KKTC'nin bağımsızlığına, egemenliğine ve ...

Yayın Tarihi: 11/09/08 00:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"KKTC'nin bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygılıyız"

KKTC Anayasası ezici bir çoğunlukla Kıbrfıs Türk Halkı tarafından onaylanmıştır. Anayasa'nın ana maddeleri değiştirilmeye karşı güvenceye alınmıştır.Bağımsızlık,egemenlik ve toprak bütünlüğü bunların temel taşıdır.Elbette KKTC'ye ve Anayasasına,orada vücut bulan bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğüne de saygılıyız. Bunlar değiştirilemez ve hatta değiştirilmesi önerilemez. O yönden de güvenceye alınmıştır.

Bu girişi görüşmelerin belki de "bin bilmem kaçıncı" kez başladığının ilân edilmesi üzerine yazdım. Öteki tarafın Başkanı Dimitri(Sayın Talat öyle demiş),"Herkesten, Kıbrıs'ın bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı bekliyoruz" buyurmuş.Ben de diyorum ki "Enosis" yapmak üzere giriştiğiniz kanlı darbeye rağmen,KKTC olarak sizlere yani Kıbrıs (Rum) Cumhuriyeti'ne yeteri kadar toprak bıraktık. Orada kaldığınız sürece saygı göreceksiniz. Yeter ki KKTC topraklarına,bağımsızlık ve egemenliğimize göz dikmemiş olasınız...Bu da bize bu adada "İKİ DEVLET" olarak yanyana barış içinde yaşama olanağı verir.

Dünya'da "Kıbrıs adasından küçük" adalar ve devletler vardır.İki veya üç devletli ada da mevcuttur. Kapılar ardına kadar açıldı.Gizli saklı veya ödenekli ilişkilerin ötesinde işbirliği olmadı.Ticarette o eski Rum-Bizans doymazlığı hortladı. Türkün kalkınmasını önlemek için her takoz yeniden kondu. "Enosis" plânları ve kararlar iptal edilmedi. Atina'nın açıklamaları "Enosis yolunun tıkanmamasına dönük" oldu.

O hâlde yanyana barış içinde yaşayarak, işbirliğini zamana verelim Bay Dimitri!
&&&
Yunan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni,artık konuşmalarına şal örtmüyor.Gözümüze bakarak bize kurdukları tuzağı da itiraf ediyor.İşte son söyledikleri:

1."34 yıldır sürmekte olan duruma son verilmelidir". (Yani 21 Aralık 1963'de Rum ve Yunanlı silâhlıların Kıbrıs Cumhuriyeti'ni yıkarak, Türkleri her makamdan silâh zoruyla uzaklaştırarak, Rumun egemenliğini oluşturdukları 45 yıllık süre yok sayılıyor ama 15 Temmuz "Enosis" darrbesine değinmeden olay 1974'den başlatılıyor.Yani sorunun işgâl sorunu olduğu pekiştirilmek isteniyor.Sonuçta üçüncü tarfalara bu daha hoş görünüyor).
2."BM kararları,AB ilke ve değerleri temelinde adil,işler ve kalıcı bir çözüm çerçevesinde, iki bölgeli,iki toplumlu,tek vatandaşlık,tek egmenlik, tek uluslararası kimlik ve işgâl kuvvetlerinin uzaklaştırılması unsurlarını kapsayan bir şekilde çözülmesi gerekmektedir".(Burada Türk Ordusu dışlanmakta, taraf olmadığımız ve kabul etmediğimiz BM kararları bize dayatılmakta,"Enosişs" yolunu açık tutan Atina plânına uygun olarak, iki devletli yerine iki cemaata dayalı formül,egemenlişk hakkımızn çalınması ve tek sözcüğü ile Yunan egemenliği garantiye alınmaktadır).
3."Sayın Hristofyas yapıcı bir biçimde hareket ediyor.Kıbrıslı Türklerin de iyi niyet göstereceklerini umuyorum.Türkiye'den de Kıbrıslı Türkleri çözüm yönünde cesaretlendirmesini bekliyoruz".(Bayan Bakoyanni,sadece kendi koşullarını dikte etmiyor, kalkıp Ankara'ya da talimat verarek Kıbrıs Türküne pranga vurulmasını istiyor.Cesaretlendirme lâftadır. Ona göre Ankara Kıbrıs Türküne esaret gömleğini giymesi için cesaretlendirmelidir.Yani teslimiyete desteği Ankara'dan bekliyorlar...Elbette hava alırlar.)

Son tablo bu...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.