Türkiye - AB dostluğu 165 milyar Dolar...

Yayın Tarihi: 17/07/19 07:30
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
Rum tarafının baskıları sonuç verdi ve önceki gün Avrupa Birliği bir açıklama yaparak Türkiye'ye bir yaptırım kararı üretti. Neden oldu peki bu durum bunu bir inceleyelim, sonrasında Rumların, Cumhurbaşkanı Akıncı'nın önerilerine hayır kararlarına değiniriz.

Fotoğrafa büyük bakmak lazım. Her ne kadar klasik bir laf olsa da bu konu için biçilmiş kaftan. Bir süreden beridir, Rum tarafının tek taraflı ve kendi çıkarlarını göz önünde bulundurarak yürüttükleri doğal gaz arama meselesine Türkiye misliyle karşılık veriyor. Gemiler üçtü dün itibarıyla sayısı dörde yükseldi.

Türkiye bir nevi Rum tarafına "gıcıklıksa gıcıklık seni ezerim" mesajı gönderiyor. Güney Kıbrıs bir AB üyesi ülke bu nedenle birkaç haftadır Avrupa Birliği'nden sizin üyenizi eziyorlar iş ola kınıyor ve mesaj yayınlıyorsunuz, bize sahip çıkmanız lazım açıklaması yapıyor. Avrupa Birliği de ne yapsın da Rumların da gönlü olsun diye basit bir yaptırım kararı açıkladılar.

Nedir bunlar; Türkiye ile AB arasında devam eden havacılık antlaşmasına ve diyaloğa bir süre ara verilmesine ve yapılacak maddi yardımlara ya da kredilerin kesilmesine karar verdi.

Yani bir diğer deyişle devede kulak bile değil. Bakın bu kadar net.

İspanya ve İngiltere ise AB Yaptırımlarına karşın taraf olmadılar ve çekimser kaldılar.

Hali hazırda AB'nin bir bütün olarak almış olduğu bu yaptırım kararının da pek bir önemi yok. Tüm mesele Rumların biraz gönlü olsun.

Türkiye ile geçinmek zorundalar

AB ülkelerinin hemen hemen birçoğunun Türkiye ile ciddi çıkar ilişkileri var. Türkiye ile AB arasında ciddi bir ticaret bağı var, bu nedenle hiçbir AB ülkesi Türkiye'yi doğrudan karşısına almak istemez ve almaz da. Rum tarafı küçük bir sinek olarak sadece üzerine konacağı bir peynir verilmiş durumda. Birazdan size rakamları açıkladığımda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Türkiye'nin AB ülkeleri ile öyle bir ithalat ve ihracat ilişkisi var ki bu rakamlar dudak uçuklatır. Bu ilişkiler günün sonunda menfaate dayanıyor ve kimse bu menfaatten olmak istemez. Üstelik Rusya, Çin, İran gibi ülkeler Türkiye'yi yanına çekmek isterken Nato'nun ikinci büyük gücüne hangi yaptırımdan bahsediyorsunuz. Olaya bir de bu pencereden bakın derim.

Başta Almanya olmak üzere, İngiltere ve İspanya'nın ciddi ilişkileri olduğunu hatırlatmak isterim. Keza Fransa'nın da Türkiye ile yakın dostlukları vardır. Bunlar ciddi dostluklardır.

AB ile dostluğumuz 165 milyar Dolar

AB, yaklaşık 510 milyon tüketici kapasitesi ve 33.715 Dolarlık kişi başı geliri ile dünyanın en büyük ekonomileri arasındadır. Yani bir diğer deyişle Amerika'dan sonra dünyanın ikinci büyük ekonomisine sahiptir. Bu rakam 17,3 trilyon Dolara mukabil geliyor. Amerika 19,4 trilyon Dolarla birinci, Çin ise 12,2 trilyon Dolarla üçüncü büyük ekonomidir.

Yaptığım bazı araştırmalarda Türkiye'nin Avrupa Birliği ülkeleriyle yaptığı ticari ilişkiyi rakamlarla tespit ettim. İşte ciddi rakamlar.

Bu rakamlara bir bakın ve neden Avrupa Birliği'nin Türkiye ile ilişkilerini iyi tutmak zorunda olduklarını anlayın.

Türkiye ticarette altıncı sırada

"Türkiye ve AB arasında büyük bir ivme kazanan ticaret hacmi 2018 yılında 165 milyar Dolar olarak gerçekleşmiş ve AB Türkiye'nin en önemli ticaret ortağı olmayı sürdürmüştür. Türkiye, AB'nin toplam ihracatından aldığı %4 pay ile 5. sırada yerini almıştır.AB, 2018 yılında 84 milyar Dolar ile ihracatımızdan %50 oranında pay almakta olup toplam ihracatımızda ilk sırada yer almaktadır.

Türkiye'nin AB'nin toplam ithalatında ise %4'lük payla 6. sırada gelmektedir (AB ülkelerinin kendi aralarında yaptığı ticaret hariç tutulduğunda). Ayrıca AB ülkemizin ihracatında olduğu gibi ithalatında da ilk sırada yer almaktadır. 2018 yılı rakamlarına göre; Türkiye 223 milyar Dolarlık toplam mal ithalatının 81 milyar Dolarlık kısmını (%36,3'lük pay) AB'den gerçekleştirmiştir. 2018 yılında ülkemizin AB ile olan ticaretinde ihracatın ithalatı karşılama oranı %103,7 seviyesinde gerçekleşmiştir". https://www.ticaret.gov.tr/dis-iliskiler/avrupa-birligi/yani-basimizdaki-dev-pazar-avrupa-birligi

Keza KKTC'nin AB ülkeleriyle olan ithalat rakamı da 1,8 milyar Dolar civarındadır.

Niye yazdım bunları peki? Öyle iki de bir AB, Türkiye'ye şu cezayı kesti, bu yaptırımı uyguladı haberleri okuyorsunuz ya işte bu haberlere çok takılmayasınız diye. Kapının önünde verilen bir mahalle kavgası vardır bir de geceleri birlikte aynı yatağa girme meselesi vardır. İşte bu noktada Türkiye, Avrupa ülkeleriyle sadece 2018 yılında 81 milyar Dolarlık ticaret yapmıştır.

Bu nedenle AB, Türkiye'den küçücük bir AB ülkesi için ne arasını açar ne de vazgeçer.

"Money talksalways"… İşin özeti bu.

Rumlar önerileri reddetti

Zaten bunun böyle olacağını tahmin ediyorduk. En başından beri kaç kez yazdık. Rum tarafının ne antlaşma yapmak gibi, ne ülke zenginliklerini bizimle paylaşmak gibi bir isteği yok. Hali hazırda Amerika, İsrail gibi ülkelerin de desteğini aldıkları için artistlik yapıyorlar ve bu artistliğin sonu bir çatışmaya ya da gerginliğe gidecek gibi duruyor.

Şunun net bir şekilde ortaya koymak gerekiyor. Bu denizler bu kadar çok ülkeyi aynı anda ne kaldırır ne de sığar, bu kadar çok savaş gemisi bu denli bir araya toplanmışsa bu işin sonu ille ki bir çatışma ya da gerginliğe sürüklenebilir.

Rum tarafı eğer ABD'ye güveniyorsa ciddi anlamda yanılacaklarını görecekler. Yarınki yazımda Rumların, vakti zamanında Amerika'ya ne yaptığını kaleme alacağım. Keza ABD-Türkiye ticaret antlaşmalarına da değineceğiz yarın ki yazımızda.

İşler kızıştığında NikosAnastasiadis kargaşa içinde ezilecek küçük bir çocuk gibi kalacak… Bunu bir yana yazın.

Umarım sükûnet hakim gelir…

**************

GÜNÜN SÖZÜ

Uzun Ömürlü bir ilişkinin sırrı, sadece aranan kişiyi bulmak değil, aynı zamanda aranan kişi olmaktır.

William Shakespeare

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları