Özersay “Güzide” için devrede!

Kudret Özersay’ın Bakanlar Kurulu’nun almış olduğu kararlar çerçevesinde Dışişleri Bakanı olarak devreye girdiğini ve Güzide’nin bir an önce KKTC’ye gönderilmesi için girişim başlattığını öğrendim.

Gördüğünüz gibi birileri OHAL ilan etmeye çalışırken Özersay Vatanın evlatlarını ülkeye geri getirmeye çalışıyor.

Güzide Sofi; önceki gece Türkiye kanallarında adını duyduk. Çok başarılı Kıbrıslı Türk bir kızımız. Babası Sivil Havacılık Dairesi Müdürü Mustafa Sofi. Allah şahittir bir kahve içmişliğimiz yok. Mustafa beyin kızı son derece başarılı bir genç kızımız. Her Kıbrıslı Türk gibi ülkesine,  vatanına yani Kıbrıs’a gelmek için yola çıktı ve İstanbul’da Paris’ten gelip de karantinaya alınacak diğer yolcuların bulunduğu otobüse bindi.

Güzide kızımızın bu yaşananlardan dolayı ciddi haksızlıklara uğradığını söyleyen çokça telefon aldım dün ve bu olayı araştırdım. Güzide resmen bir yanlışlığa kurban gitti ve O’nu bekleyen ailesine, vatanına  kavuşamadı.

Güzide bir transit yolcusuydu. Yani Türkiye’de kalacak biri değildi. Kaldı ki elinde transit yolcu kartı da vardı. KKTC, Türkiye tarafından tanınan bir devlet olduğuna göre KKTC Hükümetinin de aldığı kararları kabul ediyor olmalı. Yani aktarmalı uçakla vatanına dönecek bir yolcuya bu uygulama yapılmamalıydı. Kızımızın mizacı gereği de tepki göstermemesinden dolayı bu olay torpil gibi gözüktü halbuki hiçbir torpil yoktu, torpil gerektirecek bir durum da yoktu ortada.

Diğer yolcular gibi karantinaya götürülecekti ve polis olaya müdahale etti. Müdahale anını kameraya çeken kadının çirkince ve olayın ne olduğunu bilmeden sarf ettiği sözler hala kulağımda. Yahu mübarek kadın sen ne biliyorsun ki o kızcağızı neden otobüsten indirdiler ve torpil diye bağırıyorsun.

Güzide’nin diğer Türk yolcularla karantinaya götürülmesi bir kere yasal değildi. Kadın olayı paylaştığı için Türkiye’nin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu,  Adalet Bakanı Gül ve en nihayetinde Türkiye Cumhurbaşkanı Fuat Oktay soruşturma açılacağını ifade eden açıklamalarda bulundular. Öyle tahmin ediyorum ki, Onların da açıklaması aceleye geldi ve olayın ne olduğunu tam anlamadılar.

Güzide Sofi her şeyden önce  KKTC Vatandaşı ve kendi ülkesine dönüyordu. Bildiğiniz gibi bizim Hükümetimiz yurt dışından ülkesine dönecek KKTC vatandaşları için zaten bir karantina oteli oluşturmuş durumda.

Bu kızımız da ülkesine döndüğünde bu prosedürü yaşayacaktı. Gelin görün ki şimdi her ne kadar yabancı bir yerde olmasa da ki Türkiye bizim yabancımız değil ama kendi ülkesinde değil. Kendi ailesinin yanında değil.

Hükümet ardı ardı ardına düzenlediği bakanlar kurulu toplantısında her ne kadar yurt dışında yaşayan KKTC vatandaşlarına gelmeyin dese de gelmek isteyenlere de kapılarını kapamadı ve devlet olmanın gerekliliklerini yerine getirdi. Sağlık kuralları gereği 14 gün karantina protokolü uygulanacak.

ÖZERSAY OLAYA EL KOYDU

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Özersay olaya el koydu ve bu konuyla ilgili açıklama yaptı. Özersay: "Böyle bir dönemde herkesin hassasiyet gösterip eleştiriler yapması son derece normaldir ama doğrunu ne olduğunu bilinmesi gerekir. Bizim de inisiyatifimizle yerine getirmeye çalıştığımız bir görevin parçasıydı. Farklı ülkelerde bulunan öğrencilerimizi KKTC'ye getirmek için inisiyatif aldık. Kimseye torpil yapılmamıştır dedi.

Zaten Özersay’ın olduğu yerde torpil diye bir şeyden bahsetmek söz konusu olamaz, bunu hepimiz biliyoruz.

Kudret Özersay’ın Bakanlar Kurulu’nun almış olduğu kararlar çerçevesinde Dışişleri Bakanı olarak devreye girdiğini ve Güzide’nin bir an önce KKTC’ye gönderilmesi için girişim başlattığını öğrendim. Gördüğünüz gibi birileri OHAL ilan etmeye çalışırken Özersay Vatanın evlatlarını ülkeye geri getirmeye çalışıyor.

Toplum olarak olayların gerçek yüzünü öğrenmeden eleştirmeye, yargılamaya ve dışlamaya ne kadar da çok alışmışız bunu bir kez daha gördüm. Bu devletin evladı olan her insan ne yaşayacaksa ülkesinde, vatanında yaşamayı herkes gibi hak ediyor.

Umarım bu genç kardeşimiz bir an önce vatanına geri döner.

GÜNÜN SÖZÜ

Yokluğun cehennemin öbür adıdır, üşüyorum kapama gözlerini.

Ahmed Arif