Tarımın önemi artmaktadır

Yayın Tarihi: 05/05/21 08:02
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Son dönemde, hedef hasım ülkelerin ambargolarla cezalandırılması, ülkelerin ekonomik bakımdan ve özellikle gıda temininde kendi kendilerine yeterli olması görüşünün güçlenmesine sebep oldu.

Fransa cumhurbaşkanı EmanuelMacron’un son yaptığı açıklamada Avrupa Birliğinin kendi kendine yeterli olmasının sağlanmasına dikkate çekmesi bu görüşü doğrulamaktadır.

Dünya nüfusundaki artışa karşılık üretim yapılan toprak ve su kaynağı artmamakta aksine her geçen yıl azalmaktadır.

2000’li yıllardan sonra Dünyada en fazla nüfusa sahip olan Çin ve Hindistan’ın, ekonomik bakımdan gelişmesive  gelir artışı da gıda talebinin artmasına sebep oldu.

Bilimsel verilere bakıldığı zaman, artan nüfusa ve yaşam düzeyindeki artışa bağlı olarak her geçen yıl gıda talebinde artış olmaktadır.

Öte yandan artan gıda talebine karşılık, küresel üretim ve verimlilik artmamakta aksine azalmaktadır.

1970-1990 arasında (küresel) üretim artışı ortalama yüzde 2.2 olmuştu ancak 1990’dan sonra yüzde 1.3’e düştü

Tarımsal verimlilik de 1970-1990 arasında yüzde ikiydi 1990-2007 arasında yüzde 1.1’e düştü. Önümüzdeki on yıl içinde yüzde birin altına düşeceği tahmin ediliyor.

Uluslararası Gıda Politikası Araştırma Enstitüsü (IFPRI İnternational Food Police Research Instutute)ne göre gıda talebindeki artışlarının başlıca nedenleri şöyledir:

Dünyada gelir ve buna bağlı olarak talep artışı;

Biyo yakıt (enerji fiyatları);

Verim artışı ve teknoloji gelişim alanında yatırım eksikliği;

Dış ticaret politikaları ve düşük stoklar;

Küresel iklim bozulması nedeniyle ortaya çıkacak üretim şokları;

Yüksek girdi ve ulaşım maliyetleri (enerji fiyatları)

Nüfus artışı;

Gıda talebindeki artışın, doğal olarak tarımsal ürünlerin fiyatlarının artmasına sebep olacağı aşikârdır.

Birçok bilim adamı uzun vadede gıda temini ve buna bağlı olarak fiyatlardaki artış, en fazla küresel iklim bozulmasından dolayı olacaktır.

Bazı çevrelere göre küresel iklim değişikliğinin atmosferdeki karbon oranını artırması sonucu, tarımsal verimde olumlu etki (carbonfertilization) yapacağı görüşündedir. Ancak son zamanlarda yapılan araştırmalar, bu görüşü doğrulamamaktadır. Aksine küresel iklim değişikliğinin dünya genelinde tarımsal yurt içi hâsılanın 2020’de yüzde 16 dolayında azalacağı ileri sürülmektedir.

Küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkileri yavaş gelişecek ve uzun vadede tamamlanacaktır.

Bu nedenle şimdiden iklim değişikliğine bağlı olumsuzlukları önlemek ve azaltmak için hiç gecikmeden gereken önlemler alınmalıdır.

Bütün dünyayı etkileyen son korona salgını dönemimde, tarımsal faaliyetlerdeki azalma, karantina ve ulaşımdaki kısıtlamalar, gıda temininde zorluklara sebep oldu.

Her konuda olduğu gibi son pandemi döneminde de ortaya çıkan sorunların atlatılmasında anavatanın bize fedakârca yardımlarını esirgemedi.

Fakat salgın hastalıkların yayılmasını önlemek amacı ile uluslararasındaki ulaşımın kısıtlanması ve çıkabilecek tahmin edilemeyen olumsuzlukları da dikkate alarak, hiç olmazsa temek  gıda maddeleri  temininde, mümkün mertebe kendi kendimize yeterli olmamızda yarar vardır.

Bu çerçevede, tarımsal kaynaklarımızın sınırlı olması göz önünde tutularak, talebe göre uygun bir üretim planlaması yapmamız gerekmektedir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.