basını resimledi.Hatta binlerce Türk kadın ve çoluk çocuk, Rum canilerden kaçarken çekilen bir resim, o gazeteciye dünyada yılın foto ödülünü kazandırırken,resimdeki kadının acısı yıla damgasını vuruyordu...Ayvasıl,Boğaziçi katliamları unutulmadı.Baf'a, gençliğimiiz katletmek için Erenköy'e, Leymsun'a,İskleye', Lefkoşa ve GaziMağusa'ya saldırıp Şehit edilnlerin listesi BM'de çarşaf çarşaf...Tam 2800 Şehit ile 20 Temmuz sabahına ulaştık...

Ama Makarios ve Grivas'ın ve baba Kipriyanu'nun komutansındaki eli silâhlı canbiler, tek sınırımızı delip içeriye adım atamadılar. İşte Karpaz destanı, işte Serdarlı kantonu, işte Baf ve Leymosun direnişi, işte GaziMağusa surları, Bayal ,Sakarya Karakol direnişi...Tek adım adım atamadınız Türk topraklarına... Yani sınırı delemediniz. Kipriyanuların otoritesi, Rum topraklarında kırıldı kaldı...

Kıbrıs Türkü, efsanevi TMT çatısı altında KKTC sınırlarını ipek böceği gibi 21 Aralık 1963'de ördü ama 20 Temmuz 1974'de demirle bağladı...Ne o gün ne de ondan sonra o sınr geçilemedi. Geçen devrildi...Bay Kipriyanu, Papadopulos'un çırağı olarak yalana başvurmakla leyhine birşey geçiremez...

Ha bazı aklı evvellerin sayesinde o barikat açılsın , bu barikat açılsın diye kapı aralayarak bizi dize getirme oyunu sürmektedir. Biz de bunu "İnönü sabrıyla" izliyoruz...Nereye kadar? Onun da günü gelir...Siz KKTC topraklarını yine dürbünle seyrecek güne yine döneceksiniz...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.