Özersay'dan UBP'ye tehdit...

Tam bir Kudret Özersay klasiğine tanık oluyoruz yine; açıkçası sabah bir gazetede Özersay'ın tehdit dolu açıklamalarını görünce hiç şaşırmadım ama kaç zamandır kendi kendime Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik neden hiç açıklama yapmıyor diye düşünüyordum. En nihayet Özersay gecikmedi ve oldukça manidar ve net bir mesaj içeren tehdidini yaptı.

Ama Özersay'ın bu tehdidine gelmeden önce Mayıs ayına geri gidelim ve UBP-HP hükümetinin kuruluş sürecine göz atalım. Hatırlayın dörtlü koalisyonu. Türkiye hiçbir şekilde para göndermiyor, sürekli dönemin Başbakanı Tufan Erhürman'a katkının yapılacağı söylenip öteleniyordu. Ankara hükümeti dörtlü koalisyona hiçbir katkı yapmamakla hem bu hükümete hem de KKTC kamuoyuna dörtlü koalisyon devam ettiği sürece hiçbir yardımda bulunmayacağı mesajını veriyordu bir tür.

Halkın genelinde de bu algı artık oluşmuştu. Ankara bir kere hem Serdar Denktaş'tan hem de Cemal Özyiğit'ten rahatsızdı. Bu gün gibi ortadaydı.

En azından Kıbrıs'ın Kuzeyinden bakıldığında bu böyle görünüyordu. UBP-HP hükümetinin zemini hazırlanıyordu. Çok geçmedi Özersay bir bahane bularak hükümeti bozdu ve bunu yaparken namuslu kadın edalarında yapmaya çalıştı.

Neredeyse her gün Özersay'ın hükümeti bozacağını yazıp söylesem de bakanlar kurulu toplantılarında Özersay'a CTP tarafından bu soruluyor ve Özersay yalanlıyordu.

Hiç unutmuyorum daha bundan 4-5 ay önce CTP'li bir bakan bana "yazıyorsun anlıyorum ama Özersay bu hükümeti bozarsa çok şaşıracağım ve çok merak ediyorum yüzümüze nasıl bakacak" demişti.

Ve gün geldi ben haklı çıktım, Özersay hükümeti bozdu. Her hafta da mecliste birbirlerinin yüzlerine bakıyorlar.

Antlaşma neydi?

Yeni hükümet kurulduktan sonra da son bir ay öncesine kadar da UBP Genel Başkanı Ersin Tatar'ın HP ile koalisyon kurarken çatı Cumhurbaşkanlığı adaylığı sözü verdiğini defalarca kez dile getirdim ve yazdım. Günlerden bir gün Başbakan beni aradı ve "seni temin ederim ki böyle bir söz vermedim" dedi.

Telefonun ucunda konuştuğum yalnızca bir başbakan değildi, çok uzun yıllara dayanan bir abi, bir dosttu. Ben de " tamam inandım" dedim.

Ama altını çizmemiz gereken bir nokta vardı; o da Tatar'ın Ankara'ya cumhurbaşkanı adayı olmayacağı sözünü vermiş olmasıydı. Bu doğruydu en azından.

Özersay'ın dünkü açıklamasına bakıyorum da sanki de Başbakan bana yaptığı konuşmada doğruları söylememiş gibi geliyor.

Zira uzun zamandır Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik sessizliğini muhafaza eden Özersay; bir zamanlar dörtlü koalisyonu bozacağı sinyalini verdiği aynı gazeteye verdi dünkü demecini. Anlıyor musunuz meseleyi?

Özersay'dan UBP'ye açık tehdit

Özersay'ın bir meslektaşımıza yayında yaptığı açıklama aynen şöyle; "Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay dün Diyalog TV Aytuğ Türkkan'ın sorularını yanıtlarken, hükümet ortağı Ulusal Birlik Partisi Genel Bakanı Başbakan Ersin Tatar ile kendisinin Cumhurbaşkanlığı seçiminde rakip olması durumunda hükümetin devamının sıkıntıya gireceğini ifade etti. Özersay, hükümet etmekle ilgili bir taahhüt ortaya koyduklarını ancak girilecek bir yarışın hükümet etmek ya da konan ilkelerin tersine hareket etmeyi gerektirmesi durumunda hükümetin devam etmemesinin daha hayırlı olacağını ifade etti. http://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n299404-ikimiz-de-aday-olursak-hukumet-bozulur-10102019

Peki nedir bunun Türkçesi? "ya beni UBP-HP Hükümeti olarak aday yaparsınız ya da bu hükümeti bozarım"…

Evet, işte tam da Türkçesi budur. Şimdi buraya daha net bakmak lazım. Ersin Tatar aday olursa mı hükümeti bozar yoksa UBP aday gösterirse mi hükümeti bozar?

Başka ihtimaller daha var tabii. Aday olması konusunda ciddi anlamda köşeye sıkışan Tatar'ın kendi ortağına "böyle bir tehdit salla beni kurtar, böylelikle seni aday yapalım" planı mı işletiliyor?

Ulusal Birlik Partisi milletvekilleri ve Parti Meclisi her ne pahasına olursa olsun hükümette kalınsın derdindeyse UBP'ye yazıklar olsun derim; itibarlarını satmış olurlar. Yok, bu bir danışıklı dövüşse o ayrı konu.

Bu iki noktaya dikkat etmek lazım. Hangisi? Gerçekten bu bir tehdit mi yoksa danışıklı dövüş mü?

Bir önceki koalisyon hükümetine bakarsak Özersay açıkça tehdit ediyor. Eğer aday gösterirseniz ben yokum diyor.

Başbakan bu resti görecek mi?

Şimdi ortada bir açıklama var. Perde gerisini de öğreniriz bugün yarın o ayrı konu ancak Başbakan Ersin Tatar'ın, Kudret Özersay'ın bu açıklamasına basın üzerinden bir cevap vermesi gerekiyor. Acaba cevap verecek mi?

Normal şartlarda ne demesi lazım Ersin beyin? "UBP'nin adayı vardır bayım istersen yarın sabah bozarız hükümeti"…

Peki diyebilecek mi?

Olayın perde gerisi önemli. Eğer ortaklar anlaşıp bu işi pişirmişlerse Tatar'ın işi çok zor. Parti Meclisi Tatar'ı tek kelimeyle çok zora sokacaktır. Çok büyük kavgalar çıkacaktır.

Özersay ile Tatar arasında eğer ortada bir danışıklı dövüş yoksa ve Özersay, Başbakanın verdiği sözü tutmasını beklemekten usandıysa ki tatar adaylık meselesi noktasında halen bir ağırlık kurabilmiş değil; Özersay bunu beklemekten sıkılmış olabilir.

Özersay'ı tanıyoruz sıkıştı mı tehdidi sallar. Dörtlü koalisyon Özersay'a sabretti ve hükümeti o'nun bozmasına izin verdiler.

Tatar her halükarda zarar görecek

Eğer ki Özersay bu tehdidinde ciddiyse ve bu durum bir danışıklı değilse ivedi olarak Başbakan Tatar'ın, Özersay'ın meydan okumasına cevap vermesini ve UBP'nin adayı olacağını hükümeti bozmaya hazır olduklarını açıklaması gerekiyor.

Aksi takdirde UBP ve Başbakan itibar kaybı yaşar.

Yok, eğer danışıklı dövüşse durum daha da vahim çünkü Tatar'ın UBP Parti Meclisini ikna etmesi çok zor olacaktır.

Özersay asla Cumhurbaşkanı olamayacak

Bunu ilerleyen günlerde daha uzun yazacağım ama Kudret Hocanın bilmesi gereken bir şey var. En azından bu Cumhurbaşkanlığı seçimlerde Cumhurbaşkanı seçilmesi imkânsız. Bunu anlaması gerekiyor artık.

Çünkü en başından hep yanlış gitti ve dünkü tehdidiyle zaten UBP'deki tamir edilmeye çalışılan imajını bir daha yıktı. Beş sene sonraki Cumhurbaşkanlığı seçiminde ne Özersay ne de Halkın Partisi olmayacak.

Çünkü ilk erken seçimde HP, Özersay yüzünden barajı geçemeyecek. Size şaka gibi gelebilir ama gerçek bu.

**************

Günün Sözü

Uçurtmalar rüzgar gücü ile değil o güce karşı koydukları için yükselirler.

Winston Churchill