Nüfusun önemi ve çelişkiler

Yayın Tarihi: 26/02/20 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Kıbrıs sorununda geçmişten günümüze iki halk arasındaki nüfus oranının büyük önem taşıdığı inkar edilemeyen bir gerçektir.

Rum,1878’den beri çok basiretli bir nüfus politikası uygulamaktadırlar.

Rumlar 1771’de Türk nüfusunun yarısı kadar olmalarına karşın, İngiltere’nin de yardımı sayesinde aradaki açığı kapattılar ve nüfus üstünlüğünü ele geçirdiler. Nüfus üstünlüğüne sahip olduktan sonra da, adayı Yunanistan’la birleştirmek için çalışmaya başladılar.

2.Dünya savaşında Ege adaları ve Yunanistan’dan gemilerle Leymosun sahillerine Yunanlı taşıdıklarını gören birçok Türk hala yaşamdadır.

Rum-Yunan ikilisi geçmişten günümüze nüfus üstünlüklerine dayanarak adaya sahip çıkmak çabasındadır. Halen çözüm müzakerelerinde de öncelikle nüfus üstünlüklerine dayanarak bizimle eşit ortaklığa yanaşmaktan kaçınmaktadırlar.

KKTC’de ise yetkililer tüm samimi ve yapıcı uyarılara rağmen, nüfusun ekonomimizde ve çözüm çabalarındaki önemini göz ardı etmektedirlerBöylece anlaşılması zor uygulamalar ile adeta Rum’un nüfus üstünlüğü kozunun güçlenmesine yardımcı da oluyorlar.

Rum yönetimi 1963’den sonra güneye giden tüm Yunan kökenlilere hiç zorluk çıkarmadan vatandaşlık vermektedirler.2004’den sonra AB’nin serbest yerleşim ilkesi uyarınca sınırsız olarak, isteyen Yunanlı güneye yerleşmektedir. Güneyde işsizlik oranının yüksek olmasına karşın Yunanlıların güneye yerleşmesinden hiçbir Rum şikayetçi olmuyor.

KKTC’de nüfusun artması engelleme lobisi, güneye sınırsız sayıda Yunanlı yerleşmesinden ve aramızdaki açığın büyümesinden hiç rahatsız olmuyor. Hatta olası çözümden sonra nüfusumuzun ¼ oranında sabitlenmesini ve AB üyesi olacağımız için isteyen Yunanlı ve Rum’un içimiz yerleşme hakkına sahip olmasını hiç umursamıyor.

 Bu tutumları dayanaksız Türkiye fobisi ve  ideolojik saplantıları nedeniyle, bizi uyduruk Kıbrıslılık kimliği altında Rum’un çoğunlukta olacağı tek halk içinde toplum durumuna düşürmek amacında oldukları kuşkularını güçlendirmektedir.

Basiretsiz nüfus politikası ile Rumlarla aramızdaki açığın sürekli büyümesi, müzakerelerde elimizin zayıflatılması yanında, ekonomimiz  de zarara uğratılmaktadır.

Halen Rum ve destekçileri, aramızdaki nüfus açığına dayanarak, bize azınlık hakları dayatmakta ve bunun sonucunda da anlaşma yapılması mümkün olamamaktadır.

Nüfus ve vatandaşlık konusundaki basiretsiz uygulamalar sonucu, ekonomimiz de ciddi zarara uğratılmaktadır.Yakın geçmişte ekonomimizin zarara uğratılması pahasına on binlerce kuzeyli soydaşımız ülkemizden kaçırılmıştı.Ortaya çıkan boşluk ise Afrikalılar  ve uzak doğudan gelenler tarafından dolduruldu. Ancak her ay on binlerce dolar döviz çıkışı olmaktadır.Ülkemizde halen 50-80 bin dolayında yabancı işçi çalıştığına göre, kazançlarını ülkemizde harcayan kuzeyli soydaşlarımızın tercih edilmesi bizim çıkarımızadır.

Halen yasal olarak vatandaşlık hakkı kazandığı halde dosyaları ilgili bakanlıkta bekletilen kuzeyli soydaşlarımıza; tarım, sanayi, turizm inşaat kesimlerinde muhtacız. Vatandaşlık haklarının verilmemesi ve kaçmalarına sebep olunması durumunda ekonomimiz felç olacaktır. Ayrıca Rum’un bize karşı kullandığı nüfus üstünlüğü kozunun zayıflatılmamasına hizmet edilecek.

Hele ülkemizde öğrenim gören çocuklarını ziyarete gelen ailelerine sadece 15 gün kalabilmeleri için vize verilmesi, Üniversitelerimize kuzeyden öğrenci gelmesinde caydırıcı rol oynamaktadır.

Sonuç olarak, bu topraklardaki varlığımızı sürdürmemizde büyük önemi olan nüfus konusunda, basiretli  politika izlenmelidir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.