Erhürman: “Maliye zararı üstlenmeliydi...”

• Erhürman: “Kıb-Tek’in bütün zararının tamamını halkın sırtına bindiremezsiniz. Sen bu yolu seçtiysen ve Maliye elini taşın altına hiçbir şekilde koymadıysa, insanlar seni tabii ki eleştirecek. Sen yanlışı nasıl düzelteceğim diye düşüneceğine, bunun mazereti olarak “CTP elini taşın altına koymadı” diyorsun. CTP, Kıb-Tek’i devrederken 11 milyon artıda devretti. Hesaplar ortadadır.”

Çok önceden yayınlayacağım bir yazıydı ancak hükümetteki kabine değişikliği meselesi yazıyı ertelememe neden oldu. Benim için önemli bir yazı olmasından dolayı bugün paylaşıyorum bu yazıyı...

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’la birlikte son gelişmeleri değerlendirdik. UBP’ye hayli öfkeliydi. “Kendi beceriksizliklerine bir şekilde gerekçe uydurmaya çabasındalar” diyerek başladı söze “rakamlar ortada 3 senedir Ulusal Birlik Partisi ve ortak oldukları hükümetler yönetti ülkeyi. Bu hükümet sürdürülebilir değildir. Çünkü memleket gitti gidiyor, bir şekilde bir hükümet kurdunuz, oturun artık işinize bakın durmadan suçlayacak birini arıyorsunuz” dedi.

Hükümetin Kıb-Tek’teki zammı konuşması gerektiğini söyleyen Erhürman, “İnsanlar görüyorlar mutfaktaki yangını ve bu mutfaktaki yangın üzerinden hareket ediyorlar, eğer sen ekonominin çarklarının dönmesini istiyorsan, vatandaşın alım gücünü korumak zorundasın” dedi.

“HALKIN DİKKATİNİ DAĞITMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Hükümetin “CTP elini taşın altına koymadı” söylemlerini değerlendiren Erhürman,  “akaryakıtta fiyat istikrar fonundan bahsediyorlarsa, iyice gülünç olmaya başladılar. 2019’un Nisan’ından bu yana pandemiye kadar UBP-HP hükümeti dönemi vardır. 1 yıllık süreçte döviz en düşük seyrindeydi, döviz düştü demek akaryakıt fiyatlarının da düşmesi demektir ki o dönemde de ciddi bir gerileme olmadı akaryakıtta. O dönemde fiyat istikrar fonu doldurmak zorundaydınız. Bizim dönemde Ağustos 2018’de dövizin patladığı dönemdi. Dolayısı ile öyle bir dönemde fiyat istikrar fonunu doldurmaya çalışmanız mümkün değil ama biz teslim ettiğimizde de şuandaki halindeki gibi değildi, şu anda dibi görmüş durumdadır. Esas hesaplayacakları 2018- 2019’un ortası değil, 2019’un ortasından bu yana fiyat istikrar fonunun ne olduğudur. Kaç kere bütçe geçti aradan. Bu kadar softa şaşırtması ben hayatımda görmedim. Bunları konuşmak bile çok anlamsız çünkü neden yapıldığı çok belli ama çok acemice yapılıyor” dedi.

“Ülkeyi yönetemedikleri ve ülkeyi kaostan kaosa sürükledikleri için şimdi bir düşman yaratıp, bu düşman üzerinden halkın dikkatini dağıtmaya çalışıyorlar” yorumunda bulunan Erhürman, “bir hükümeti kurdaysanız o hükümete sahip çıkacaksınız, ha hükümetten memnun değilseniz o hükümeti kurmayacaksınız. Bu hükümeti kurduğunuz ortaklarınıza hakarettir. Amaç “istediğim hükümeti kuramadım, o yüzden başarısız oldum” bahanesi yaratmaktır” dedi.

“3 AYDA BİR BAKAN DEĞİŞMESİ, O ÜLKEDE İSTİKRARI SAĞLAMAZ”

Sucuoğlu hükümetinin sürdürülebilir olmadığını belirten Erhürman, “ilk günden söylemiştim, Sucuoğlu daha hükümeti kurmadan erken seçim söylemini telaffuz etmişti ve demiştim ki erken seçim kavramı bir kez telaffuz edildi mi muhakkak bu, oyunun bir yerinde eninde sonunda patlayacaktır” dedi.

“Hükümet kuruldu ama hiçbir şekilde sürdürülebilirliği olan istikrarlı olan, devam edecek bir hükümet izlenimi vermedi” diyen Erhürman, “bir tek başbakanın sabit kalması ve 3 ayda bir bakan değişmesi, o ülkede istikrarı sağlamaz. Bu inanılmaz bir beceriksizlik ve acemilik sergiliyor. Biz de bu durumdan hiçbir şekilde mutlu değiliz” şeklinde konuştu.

“Kıb-Tek’teki zammı konuşsunlar. Kıb- Tek sürekli zarar ediyor ve bu kurumun düzelmesi için bizim 4’lü hükümet döneminde yaptığımız gibi Maliye elini taşın altına koymalıdır, bir kısım zararı üstlenmelidir. Kıb-Tek’in bütün zararının tamamını halkın sırtına bindiremezsiniz. Sen bu yolu seçtiysen ve Maliye elini taşın altına hiçbir şekilde koymadıysa, insanlar seni tabii ki eleştirecek. Sen yanlışı nasıl düzelteceğim diye düşüneceğine, bunun mazereti olarak “CTP elini taşın altına koymadı” diyorsun. CTP Kıb-Tek’i devrederken 11 milyon artıda devretti. Hesaplar ortadadır. ‘Bu zihniyet vatandaşın alım gücü önemli değil, ben vurayım vatandaşın sırtına ekonominin çarkları dönmese de olur. Önemli olan Maliye bunları toplasın’ zihniyetidir. Ben diyorum ki toplayamayacak çünkü vatandaş ödeyemeyecek. Bu zihniyetin derdi hiçbir zaman kendi ayaklarının üzerinde duran bir ekonomi olmadı. Bu zihniyetin esas iddiası Türkiye’den en iyi parayı ben koparırım iddiası oldu. Orası da tıkandığı zaman bildiği tek yol, vurun vatandaşın sırtına...”

***

Günün Sözü

"Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur."

Attila İlhan