Zam manyağı olduk!

Sabahları erken saatlerde genelde arkadaşlarla buluştuğumuz büfenin sahibi Sedat yine kıvranmaya başladı…

İki de bir toptancıdan gelen yeni fiyatları söylüyor!

Her gelişinde ürünlerin ne kadar zamlandığını…

Daha birkaç hafta önce sandviç ile içeceklere zam yapmıştı ama şimdi nasıl yapacak diye kıvranıyor!

Hatta bazen kapatma zamanının geldiğini bile söylüyor…

Bir zam daha yaparsa dükkana kimsenin gelmeyeceğinden endişe ediyor!

Zaten her zam sonrası müşteri azalıyor, yeni bir zam ne getirir ne götürür diye kara kara düşünüyor…

Zam yapmasın da ne yapsın!

Akaryakıt ile dövizdeki önlenemez yükselişe karşı tek çare zam yapmak…

Öyle utanmaya filan da gerek yok!

Şimdi moda zam yapmak…

Gelir filan yükselsin diye değil!

Ayakta kalabilmek için…

Çarelerin de tükendiği günlerden geçiyoruz ama ağlayanımız bile yok!

…

Bizim iş yerinde çalışanların araçlarını yıkayan Meryem Hanım dün sabah yine geldi…

Eşi ve çalışanlarıyla birlikte gelip 10 dakika gibi kısa sürede araç yıkıyorlar, çok da başarılılar!

Bu kez yüzünden düşen bin parçaydı…

Hayırdır hasta mısınız diye sorduk!

Hasta değildi ama gece sabaha kadar gözüne uyku girmediğini söyledi…

Araç yıkamada kullandıkları temizlik maddeleri ve ilaçlara önceki gün yine zam yapmışlar!

Bunu müşteriye nasıl yansıtacağının düşüncesine düşmüş…

Zam yapmaktan utanır hale gelmiş!

Yanında çalıştırdığı birkaç kişiyi göndermeye de gönlü razı olmuyor çünkü bu iş onların da ekmek parası…

10 TL zam yapması gerek ama söylemeye bile utanıyor!

Onu da teselli ediyoruz…

Zam yapmasın da aç mı kalsınlar yani!

Bu devirde zam yapmak artık esnafın anasının sütü gibi helal hale geldi…

Bu arada Maliye Bakanının açıklaması düşüyor haber merkezine!

Geçmiş aylardaki hayat pahalığı ödenmiş çalışanlara…

Elbette ödenecek!

Ki onlar devlet güvencesinde…

Esnaf ve dar gelirli ise Allah’a emanet durumları!

Resmen zam manyağı olduk toplum olarak…

Kimi idare ederken kimi altta kalıp eziliyor!

Umurunda mı birilerinin…

…

Cuma sabahları ofise gitmeden önce mutlaka bizim namıdiğer berber Mahmut’a uğrarım…

Yüzüme bakar tıraş olup olmayacağıma kendisi karar verir!

Dün sakal tıraşı yaparken yüzünden mutluluk akıyordu tabi ki şaşırdık ve merak ettik…

Hoş ondan da bu sıralar bir zam müjdesi bekliyoruz ama insan sırıta sırıta bunu söylemez ki!

Arkadaşın yüzünden gülücükler akıyor maşallah…

Sorduk, anlattı!

Şu sıralar zam filan düşünmüyor, yeni bir zam onun için kazanç değil iflas olur çünkü…

Meğerse artık o da ikinci bir iş yapmaya başlamış!

Tespih ticaretine girmiş, ek kazanç olarak…

Çok değerli tespihleri internette mezat yoluyla alıyor ve meraklısını satıyor!

Bana da sattı birkaç tane…

Kâr almadığını söyledi ama çok da inanmadım yani!

Şaka bir yana, Berber Mahmut böyle ayakta kalmayı deniyor…

Ustura ve makas onun için ekmek kapısı ama artık yetmiyor!

İkinci iş şart…

Kazancı da anasının sütü gibi helal!

…

Akşam eve giderken yolda kulağım bizim Radyo Vatan’da…

Enise ana haberleri okuyor!

Fırıncılar Birliği Başkanı Çıralı müjdeyi veriyor…

Ekmek önümüzdeki aydan itibaren artık 5 TL olacakmış!

Öyle kepek ekmek yada çavdar ekmek filan değil…

Allahın somun ekmeği 5 TL’ye satılacak!

Aklıma her markete gittiğimde kolunun altında en az 5-6 ekmek olan işçiler geliyor…

Sahi bu zamdan sonra ne olacak onların halleri?

Daha ne kadar dayanacaklar bu zam furyasına…

Artık evdeyim, arka bahçeden giriyorum evin mutfağına!

Ben de hanıma diyorum anında müjdemi isterim diye…

Hayırdır diyor, hediye mi aldın bana diye ışıldayan gözlerle soruyor?

Yok diyorum, ekmeğe yine zam geliyor diye ekliyorum…

Ağzından şu kelimeler dökülüyor;

Zam manyağı yaptılar bizi!

Diyecek bir şey bulamıyorum, sadece yazıyorum…