KKTC'nin en zayıf halkası; "lobicilik!"

Uluslararası "lobicilik", özellikle tanınmayan devletler için en önemli kaldıraçtır!

Uluslararası "lobiciliği", ülke politikalarında ortak çıkarların, tek bir ses olarak, bütünsellik esasında, hedef odaklı, küresel diplomasi arenasında oluşturacağı profesyonel "siyasi ikna" faaliyetleri olarak tanımlayabiliriz...

Kıbrıs Türk halkının varoluşundan itibaren, "lobicilik" çalışmalarında maalesef çok gerilerde kalındığı, hatta hiç aktif çalışılmadığı, zaman zaman yurt dışlarından hizmet satın alındığı ve adayı çok iyi tanımayanlara "lobicilik" yapmaları için inanılmaz çok yüksek paraların ödendiği ve bir noktaya ulaşılmadığı bilinmektedir... Anlayacağınız ülke olarak "lobiciliği" bilmiyoruz! Ve bilmediğimizi de kabul etmiyoruz! Bunun için de kendimizi geliştirmek için bir şey yapmıyoruz! Türkiye'nin bizim için uluslararası "lobicilik" faaliyetlerini yapmasını bekliyoruz! Üzülerek söyleyebilirim ki Türkiye de uluslararası "lobicilik" konusunda istediği noktada değildir... 

Günümüz dünyasında uygulanan "lobicilik" faaliyetlerinin içeriği ve uygulayıcıları tamamen değişmiştir! Bildiğiniz, diplomatların yürüttüğü "lobicilik" faaliyetleri yerine, siyasi ikna aracı olarak "zihin tetikleyicileri, propaganda ve algı yönetimi tekniklerinden" yararlanıldığı, eski metot yöntemlerin artık kullanılmadığı, bu eski yöntemlerle dünyada artık bir sonuca ulaşılamadığını, bu eski klasik yöntemlerin, insanları ve ülkeleri ikna edemediğini, yetersiz kaldığını bilmenizi isterim...

Yurt dışından aldığım bilinçaltı davranış bilimleri eğitimlerimin içerisinde bir dersim de, buna yönelikti, "zihin tetikleyicileri, propaganda ve algı yönetimi teknikleri", soğuk savaş teknikleri olarak da bilinen bu yöntemlerin çalışmalarını dünyanın süper güçleri günümüzde, bu bölümden mezun olan profesyonel bilinçaltı davranış bilimci kişiler ile birlikte projeler geliştirerek yürütmektedir...

Şimdi şunu düşünün bir taraftan, diplomatların ve temsilciliklerin yurt dışında tek başlarına ve/veya yurt dışındaki yerel firmalardan alınan hizmet ile, ülkeyi ve adayı çok iyi tanımayanlara yaptırılan "lobicilik" çalışmaları, diğer taraftan da, ülkeyi ve adayı çok iyi bilen, tanıyan "zihin tetikleyicileri, propaganda ve algı yönetimi teknikleri" konularında uzman kişilerle koordine edilen diplomat ve temsilciliklerle iş birliği halinde yapılan yeni nesil "lobicilik" faaliyetleri, sizce hangisi daha etkili olur? Tabii ki ikinci söylediğim daha etkili olacaktır...

Günümüzde "yeni nesil lobicilik" faaliyetlerinde bilimden yararlanılıyor... "Yeni nesil lobicilik" faaliyetlerinde "insanları ikna ve etkileme yöntemlerinden" yararlanılıyor ki dünyayı arkanıza alabilesiniz... Dünya medyasını, dünyanın en etkili insanlarını arkanıza alıp açılım sağlayabilesiniz diye, çok yönlü "yeni nesil lobicilik" çalışmalarından yararlanılmaktadır...

Eski tarz alışkanlıklarınızdan vazgeçemediğiniz sürece, söyledikleriniz hayat bulamaz ve bunun için de ne kendinizi inandırabilir, ne de toplumu motive edebilirsiniz... Şu an dünyada en iyi ülkelerin "lobicilikte" kullandığı en etkili yöntemler, zihinsel ikna yöntemleriyle oluşturulan "lobicilik" modelleridir...

KKTC maalesef "lobicilikte", tarihinin hiçbir döneminde bir adım öteye gitmemesinin en büyük nedeni, eski tarz yöntem ve alışkanlıkları kullanmaya devam etmesidir... Bu işi hep başkalarına bırakılmış, hizmet satın almış, tonlarca para ödemiş ve ödemeye de devam edilmiştir... Türkiyede'de aynı şekilde uluslararası "lobicilikte" istenilen noktaya ulaşamamıştır çünkü, diplomatlar üzerinden "lobicilik" yapmaya devam edilmiştir...

Yeni dünya düzeninde, 50 yıl önceki yöntemlerle, düşüncelerle uluslararası "lobiciliği" yönetemez ve yürütemezsiniz! Klasik yöntemlerle "lobicilik" konusunda asla etkili olamazsınız! Bu alışkanlığınızı değiştirmeniz gerekiyor...

Ülkesel olarak adınızı, haklılığınızı, değişiminizi ve gelişiminizi dünyaya duyurmak istiyorsanız, bu konudaki tüm alışkanlıklarınızdan, davranış kalıplarınızdan ve düşüncelerinizden, ön yargılarınızdan kurtulmanız ve bu konuda, dünyanın kullandığı "zihin tetikleyicileri, propaganda ve algı yönetimi teknikleri" konularında profesyonel uluslararası eğitim almış kişilerle koordineli yerel oluşumlara gidilerek, zaman kaybetmeden yerel "lobicilik" ekibi oluşturarak uluslararası çalışmalara başlanmalıdır... Bunları bakanlıklarla, temsilciliklerle, sıradan birtakım kişilerle yapamazsınız! Bu ülkeyi ayağa kaldırmak ve peşinden uluslararası güçleri çekmek için dünyanın konuştuğu dilden konuşmak, etkilemek ve ikna etmek zorundasınız!

Güney Kıbrıs, yöntem olarak, "lobicilikte" bu teknikleri hem turizm de, hem de ülkesel yurt dışı çalışmalarında kullanmaktadır. ABD'nin "lobicilik" gücünün en büyük kaynağı bu yöntemlerdir... ABD'de "Bilinçaltı Davranış Bilimleri" fakültelerinde bu konularda da eğitimler veriliyor. Ders olarak okutuluyor, ben de bu dersleri alan bir kişi olarak rahatlıkla vurgulayabilirim ki, uluslararası "lobicilik" konusu günümüz dünyasında sıradan bir faaliyet şekli ve alanı değildir! Şunu göreceksiniz ve şahit olacaksınız ki, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, 27-29 Nisan 2021 tarihlerinde, Cenevre'de gerçekleştirilen 5 + 1 "Kıbrıs" konferansından sonra strateji ve politikalarını değiştirerek, derinleştirerek ve genişleterek, dünya çapında, çok etkili, kıran kırana, "lobicilik" seferberliği başlatacaktır... Şu an bunlara son sürat hazırlık yapılmaktadır... KKTC, Bunları takip etmeli ve eş zamanlı olarak bunların paralelinde kendisi de uluslararası "lobicilik" seferberliğini başlatmalıdır... Haklılığınızı dünyaya kanıtlamak için bunları organize etmek ve planlamak zorundasınız! Yurt içinde vereceğiniz demeçlerle, basın beyanatlarıyla uluslararası "lobicilik" yapılamaz! Bu konudaki bilgilerinizi geliştirmek, yenilemek ve güncellemek zorundasınız... Yarım asırlık kafa yapınızı hemen şimdi değiştirmek zorundasınız...

Dünyada, diplomatlar esasında ve sizi doğru dürüst tanımayan şirketlere yaptıracağınız "lobicilik" çalışmalarında asla güç oluşturamazsınız! Bu konuda başarı elde etmek istiyorsanız, düşünce şekillerinizi, farkındalığınızı ve bakış açınızı, yeni dünya düzenine göre değiştirmek zorundasınız...

Günümüzde uluslararası "lobicilik" faaliyetlerini güçlü bir yerel ekip ile birlikte, bulunduğunuz yerden merkezden, internet, e-posta, metin, telefon, video görüşmeleri vb. teknolojik araçlar yardımıyla rahatlıkla yönetebiliyorsunuz... COVID-19 ile birlikte dünyada tüm "lobicilik" çalışmaları bu şekilde gerçekleştirilmektedir. Modern iletişimin tüm teknikleri kullanılarak dünyada "lobicilik" faaliyetleri en etkili şekilde yürütülmektedir...

"Lobicilik" uzun soluklu ve sistematik çalışmayı gerektirir. Kuracağınız ekip sürekli değişmemeli, çalışmaktan yılmamalıdır... "Lobicilik" sürekli çalışmayı gerektirir, bütünsellik esasında kapsamlı araştırmalar yaparak, takip sistemleri geliştirerek, dünyadaki en son gelişmelerle iletişim halinde olmalı, dünyayı ve rakipleri çok iyi takip etmeli, yabacı dile hakim olmalı, odaklanma ve konsantrasyon gücü elinde tutarak, "zihin tetikleyicileri, propaganda ve algı yönetimi teknikleri" konusunda eğitimli olunmalı, uluslararası "lobicilik" standartları referans olarak alınmalıdır...

Düşüncesel ve davranışsal olarak rakip ülkelerin, ülkeniz hakkındaki söylediklerine karşı bir düşünce ve davranış şekli yaratarak, kulis oluşturarak, müttefiklerinizle iş birliği yaparak, uluslararası politikada çıkar grupları oluşturarak, karşınızdakileri yani rakiplerinizi oyun dışı bırakarak, seyircilerinizi ikna etmeniz gerekiyor! Soğuk savaşın temeli de budur! Ve karşı cevaplar en seri, en süratli ve en etkili şekilde oluşturulup, karşınızdakileri zihin teknikleri kullanarak ikna edebilmelisiniz... Bunları sıradan bildiklerinizle yapamazsınız, özel teknikleri bilmek ve uygulamak zorundasınız...

Bunu sıradan bir basın açıklaması ile yapamazsınız! Bunu sıradan bir diplomat ile de yapamazsınız! Bunu sıradan bir hukukçu ile de yapamazsınız! Bunu sıradan bir memur ile de yapamazsınız! Bunu sıradan edindiğiniz bir tecrübe ile de yapamazsınız! Herkes "lobici" olabilir ama "ikna" edemez! "zihin oyunlarını" iyi bilmeniz ve kimi, ne zaman, ne şekilde, nasıl oyuna dahil edeceğinizi çok iyi bilmeniz gerekiyor... Uluslararası "siyasal ikna" yöntemlerini çok iyi bilmeniz ve uygulamanız gerekiyor... İşte uluslararası "lobicilik" günümüzde tam da budur... Sürekli demeçler vererek, sunumlar yaparak, eleştiriler yaparak, tartışarak, tehdit ederek, gözdağı vererek, güç gösterilerinde bulunarak dünyayı ikna edemezsiniz! Açılım sağlayamazsınız! Ülkeniz ve sizin hakkınızdaki olumsuz düşünceleri değiştiremezsiniz! Bir profesyonel olarak "zihin oyunlarını" iyi bilmeniz ve yönetmeniz gerekiyor, bu konu yurt dışından satın alınacak bir hizmet değildir! Dünyada "lobicilik" konusunda iyi olan ülkelerin hiçbiri, bu konularda yurt dışından hizmet kesinlikle satın almamaktadır, ülkesel strateji ve politikalar, ülkenin kendi içindeki yerel profesyoneller ile gizlilikle yürütülerek, bu alanda faaliyetler gerçekleşmektedir... Ülkemizde de bu konuda profesyonel yerel bir ekip oluşturularak, uluslararası "lobicilik" faaliyetlerine zaman kaybetmeden, hemen şimdi başlanmalıdır...

Unutmayınız! Kendinizle olan ilişkileriniz gibidir uluslararası "lobicilik" faaliyetleri... Kendinizle olan ilişkileriniz, ülkenizin içteki gücüdür!

Kendinizle olan ilişkiniz, başkalarıyla olan tüm ilişkilerinize her zaman doğrudan yansır... "Lobicilik" de aynen budur!

Kendinizi ne kadar iyi tanırsanız, dünyanın geri kalanıyla olan ilişkiniz de o kadar iyi olur... "Lobicilikte" aynen olduğu gibi...

En güzel kuşlar, sudaki yansımalarını görene kadar ne kadar güzel olduklarını bilmezler... Kendi ülkesel gücünüzü görmek için, uluslararası "lobicilikteki" gücünüzü test etmeniz gerekiyor!

İç benliğinizle bir ilişki kurduğunuzda, asla yalnız olmayacaksınız... Öncelikle ülkesel birliktelik gücü oluşturmanız gerekiyor...

Unutmayınız! Ülkesel değerinizi bilmiyorsanız, dünyadaki ülkeler size ucuz bir fiyat etiketi koyacaktır...

Kendini bilmek demek, bildiklerini ve yapabileceklerini öğrenmek demektir... "Lobicilikte" aynen olduğu gibi!

Unutmayınız özgün olmak, kelimenin tam anlamıyla kendi yazarınız olmak demektir... Kendi doğal enerjilerinizi ve arzularınızı keşfetmek ve sonra onlar üzerinde kendi davranış şeklinizi bulmaktır... Uluslarası "lobicilik" de aynen budur!

Bir kişiyi değiştirmek için gerekli olan, kendisiyle ilgili farkındalığını değiştirmektir... "Lobicilik" de aynen budur!

Kendini tanıma, kendini geliştirmenin başlangıcıdır... "Lobicilikte" aynen olduğu gibi!

Kendi gözleriyle gören ve kendi kalpleriyle hissedenler çok azdır... "Lobicilikte" aynen olduğu gibi!

Kendinizi bilmek tüm bilgeliğin başlangıcıdır... "Lobicilik" de aynen budur!

Sizi sizden başka kimse bilemez! Aynen "lobicilikte" oluşturacağınız güç gibi...

Uluslararası "lobicilikte" referans başlangıç noktanız, içten dışa doğru güçlenmeli... Dıştan içe doğru değil! Bu gücü hemen oluşturmaya başlayın, o güç içinizde var!

Unutmayınız! Kalbinizin parlaklığını bilirseniz, karanlıktan asla korkmazsınız...

En büyük bilgelik neyi bilmediğinizi bilmektir! Bunu da asla unutmayınız...