Tatar ile Saner iyi anlaşıyor... Ama...

Yayın Tarihi: 06/10/21 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Kimin yerinde olmak istemezdiniz diye sorsalardı bana; doğrudan cevabım Başbakan Ersan Saner olurdu. Ersan beyi tanırım; mizacı sakin biridir. Bağırmaz, kavga çıkarmaz, kabadayılık yapmaz, adam kayırmaz, kapı arkasından operasyon yapmaz. Eee şimdi böyle biri UBP’ye Genel Başkan olunca işte böyle sıkıntı oluyor.

UBP neye alıştı, hır gür, kavga dövüş. Operasyon içinde operasyon. Ersan bey beyefendi bir adam. Kimse silah zoruyla da Başbakan yapmadı kendisini, ya da kendisi silah zoruyla Başbakan olmadı.

Günün koşulları öyle denk geldi ve bu adam Başbakanlık görevini sütlenmek zorunda kaldı.

Hani bugüne kadar da fena götürmedi dersek yeridir. En azından Ankara Hükümeti ile arası son derece iyi. Gerek ekonomi gerekse sağlık konusunda ihtiyaç duyduğu her şeyi almayı başardı.

Allah var; Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da gereken desteği sonuna kadar Ersan Saner nezdinde Kıbrıs Türk Halkına verdi, vermeye devam ediyor.

Türkiye-KKTC ilişkileri olması gereken noktada dersek ok doğru konuşmuş oluruz.

TATAR İLE SANER İYİ ANLAŞIYORLAR... ANCAK...

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı gerçekten çok sevdiğimi ve yakın dostluğumuz olduğunu her fırsatta belirtirim.  Tatar’ı yalnızca iyi yönleriyle değil tüm eksi yönleriyle sevdik biz. Cumhurbaşkanı olmaktan ziyade yakın bir dost ve abi olarak kabul ettik.

Bu nedenle ben kendisine sözümü sakınmam.

Güzel, Türkiye’de bir takım ziyaretlerde bulunuyor, KKTC’yi de tanıtıyor, Türk Halkı ile Kıbrıs Türk halkı arasında gerçekten güzel bir bağ kurmayı başardı ve devam ediyor bu yolda. Ama UBP Hükümeti’nin nisap gününde Eskişehir’e fahri doktora işi için gitmesine gerçekten gerek var mıydı diye sordum ben de kendi kendime. Hani bir gün sonrasında olamaz mıydı bu ziyaret.

Cumhurbaşkanıyla dün telefonda konuştum ve niçin böyle olduğunu sordum. Ersin bey bana önceden belirlenen bir program olduğu gibi Üniversitenin yeni yıl açılış günü olduğunu ve gitmek için verilmiş bir söz olduğunu anlattı. “başka bir gün gitmem mümkün değildi” diyerek yanıtladı.

Ama gelin görün ki  kulislerde Sn Tatar’ın nisap günü apar topar ülkeden kaçması biraz bilinçli diye yansıtıldı yansıtılıyor. Tatar’ın böyle küçük hesaplara girecek biri olmadığını ben iyi biliyorum.

Başbakan Ersan Saner ile aralarında oldukça iyi bir uyum var. Cumhurbaşkanı, UBP kurultayı ile ilgili muhtemelen bir renk vermez, vermez ama perde gerisinde bu renk ille ki görülür. Benim gördüğüm Ersin beyin , Saner ile yakınlığı bir hayli iyi. Saner’e destek veriyor. Ama bunu aleni yapmasını bekleyenler bazı yerler var. Cumhurbaşkanı açısından hayli zor bir durum, bunu Tatar’dan beklemek biraz haksızlık olur. Ama her şeyi bir yana bırakacak olursak Tatar ile Saner’in bu uyumu kurultaya yansır mı yansımaz mı bekleyip göreceğiz..

TATAR, ÜLKEYLE BİRAZ DAHA FAZLA İLGİLENMELİ

Cumhurbaşkanı yasalarımıza göre ülke yönetiminde sembolik gibi görünse de aslında birçok sorunun çözülmesinde etkin rol oynayabilecek kişidir. İlk başlarda Tatar bunu yapıyordu, yani ülke sorunlarının halkın menfaatine çözülmesi noktasında daha girişimciydi. Sonra ne oldu bilmiyorum, bir Türkiye’ye gidip gelme sevdası başladı. Elbette ki gidecek, gitmeli de zaten bunu sonuna kadar destekliyorum ama şu sıralar ülkenin Tatar’a ihtiyacı var ve Devletin sorunlarına biraz zaman ayırması lazım.

Ne zaman haberlere baksam Cumhurbaşkanı yurt dışında. Aslında bir nevi görevlerinden önemli bir unsuru da budur, lobiciliktir. Tamam  ama ülke karışık, UBP zorda ve önümüzdeki birkaç ay ülkede ciddi sorunlar yaşanacak.

O nedenle bir kardeşi olarak Tatar’a tavsiyem hem Başbakan Ersan Saner’e daha fazla yardımcı olması hem de ülke sorunlarının çözülmesinde aktif rol üstlenmesidir.

* * *

Günün Sözü

“Sesinde ne var biliyor musun? Söyleyemediğin sözcükler var.”

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları