Türkleri yeni yok etmek tezgah

Yayın Tarihi: 03/05/20 11:32
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

19.asrın yarılarından beri Kıbrıs’ı topraklarına katmak çabasında olan Yunanistan, adaya gönderdiği din misyonerleri sayesinde, burada yaşayan ve Levantin oldukları bilinen Hristiyan Ortodoks halka, Yunanlı olmayı benimsettirdi.

İngiliz müstemleke döneminde ise, bir yandan baskılarla Türklerin 1571 de geldiği anayurtlarına göçü sağlanırken, öte yandan birinci ve ikinci dünya savaşları esnasında, on binlerce Yunanlı, Kıbrıs’a yerleştirildi. Entrikalarla bir çok Türk ve Evkafa ait taşınmaz mallar Rumlara tapulandı.

Nüfus üstünlüğünün Rumların eline geçmesinden sonra, adanın ilhak edilmesi faaliyetleri yoğunlaştırıldı.

Rumların İsyan girişimleri, EOKA terör olayları ve 1963-74 döneminde Türk halkının yok edilmesi amacı ile uyguladıkları katliamlardan sonra, barış harekatı sayesinde, ENOSİS’in gerçekleştirilmesi son anda engellendi.

1974 yılına kadar Türkleri silah zoru, ekonomik üstünlük ve nüfus avantajı ile yok etmeğe çalışan Rumlar, bu dönemden sonra taktik değiştirdi.

Yeni strateji çerçevesinde kökenimizin unutturulması amacı ile, Kıbrıslı Türklerin anavatandaki Türklerden farklı olduğu görüşünün benimsettirilmesine ve yaygınlaştırılmasına çalışıldı;‘Gelişmiş bir ağacın kökleri kesildiğinde, bir müddet sonra kurur ve yok olur.’ ‘Bir binanın temeli yıkıldığı zaman, yıkılır.’

‘Bir halkın kökleri ile ilgisi kesildiği zaman da kolaylıkla asimile olur ve ortadan kaybolur.’

İşte bu nedenle halen ,Kıbrıs’taki Türk varlığının yok edilmesi için içimizdeki işbirlikçiler, dış düşmanlarımızın sağladığı çeşitli yardım ve desteklerle dilimizden, dinimizden, Türk kimliğimizden ve Anavatandan koparılmamız amaçlı yoğun faaliyetler yürütüyor:

Yeryüzünde sanki bir Kıbrıslı ulusu varmış gibi, Türklük yerine Kıbrıslılığın benimsettirilmesi amacı ile, çok profesyonelce ve yoğun beyin yıkma faaliyetleri sürdürülüyor; ulusal mücadele tarihimizin okullarda okutulmasına karşı çıkılıyor.

Varlığımızın korunmasında büyük hizmeti olan Mücahitlerin itibarsızlaştırılması amaçlı kötüleme kampanyaları yürütülüyor;

Türkçe yerine uyduruk Kıbrıslıca dilinin ön plana çıkarılması ve bu görüşün yeni nesillere benimsettirilmesi için, yoğun çalışmalar yapılıyor;

Laiklik arkasına saklanan malum kesim, dinimizi kötülemekte ve ezan okunmasını bile

engellemeye çalışıyor;

Öte yandan ayni çevreler, güneydeki okullarda öğrenim gören Türk öğrencilere, yabancı din dersi okutulması karşısında ses çıkarmıyor;

Batılı misyonerlerin KKTC’de kilise evleri açılmasına ve Hristiyanlık propagandası yapmasına tepki göstermiyor;

Tutum ve açıklamaları ile Türklerin Rumlara yamalanmayı kabul edebileceği umudunun güçlenmesini sağlayan ve adil çözümü önleyenler, çözümden yana olduklarını ileri sürüyorlar;

,Pervasızca Rum ulusal davasını savunmalarına ve desteklemelerine rağmen, Türk halkı ile dalga geçercesine halkımızın güvenli geleceği için uğraştıklarını, ilerici, hatta solcu olduklarını ileri sürüyorlar;

Uyduruk Kıbrıslılık kimliği altında Kıbrıs Türklerinin Rum çoğunlukla birleştirilerek yok

edilmesine karşı çıkan, ulusal kimliğine, köküne ve dinine sahip olan vatanperverler, faşistlikle suçlanarak susturulmaya çalışılıyor;

Anavatanla birleşmemiz durumunda kimliğimizi kaybedeceğimiz yalanını benimsettirmeğe çalışıyorlar.

Öte yandan da bizden daha güçlü olan Rum çoğunluğun içinde eriyebileceğimiz tehlikesini göz ardı ederek, her ne pahasına olursa olsun birleşik yönetimi savunuyorlar.

Maalesef sözde ulusalcı siyasiler de, devleti koruyucu yasal düzenlemeler yapmayarak ve demokratlık taslayarak, adeta bu yıkıcı faaliyetleri yüreklendiriyor. Yaygınlaşmasına sebep oluyor.

Fakat tarih Kıbrıs Türkünü Rum çoğunlukla birleştirip eritmek, ulusal kimlik ve anavatanından soyutlayıp yok etmek isteyenler ile, bu faaliyetlere seyirci kalanları yargılayacak ve hak ettikleri sıfatı verecektir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.