UBP neden hükümeti kuramadı?

Yayın Tarihi: 20/11/20 07:00
okuma süresi: 8 dak.

Oldukça tuhaf ve içinden çıkılmaz bir durumla karşı karşıyayız. UBP Başkan Vekili Ersan Saner hükümeti kurma görevini aldı ve kurabilmek için gerçekten elinden geleni yaptı. Muhtemelen de hükümeti kurma görevini iade edecek. Son bir haftada yaşananları gelin birlikte ele alalım ve CTP’nin bir hükümet kurup kuramayacağını inceleyelim. Yaklaşık iki haftadır hükümet kurmak için uğraşan Ersan Saner’in her partide neler yaşadığını inceleyelim bir ve sonrasında nasıl bir bilinmezlikle karşı karşıya olduğumuzu hep birlikte anlayalım.

Zira geldiğimiz noktada gerçekten tam bir bilinmezlikle karşı karşıyayız.

HP NEDEN OLMADI?

Her zaman yazdım en uygun hükümet modeli UBP-HP’ydi. Peki ne oldu da UBP, Halkın Partisi ile bir hükümet kuramadı. Bunun tek bir nedeni yok.

Birinci neden olarak Halkın Partisi’nin genelde UBP’ye özelde ise Ersan Saner’e bir kırgınlığı olduğunu biliyoruz. Özellikle Cumhurbaşkanlığı arifesinde Ersan Saner ile Ayşegül Baybars arasında yaşanan gerginliği hatırlayın. Hükümetin kurulma aşamasında HP’de hemen akıllara bu geldi ve bu konuşuldu.

Devam edecek olursak; Ulusal Birlik Partisi koalisyon döneminde özelde Kudret Özersay olmak üzere Halkın Partisi’ni oldukça kırdı ve yıprattı. Bu nedenle HP hali hazırda UBP ile hükümet kurmaya sıcak değildi, bu nedenle Özersay Parti Meclisinden hayır cevabını zorlanmadan çıkardı.

Gelin görün ki Ankara Hükümetinin son hafta devreye girmesi ve bu yönde isteği noktasında ısrar etmesi üzerine HP kuracak gibi oldu. Bu sefer de başka sorunlar çıktı.

Çünkü bakanlık isteyen vekiller vardı ve Özersay bu vekillerin deyim yerindeyse tehdidiyle karşı karşıya kaldı.

Gelelim İkinci gerekçeye. Bu seferde mesele üç bakanlıkla çözülemez hale geldi. Özersay’ın bu hükümeti kurmak için dört bakanlığa ihtiyacı oldu ve bu dört bakanlığın içinde İçişleri Bakanlığı şartı da vardı.

En başından Maliye ve İçişleri Bakanlıklarını vermeye niyeti olmayan UBP, bu talepleri doğrudan reddetti.

Ersan Saner’in UBP-DP-YDP koalisyonundan yana ümidi vardı. Halbuki tuzaklarla kurulu bir deneme olacaktı bu ki Ersan beyin bundan haberi yoktu.

UBP dört bakanlığı reddetti. Bir yandan da üçlü koalisyonu denedi durdu. İşler zora girince İçişleri Bakanlığı dışında dört bakanlığı kabul eder gibi oldu UBP ve en son olarak dün Halkın Partisine aracılar Meclis Başkanlığı ve Üç bakanlık teklifini yaptı. Bu öneri de reddedildi.

Bu ret edilmenin perde gerisinde HP içerinde UBP azınlık Hükümetine partilerinden istifa etmeden destek vermeye hazır üç vekilin olmuş olması da engel teşkil etti.

Özersay Hükümet kurmayı kabul etseydi söz konusu üç vekile bakanlık da vermek durumunda kalacaktı.

Bunun yerine erken seçim seçeneğini seçti ve aslında o üç vekili de böylelikle cezalandırmış oldu.

Olası bir erken seçimde ki o noktaya gidiliyor HP’nin tekrardan dokuz vekil çıkarması oldukça zor. Bugün HP’ye isyan bayrağını açan ve UBP ile flört eden üç vekilin seçilme şansları yok denecek kadar az.

UBP-HP’nin olmayışına şahsen ben üzüldüm ama Özersay’ın bu tavrı sergilemesine de sevindim. Bu aşamada yapacak başka bir şeyi yoktu çünkü.

Genel anlamda Halkın Partisi’nin yaşadığı sıkıntılar bir tane değildi ve tüm bu koşullar HP’nin koalisyon dışı kalmasına neden oldu.

DP-YDP NEDEN OLMADI?

Bazen insan konuşmaktan yorulur bende adeta yoruldum. Bu nedenle YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı’nın dün sabah bana programda anlattıklarını aktarıyorum size.

Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, programa telefon bağlantısı ile katılarak, Serdar Denktaş’ın ‘intikam’ almaya çalıştığını savundu.

Arıklı, “YDP olarak elimizden gelen her türlü gayreti gösterdik, fedakârlıkta bulunduk” diyerek YDP’nin hükümete girme gibi bir kaygısı olmadığını ve iki türlü de destek vereceklerini dile getirdi.

Önceki akşamüzeri UBP Genel Merkezi’ndeki kritik görüşmede, 25 Milletvekilinin 'tamam' olduğunu fakat Serdar Denktaş’ın ‘oyunbozan’ mesajları ile YDP ve DP hükümette olmaması takdirde destek vereceğini söylemesi üzerine Arıklı, “Serdar Denktaş’ın oyuncağı olacak değiliz” dedi.

Serdar Denktaş’ın Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisinin desteklenmemesi nedeniyle intikam almaya çalıştığına tekrar vurgu yapan Arıklı, “Hırs içerisinde gözleri kararmış Denktaş’ın, psikolojisinin çok da sağlam olmadığını düşünüyorum…” sözlerini kullandı.

“ÇAĞMAN, DENKTAŞ’IN LAFINDAN ÇIKMAYAN BİR GARİBAN…”

Geçtiğimiz günlerde Demokrat Parti (DP) Girne Milletvekili Koral Çağman’ın açıklamalarını da hatırlatan YDP Genel Başkanı Arıklı, “Çağman’ın sarf ettiği sözler onun sözleri değil, Denktaş’ın sözleridir. Çağman, susuyor; garip bir insan. Denktaş’ın lafından çıkmayan bir gariban… Sessiz sedasız çaresiz birisidir” ifadelerini kullandı.

“BİZ BU OYUNUN İÇERİSİNDE YOKUZ”

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, “Biz bu oyunun içerisinde yokuz. Benim için bu kapı dün akşam kapandı. Teklif gelirse eğer parti MYK’sı değerlendirir, benim için bu iş bitti” ifadelerini kullanarak “bu resmin içinde olmak yanlıştır” dedi” https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n356421-erhan-arikli-serdar-denktasin-oyuncagi-olacak-degiliz

Evet bu sözler Arıklı’nın sözleriydi ve hayli ağır sözlerdi. Yayında adı geçen kişilere cevap hakkı tanıdım, arayıp bağlanan olmadı. Cevap hakkım hala bakidir. 

Sonuç olarak UBP’nin koalisyon macerası böylelikle son buldu. Bugün gün içerisinde bir şey olur mu bilemem. Zemin çok kaygan ve ilk defa hiçbirimiz ne saat ne olacağını bilmiyoruz.

Pazartesine de CTP’yi kaleme alacağız. UBP’nin karşı karşıya kaldığı tablo buydu. Ersan bey kurabilmek için gerçekten çok uğraştı. Kurulmamasının neden Saner değildi, partilerin kendi içinde ve genelinde yaşadığı sorunlardı.

Tufan Erhürman’ın  da niyeti varsa hazırlıklı olsun. Eldeki malzeme bu.

Günün Sözü

İnsanlar yalan söylemek zorunda kaldıkları kimselerden nefret ederler.

Victor Hugo

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları