BİRAZ AYDINLIK

Mert MAPOLAR, C.Ht.
mertmapolar@gmail.com
Mert MAPOLAR, C.Ht.

Siyasette çöküş derinleşiyor!

Yayın Tarihi: 22/01/21 07:00
okuma süresi: 12 dak.

Sizce siyasi çöküş nedir? Benim tanımlamama göre; başarısız bir devlet yönetiminin, hükûmetlerin temel koşullarının, hizmetlerinin ve sorumluluklarının artık düzgün bir şekilde işlemediği bir noktaya ulaşması ve parçalanmaya başlayan siyasi bir yapının, her alanda gözlenmeye başlaması yani "kaos üstüne kaos" yaşanmasıdır...

Ülkemizde son zamanlarda artan "kaos ütüne kaos" hükûmet uygulamaları ile ortaya çıkan toplumsal manzaralar maalesef hiç de iç açıcı değildir... Kendilerini dahi yönetemeyen insanların, ülke yönetiminde gösterdikleri başarısızlıkların ardı arkası kesilmiyor... Her geçen gün bunun yeni örnekleriyle daha fazla karşılaşıyor olduğumuz bir toplumsal yaşam döngüsü içerisindeyiz!

Bulaşıcı hastalıklar üst komitesi ile bakanlar kurulu kararlarının çakışması ile ortaya çıkan "toplumsal kafa karışıklıkları" ve ortaya çıkan "kargaşalar" tümü de ülkemizde yaşanan trajikomik olaylardır!

Bu çağda, hiçbir dünya ülkesinde yaşanmayan fakat ülkemizde uygulanan pandemi "aşı torpili", "aşı kuyrukları, yaşlı insanlara yaşatılan “aşı eziyeti” ülkenin en büyük sağlık skandalıdır! Sağlık fiyaskosudur! Yaşlı insanları saatlerce bu şekilde soğukta kuyruklarda bekletemezsiniz! Sizde hiç mi vicdan yok! Bu nasıl ülke yönetimi? Siz nerede yaşıyorsunuz? Sosyal devlet iseniz, bu planlamaları çok öncesinde yapıp da, ulaşımını sağlayamayacak durumda olan yaşlı hasta insanların ayağına sizin gitmeniz gerekiyordu! 

Unutmayınız! Yaşlıların güneşe olduğu kadar, sevgiye de ihtiyaçları vardır... Siz ilkbahar gibi olabilirsiniz ama yaşlılar kışa benzer, öyle bir kış ki arkasından çoğu zaman asla bahar gelmez!

KKTC, bu mu yaşlı Kıbrıs Türk halkına verdiğin değer? Aşı için yaşlı insanlara yarattığın işkence!

Düşünün... Bir devlet yarattınız ama bu devleti yönetemiyorsunuz! Bu devleti yönetmeyi beceremiyorsunuz! Devletin görevi sadece maaş ödemek değildir! Kişilerin, refah, huzur ve mutluluğunu da sağlamak devletin asli ve sürekli görevi olduğu da unutulmamalıdır! Temel kamu politikası hedeflerine yönelik çok yönlü bir girişim yaklaşımı benimsenmelidir... İlerleme ve gelişim sağlanmalıdır... Peki gelmiş geçmiş hükûmetler bu doğrultuda ne yapıyor?

Şu an öyle bir sistem yarattınız ki! Ve şimdi de o sistemin altından kalkamıyorsunuz! Gelişmekte olan ülkelerde kamu yönetim sisteminin yetersizliği, halkını gelişmiş ülkelere göç etmeye zorlamamalıdır! Gençler bu yolda ilerliyor! Gençler göç yolunda! Farkında mısınız? "Olsun, kalan sahalar bizimdir" mi diyorsunuz? Böyle narsist bir zihniyet kesinlikle olamaz! Hiçbir şey geçici bir hükûmet programı kadar kalıcı değildir... Bu ülke, kurumlarıyla birlikte, içinde yaşayan insanlara aittir, mevcut hükûmetlere değil! Hükûmetler geçicidir! İyi bir hükûmetin özü her zaman güvendir! Bu güveni halka veremiyorsunuz... Kamu hizmeti yazboz tahtasına çevrildi! Ne yarattığınızın farkında mısınız? Devasal sorunlar yumağı yaratmayı, artırarak sürdürüyorsunuz!

Unutmayınız! En iyi hükümet, bize kendimizi yönetmeyi öğretendir! Toplumu tüketen değil! Peki, Türkiye Cumhuriyeti bu yardımları ve desteği KKTC'ye vermemiş olsaydı durum ne olurdu sizce, bir düşünün ve değerlendirin! Hatta verilen destekleri yönetme konusunda bu kadar yetersiz ve âciz davranış sergileyen, ne yaptığını bilmeyen hükûmetler tarafından yönetilmenin bu çağda nasıl bir duygu olduğunu da bir düşünün!

Hükûmetler, değişen yeni dünya düzenine göre yeni uygulamalara yönelmeli, gerekli reformlar başlatarak, güvenilir hedefler ortaya koyarak, iyi çalışma planları üzerinde kafa yormalıdırlar... Peki hükûmetler olarak siz ne yapıyorsunuz? KKTC Hükûmetlerinin en zayıf noktaları; kamunun verimli kullanılmaması, öncelikli hedeflerin belirlenmemesi, planlama, koordinasyon ve programlama yapılmamasıdır! Neden bunları yapmıyorsunuz? Neyi bekliyorsunuz?

Ülkedeki siyasi çöküşün daha fazla derinleşmemesi için, temel kamu politikası hedeflerine yönelik çok yönlü bir girişim yaklaşımı benimsenmelidir. Bunun için öncelikle yapmanız gerekenler:

  1. Ülkesel istihdam durumunun gözden geçirilmesi.
  2. Hak ve sorumlulukların şeffaflığı.
  3. Adil ve insana yakışır çalışma ortamlarının sağlanması, devlet dairelerindeki kuyrukların hemen ortadan kaldırılması.
  4. Yaptırım sorunlarının aşılması.
  5. Hükûmet faaliyetleri ve görevleri için düzgün bir takvim hazırlamalı, tüm faaliyetler ve görevler tekrardan tanımlanmalı.
  6. Hükûmetlerin yapacağı işlerin kapsamları ve diğer proje parametrelerinin netleştirilmesine gidilmeli.
  7. Planlama araçları ve şablonları yeni dünya standartlarına göre güncellenip, geliştirilmeli ve artırılmalı.

Yeni dünya düzeninde hükûmetlerin daha verimli ve etkili hale gelmelerine yardımcı olmak için ülkemizde atılması gereken acil adımlar, sorunları çözme yöntemleri ve stratejiler ana hatlarıyla şunlar olmalıdır:

  1. Kurumlar arası hedefleri ve misyonu yönlendirmek için üst yönetime sorumlu bir kurumsal performans planın geliştirilmesi; bunun için üst düzeyli bir konsey oluşturarak stratejik performans planını uygulamakla görevlendirilmeli.
  2. Hedeflerle uyumlu program portföyleri oluşturulması; mevcut programların güçlü ve zayıf yönleri aydınlatılacak, boşluklar doldurulacak. Bireysel programlar değil, toplu olarak kurumsal sonuçlara ulaşmak için, kurumsal yaklaşımlar haline gelinmeli.
  3. Kurumsal hedef liderlerinin belirlenmesi ve güçlendirilmesi; kurumlar arası politika önceliklerini yönetmek için hedef liderlerini belirleyerek, oluşturulacak yönetim konseyleri ile ilerleme ve gelişmeyi izleme sorumluluğu görev bölümü oluşturulmalı.
  4. Kesişen görevlere ve işlevlere liderlik edecek kurumsal kariyer yöneticilerinin geliştirilmesi; kariyer girişim tecrübesine sahip üst düzey yöneticiler geliştirmek ve kıdemli liderlerin yetiştirilmesine yardımcı olmak için kurumsal yöneticiler için kaynak kurulunun oluşturulması.
  5. Kurumsal performansı değerlendirmek için bağımsız bir değerlendirme ofisinin kurulması; yapılan ilerlemeleri ölçmek için program değerlendirmeleri yapmak üzere, yönetim ve bütçe çalışmalarını denetleyecek, icra ofisi değerlendirme ofisinin kurulması.
  6. Bilgi teknolojilerinin gerçek bir kurumsal kaynak olarak yönetilmesi; devlet kurumları arası bilgi paylaşımı hizmetlerinin artırılması, bilgi teknolojilerinin (BT) kapasitesini, kaynaklarını artırmaya ve geliştirmeye odaklanmak. Yani kurumsal bilgi teknolojileri stratejisini geliştirerek, yönetmek.
  7. Ölçeklendirmek için paylaşılan hizmetlerin kullanılması. Yani Verimliliği artırmak ve maliyetleri düşürmek için paylaşılan hizmetlerin avantajlarından yararlanılması; bir terfi kararı alınmadan ve işlenmeden önce yönetici ile uzman personel arasındaki etkileşim gibi emek yoğun işler dahil olmak üzere, hükûmetlerin ortak idari iş yükünün günün şartlarına göre tekrardan düzenlenmesi.
  8. Kamu ile ilgili mal ve hizmetlerin satın alınmasında kurumsal bir yaklaşımın benimsenmesi; satın alma söz konusu olduğunda daha stratejik bir yol izleme ve toplu satın alma gücünden tam olarak yararlanılmalı.
  9. Kurumsal bir kamu hizmeti sisteminin oluşturulması; kamu hizmeti sistemi, hükûmetlere yönelik modern, çok kurumlu bir girişim yaklaşımının sunduğu talepleri daha iyi karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Kamu hizmeti sistemi yeni dünya düzeni standartlarına göre modernize edilerek, oluşturulacak yeni kamu hizmeti sistemi ile, kamunun ülkemizin en iyi ve en parlak yeteneklerini işe alma ve elde tutma becerisini artıracaktır... Stratejik beşerî sermaye planlamasının önemini günün şartlarına göre tekrardan gözden geçirilmesinin gerekliliği...

Ülkemizde gelmiş geçmiş tüm hükûmetler gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşündükleri için siyasette çöküş derinleşerek artmaya devam ediyor! Buna sadece halk “dur” diyebilir! Bu konudaki toplumsal farkındalığı hep birlikte Kıbrıs Türk halkı olarak artırmalıyız!

Unutmayınız! Her ülke hak ettiği hükûmete sahiptir! Bunu değiştirmek de halkın elindedir! Güç halktır! Gücünüzü asla küçümsemeyiniz! Siz olduğunuz için onlar var olur ve siyasetin cazibesinde güç bulurlar... Ve bundan beslenirler... İnsan ruhu, herhangi bir hükûmetten daha güçlüdür!

Kıbrıs Türk halkı, gücünün farkında ol ve hesap sor! Korkma! Çocuklarının... Torunlarının... Geleceğini düşün! Bu ülkede kalmalarını mı istiyorsunuz yoksa bu ülkeden gitmelerini mi istiyorsunuz? Buna karar verin! Ve asla şunu da düşünmeyin; şu partiye oy vereyim de çocuğuma, torunuma iş versinler...” Bu düşünce şeklinin son kullanım tarihi dolmuştur! Kanmayın artık bu yalanlara... Bu tarz ucuz siyaset artık çok geçmişte kaldı! Şu an yaratıcı zihniyetlerin ortaya çıktığı yeni bir dünya düzenine girmiş bulunuyoruz... Bu düzende artık KKTC bu kadar memuru kaldırmıyor! Gerçekçi olmak zorundayız! Yeni dünya düzeninde kamu küçültülerek, özel sektör yaratıcı zihniyetlerle birlikte büyütülüyor! Yalanlara kanmayın artık! Uyanın! Size devlette iş sözü verenlere aldanmayın artık!

Ülkedeki gençlerin yarısından fazlasının “başka bir ülkede” yaşamayı düşünmesi önemli bir uyarıdır!

Gençlerin göçü kuşların göçüne benzemiyor... Gidenler bir daha asla gelmeyecek!

Ya çabalayıp bu ülkeyi değiştireceksiniz ya da en kolay yolu seçerek, mücadele vermeden bu ülkeden gençlerin gitmelerine müsaade edeceksiniz... Karar sizin!

İnsanlar hükûmetlerinden korkmamalı... Hükûmetler halkından korkmalıdır!

Asıl önemli olan, hükûmetleri hangi partinin kontrol ettiği değil, hükûmetlerin halk tarafından kontrol edilip edilmediği gerçeğidir!

Şunu her zaman hatırlayınız! Size istediğiniz her şeyi verecek kadar büyük görünen bir hükûmet, sahip olduğunuz her şeyi sizden alacak kadar da büyük bir hükûmettir! Buna dikkat edin!

Hükûmetler bazen öyle yasalar yaparlar ki bu yasalar, büyük sineklerin içinden geçtiği ve küçüklerin yakalandığı örümcek ağı şeklinde hayat bulurlar!

Unutmayınız! Zihninizin manipüle edilmesinin ne kadar kolay olduğunu anlayana kadar, bu kişilerin oynadığı oyunun kuklası olarak kalırsınız!

Oyunu bozamazsanız, oyuncak olmaya devam edersiniz!

Peki ülkemizde yaşanan bu siyasi çöküşün gerçek sorumlusu sizce kim?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.