Özersay'dan Ankara'ya rest!

Yayın Tarihi: 25/04/19 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Hükümet bozuldu bozuluyordu derken HP Genel Başkanı Kudret Özersay tüm tartışmalara noktayı koydu ve hükümetin görevi başında olduğunu, bozulmayacağını açıkladı. Ama bu açıklama zehir zemberek bir dille ve özenli seçilmiş kelimelerle yapıldı. Özersay'ın açıklamasını incelemeden önce şunu belirtmekte fayda var; Özersay bir yol tercih etmiştir, saygı duymak lazım gelir, bu kadar hükümet kurma yakınlaşmasının ardından kurmaktan vazgeçmiştir. Saygı duymak lazım, insanlar unutmayalım ki tercihleriyle yaşar ve hayat bulurlar. Kudret hoca da yaptığı tercihlerle hem kendi hayatını hem de partisinin kaderini tayin etme hakkına sahiptir.

Bu nedenle ille ki UBP ile bir koalisyon kuracak diye bir durum yok ama gelin görün ki bu yakınlaşma sonuna kadar yaşandı. Ankara'da Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile görüştü, bu görüşmede olası bir UBP-HP koalisyonuna desteği sordu ve olumlu cevap aldı. Yaşanan bu görüşmeden sonra UBP Genel Başkanı Ersin Tatar, Ankara'ya çağrıldı, yine benzer bir görüşme yaşandı ve UBP-HP koalisyonuna destek alındı, ardından buna ek olarak UBP Milletvekili Sunat Atun'un da desteği ile Türkiye Maliye Bakanı Berat Albayrak ile bir görüşme ayarlandı ve bu görüşmede son derece olumlu geçti.

Tam her şey olacak derken Özersay oldukça sert bir açıklama yaparak deyim yerindeyse içki masasını devirdi.

Ankara'ya bu tepki neden?

Kaç gündür yaşanan bu süreci yazıp çiziyoruz zaten. İçinde zerre yalan yok, kaldı ki Özersay, UBP ile hükümet kurmak zorunda da değil zaten ama sorulması gereken sorular var, Ankara'ya neden bu kadar tepkili Kudret Hoca?

Özersay: "Biz görevimizin başındayız, son 14 aydır olduğu gibi. Telkinlere, tavsiyelere göre hareket eden bir siyasi parti olmuş olsaydık bu hükümete daha en baştan girmezdik zaten. Pek çok talihsizliğe ve ciddi mali sorunların varlığına karşın sözümüzde durduk ve durmaya devam ediyoruz. Hükümet bağlamında kimi rahatsızlıklarımızı en baştan itibaren şeffaf şekilde kamuoyu ile de paylaştık geçmişte, gizlemedik, ortaklarımıza da kamuoyuna da söyledik. Gizli saklı alengirli işlerle işimiz olmaz bizim. Namık Kemal Kıbrıs'ta dedikodu konusunda yine haklı çıkıyor ama başta da dediğim gibi hükümet görevinin başındadır"http://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n283231-ozersay-dedikodulara-son-noktayi-koydu-23042019

"Telkinlere ya da tavsiyelere göre hareket etseydik hükümete girmezdik" ifadesinin doğrudan adresi Ankara Hükümeti midir?

Yani bir diğer deyişle Türkiye Cumhurbaşkanı Sn Erdoğan mıdır? Şimdi Kudret Hoca, Bakan Çavuşoğlu ile görüşmüştü. Kendisine Mevlüt Bey mi bazı telkin ve tavsiyelerde bulundu? Bunu açıklaması lazım Özersay'ın. Bu açıklamayı geçtiğimiz Perşembe günkü Ankara ziyareti sonrasında yapmış olması bana bunu düşündürdü.

Devam edelim; Bakan Çavuşoğlu ve Özersay arasında UBP-HP koalisyonunun konuşulduğunu herkes konuşuyor, peki burada önemli bir soru sormak lazım, Mevlüt Bey aynı zamanda kimin bakanıdır ve konuştuğunda kimin adına konuşur? Elbette ki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bakanıdır ve Tayyip Beyin çizdiği yolda yürür. Peki Özersay'ın bu sert tepkisi aynı zamanda dolaylı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mıdır?

Bu soruların cevabını hem ben hem kamuoyu merak ediyor.

Yazının başında da yazdım, Özersay ister UBP ile hükümet kurar ister kurmaz bu kendisini bağlar, herkese de saygı duymak düşer ama bunu ifade ederken Ankara Hükümetine ve Reisi Cumhur Erdoğan'a dolaylı yönden tepki koymanın manası nedir anlamı nedir?

Kimse kusura bakmasın ben Özersay'ın paylaşımından bunu çıkardım.

Akansoy'un açıklamaları önemli

CTP Milletvekili Asım Akansoy dünkü açıklamasında mali protokolün imzalanmasının kolay olmayacağını, prüzler olduğunu ifade etti ama başka önemli bir şey daha söyledi; Akansoy, "Türkiye'nin en baştan itibaren Sn Serdar Denktaş ile sorunu var. Görüşmek istemiyorlar. İlişkilerin bu noktada olmasında 2. pürüz de bu" ifadelerini kullandı.http://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n283253-akansoy-turkiyenin-serdar-denktas-ile-sorunu-var-gorusmek-is

Bakın Akansoy önemli bir yere dikkat çekiyor, Serdar Denktaş'la sorunu var Türkiye'nin diyor, bu ne kadar doğrudur bilemem ama Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın birkaç yıldır Serdar beyin randevu taleplerine cevap vermediği de bir gerçektir. Asım Beyin dediği gibi Türkiye'nin Serdar Denktaş'la sorunu var mı bilemem ama öyle anlıyorum ki Sn Erdoğan'ın var.

Ve bir şeyi daha iyi anlıyorum sanırım artık Ankara'nın Özersay'la da sorunu olacak.

Vakti zamanında Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu hükümet kurulmazdan önce bir UBP-HP hükümetini teşvik etmişti, bu durum o zamanlarda da Özersay tarafından reddedildi. Üzerinden 14 ay geçti, Türkiye'den bir kuruş para yok, şimdi ikinci kez Ankara'nın teşvikini Özersay reddediyor, şimdi bakalım ne olacak.

Davutoğlu siyasete mi ısınıyor?

Yani yazmayıp başka bir güne bırakacaktım ama yeri gelmişken kısa bir dip not düşeyim. Türkiye Eski Başbakanlarından Ahmet Davutoğlu'nun sanırım onlarca sayfadan oluşan ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı uyarma adı altında yerden yere vuran tepkisel bir açıklaması vardı birkaç gün önce. Sn Davutoğlu'nun çıkışı ve kendine göre dik duruşu adeta Sn Özersay'a da sirayet etmiş. Armut dibine düşer atasözünü hatırladım birden…

Sizce hükümet bozulur mu?

Herkes bunu soruyor, hükümet bozulacak deniliyor. Açıkçası ben bu saatten sonra bozulmasın diyorum. Gittiği kadar gitsin ve erken seçim olsun. Doğrusu budur bakın açık söyleyeyim. Çünkü bu kadar alergenli işe karışıp alergenli işlere girmem diyen bir mantığın artık mevcut durumunu koruyup iyileştirmesi, ya da verdiği sözleri de tutamayacaksa istifa etmesi gerekir. Doğru olan budur.

Bu keskin açıklamadan sonra Özersay kesinlikle hükümeti bozmamalıdır, öyle sanıyorum ki bozmayacaktır da. Zaten UBP kanadı bu saatten sonra erken seçimden başka bir seçenek düşünmeyecektir.

********************

GÜNÜN SÖZÜ

Paramız yok yemeye , tahtaravalliyle giderik gezmeye

ANONİM

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları