Tek sebep ekonomik kriz ve pahalılık mı?

Yayın Tarihi: 03/09/18 07:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+
Yaz rehaveti bitti.

Eylül ayı geldi, artık her konuya, her alana hareketlilik gelecek.

Aslında son bir aydır, ülkede bir canlılık var, ama bu biraz da yazın gölgesinde kaldı.

Eylül geldi ya, birkaç hafta sonra, okullar, yollar, siyasi arena, yoğunlaşacak.

Tabi ki belirsiz bir ekonomi ve belirsizlik içinde bir mücadele de devam edecek, üstelik durmadan, yavaşlamadan.

Üniversiteler, okullar eğitime başlayacak.

"Üniversitelerin KKTC'ye katkısı nedir? " diye bir soru sorsanız, bu sorunun ilk cevabı, ekonomik değerlerle, yani ülkeye, ülke ekonomisine kattıkları maddi girdilerle gelir.

Böyle olunca, üniversiteler birer işletme, öğrencilerde müşteri durumundadır.

Anlayış böyle olursa, eğitimi nereye koyacağız?

Hem eğitim, hem gelen öğrenci, yani insan profili, hem de ülkeye kaliteli katkı sağlamayı başarmak gerek.

KKTC bir üniversite ülkesi olacaksa, ya da olduğu iddia ediliyorsa, bunun etkisi sadece ekonomik mi olmalıdır?

Üniversitelerin bulundukları şehirlere, KKTC gibi küçük, neredeyse bütünü bir şehir olan ülkeye, sosyal yönden katkıları hiç konuşulmuyor.

Bu konu bir tabu gibi gizleniyor.

Oysa konu sadece para değil, sadece para kısmını konuşursanız, bu eğitimden, ilimden, bilimden çıkar, sadece ticarete döner."

Bu satırlar daha önceki bir yazımdan alıntı.

Yeni eğitim yılı yaklaşırken, üniversite sektörünü bekleyen, ciddi sorunlar var.

En başta bozulan ekonomi, Türk Lirasının değer kaybı ve sektörün doğru planlanması için atılmayan adımlar.

Elbette birçok etken aynı anda sayılabilir.

Ben yine aynı noktaya vurgu yapayım, kaliteli bir eğitim altyapısı ve "eğitim turizmi" anlayışının benimsenmesiyle bu alanda yapılanlar daha olumlu sonuçlar verecektir.

Ciddi planlama, altyapı, imaj ve algı, tüm bunlar gerçekçi adımlarla başarılabilir.

Bu yıl KKTC'deki üniversitelere 8 bin 178 Türkiye kökenli öğrenci kayıt hakkı kazandı, 9 bin 623 ise kontenjan boş kaldı.

Bu rakam geçen yıl 10 bin 795 idi, ciddi bir düşüş var.

Ülkede yaşanan ekonomik sıkıntı, günlük yaşamla beraber ilk başta üniversite sektörünü etkiledi.

Başka etkenler olduğunu da söyledim, neydi bunlar?

Kaliteye bakılmaksızın artan üniversite sayısı, eğitimi değil, para kazanmayı öncelik yapan anlayış, bir apartmanda sıkışan üniversite yerleşkeleri, doğru dürüst taşımacılık yok, sosyal hayat yok, dövize dayalı ev kiraları, mahalle aralarında sıkışan kültürel farklılıklar, hepsi plansızlığın olumsuz getirileri.

Kaç öğrenci gerçek anlamda eğitim için burada, kaçı kaçak çalışma hayatının içinde bilen yok.

En başta sektörün planlaması, denetlenmesi, kontrollü büyümesi sağlanmalı.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları