Vatandaşın parası yok... Bakanı ne yapsın?

Yayın Tarihi: 24/09/20 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Yazının hemen başında ifade etmeliyim ki Başbakan Ersin Tatar’ın bir grup Lefke esnafının önünde Türkiye Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı arayıp pandemi hastanesi için teşekkür etmesi ve bir Başbakanın, makam olarak kendisinden daha düşük olan bir başka makama “efendim” diye hitap etmesi hiç yakışık almadı.

Anlıyorum Başbakan Tatar, Lefke esnafına “bakın Türkiye ile ilişkilerim çok iyi işte sizde duyun Türkiye Sağlık Bakanı ile konuşayım, inanın” maksatlı bir davranış sergiledi, bu tavrında da eminim kötü bir niyeti yoktu. Oradaki, esnafa pozitif bir mesaj vermek istedi, bundan da hiç şüphem yok ama net olarak söylüyorum herkes Başbakanı dün gün boyunca kınadı.

Başbakan Tatar’ın Türk Hükümeti ile ilişkilerinin iyi olduğunu bilmeyenimiz mi var? Bunu hepimiz biliyoruz. AK Parti Hükümetinin bu seçimlerde Tatar’ı desteklediğini de biliyor herkes.

Bu başka bir konu ancak bunu halkın gözüne sokarak “bakın Türkiye beni destekler işte istediğim saat Bakanlarla konuşuyorum” manasına dönüşecek bir davranış insanları sadece rahatsız eder. Bunu herkes böyle bilsin.

Yinelemekte fayda görüyorum; Başbakan bunu kötü maksatla ya da övünmek için yapmamıştır buna eminim ama yurttaşa gına geldi bu tür davranışlardan. Bunu artık başta Başbakanımız ve diğer siyasiler anlamalı.

VATANDAŞIN CEBİNDE PARASI YOK

Gerek Lefke esnafı olsun gerekse başka yerlerin esnafı olsun; esnaf parasızlıktan işsizlikten kan ağlıyor. Bu insanlar Başbakan değil Türkiye Sağlık Bakanıyla, Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı  Sn Fuat Oktay ile hoparlörü açıp konuşsa ne esnafın ne de vatandaşın umuru olmaz.

Bu tür olaylar 1980-90’ların makbul olaylarıydı, zira o zamanlarda hem insanlar daha masum ve ekonomik olarak daha iyi durumdaydılar.

Şimdi hem insanların gözü açıldı hem de insanlar kelime anlamıyla parasız ve zor durumda. Esnaf da vatandaş da bugün cebine kaç para girdi ona bakar, peki esnafın cebine para giriyor mu ? Hayır.

Ee o zaman ne pandemi hastanesi ne de bakanlarla yapılan telefon konuşmalarının bir etkisi olmaz.

Başbakanın yerinde ben olsaydım bunu yapmazdım.

UCUZLUK YOK UCUZLUK

Gerçekten umarım bu seçimler bir an önce biter gider de herkes önüne bakar. Ekonomik olarak kötü bir dönemden geçiyoruz bir yana bırakın ilerleyen aylarda çok daha kötü durumlarla karşı karşıya kalacağız. Hayat pahalı. Hükümet bunu bir türlü çözümleyemedi.

Meyve-sebzeler pahalı. Hem de çok pahalı bundan haberi var mı adayların. Kimin umurunda ?

Sorduğumuzda ithalmiş Avrupa’dan geliyormuş. Ne yaparsınız elma İtalyan, armut Alman, domates de İngiltere herhalde.

Süt bolluğu var ama süt ürünleri ucuzlamıyor. Neden? Bilmiyoruz. Tarım Bakanı Oğuz bir ara Kooperatife rica edecekti fiyatları düşürsünler diye. Bakan ya unuttu rica etmeyi ya da bakanın ricasını önemsemedi kimse.

Temel tüketim maddeleri sütten yapılıyor ama süt pahalı. İddiaya göre biz de 8 liraya satılan Koop süt Türkiye’deki marketlerde 3,5 liraya satılıyor. Ne kadar doğru bilemem bunu bakan Oğuz bilecek.

Demem o ki Vatandaşın evine erzak alacak parası yok, çocuğuna elbise alacak parası yok, kredi kartını ödeyemez durumda varın siz Fahrettin Koca’yla hoparlörü açıp konuşun. Kimin umurunda ?

Ben beklerdim ki Başbakan gittiği yerlerde Hükümetin başı olarak biraz da ekonomiden bahsetsin. Salgın yok 30 bin öğrenci getireceğim diyor. Ne yazık ki salgın var ve 30 bin öğrenciyle olur da gelirlerse zaten mahvolacağız.

30 bin öğrenciyi nerede nasıl karantinaya koyacak pozitif çıkacak olan 10 bin öğrenciyi ne yapacak soran yok, işte ben soruyorum.

Neyse sözün kısası adaylar Kıbrıs konusuna istinaden biraz da vatandaşın ekonomik refahına konsantre olsun.

Sloganla karın doymuyor.

GÜNÜN SÖZÜ

Yokluğun cehennemin öbür adıdır, üşüyorum kapama gözlerini.

Ahmed Arif

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları