Bu kriz nelere gebe?

Yayın Tarihi: 17/06/22 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Türkiye ile Yunanistan arasında savaş çıkabileceği ihtimali artık daha yüksek sesle konuşuluyor, tarih verenler dahi var, eğer olurda bir savaş çıkarsa bu planlı bir savaş olacağı kesin. Türkiye-Yunanistan ilişkileri ciddi gerginliklere gebe. Bakalım nasıl bir gelişme bekliyor bizi. Öte yandan bu gerginlik sonrasında Kıbrıs konusunda da flaş gelişmeler yaşanabileceği iddia ediliyor.

Ekonomi oldukça kötü bunu her gün yazıyoruz. Marketler inanılmaz pahalı oldu, yurttaşın alım gücü kelime anlamıyla artık son perdeyi oynuyor. İnsanlar alış veriş yapmakta zorlanıyorlar. Ne yazık ki hükümetin bu pahalılıkla ilgili herhangi bir eylem planı yok.

Asgari ücret artırılacak ve hayat pahalılığı verilecek. Öyle anlıyoruz ki hükümet piyasaları ucuzlatamıyor, ucuzlatamadığı içinde maaşları artırma yönüne gidiliyor. Asgari ücretin 8500 ve üzeri olması konuşulduğuna göre belli ki hükümet piyasaları ucuzlatma kabiliyetine sahip değil ama burada başka bir problem çıkıyor kaşımıza yükselen maaşları kim nasıl ödeyecek. Bu son derece ciddi bir problem. Özellikle asgari ücretin artmasının ardından işveren ortaya çıkacak rakamları ödeyebilmek için küçülmeye gitmek zorunda kalacak. Yani dolaylı yönden maaş artışı işsizliği de beraberinde getirecek. Bakalım bu denge nasıl kurulacak ama bir başka gerçekte şu an çalışanların asgari ücretle geçinme şansının olmayışıdır. Kimse 6 bin lira maaşla geçinemez bu mümkün değil.

Maliye artı verdiği için memur ve emekli maaşları artırılacak. Bu artış da piyasaya daha çok para akmasını sağlayacak ve piyasalar biraz rahatlama sağlayacak. Planlanan bu...

KIBRISLI TÜRKLER GÖÇ ETMEYE BAŞLADI

Bilmem siz ne kadar farkındasınız ama ben sıkça duymaya başladım; çiftler işletmelerini kapatıp yurt dışına taşınmaya başladılar. Bir zamanlar İngiltere’ye göçler olurdu, şimdi Avrupa’nın çeşitli şehirlerine göçler oluyor. İnsanımız kendi ülkelerinde gelecek göremediği için göç etmeyi tercih ediyorlar.

Evlatları yurt dışında eğitim gören aileler çocuklarına kal gelme demek zorunda kalıyor haklı olarak. Yurt dışına giden birçok Kıbrıslı Türk öğrenci gittiği ülkede kendine yaşam kurma hatta aile kurma pahasına geri dönmüyor.

BU KRİZ NELERE GEBE?

Açık konuşmak gerekirse net bir kriz yaşıyoruz ülke olarak. Bu öyle böyle bir kriz değil. Yaşam koşulları ciddi anlamda ortadan kalkmış bulunuyor. Özellikle akaryakıtta yaşanan yükseliş ve döviz kurlarında yaşanan agresif yükselişler herkesi bitirmiş durumda. Kimse bu okkanın altından kalkamaz. Bir iş insanı ile konuşuyoruz dün. Bana ilginç şeyler söyledi ve geçmişte yaşanan krizlerden örnek verdi. Dedi ki “Kıbrıs konusunda flaş gelişmeler yaşanacak. Geçmişte de böyle oldu. Her yaşanan ciddi bunalımın ve krizlerin ardından Kıbrıs konusunda flaş gelişmeler yaşandı, halkı yine bir evete hazırlıyorlar”.

Dedikleri doğru gibi geldi bana da. Siz halkı öyle bir noktaya getirirsiniz ki bu durumdan kurtulmak için çözüm adı altında her şeye evet der yeter ki bu durumdan kurtulsun.

Düşünsenize Cumhurbaşkanı Tatar ve Türkiye Hükümeti iki eşit egemen devlet diyor ama üniversite mezunu gençler daha iyi maaş alabilmek için Rum tarafında hizmet sektörlerinde çalışıyor. Garsonluk yapıyor ya da başka hizmet sektörlerinde çalışıyor. Sebep açık Euro kazanacak liraya çevirdiğinde eline güzel bir para geçecek. Bu böyle olduğu sürece siyasiler istediği kadar iki eşit egemen devlet desin halk buna inanmaz ve kabul etmez hatta devlet olarak KKTC’yi değil Rum tarafını kabul eder. Takdir edersiniz ki ekonomi her şeyin başı.

Maaşların yükseltilmesi kesinlikle çözüm olmayacak, çözüm hayatın ucuzlatılması ve yaşanabilir olmasını sağlamak. Maaş artırmak bir çözüm olabilir tabii bu maaşı ödeyebilecek gücünüz varsa.

Örneğin Dubai çok pahalıdır ve ona göre de maaşları yüksektir. Dubai’ye tatile gidemezsiniz çünkü cebinizdeki harçlık tatil yapmaya izin vermez, hayat çok pahalı olduğu için. Artık KKTC’de de hayat aşırı pahalı, işte bu pahalılığı karşılayacak maaş ödeme gücünüz var mı önemli olan bu.

Sonuç olarak Kıbrıs’ta yakın gelecek önemli şeylere gebe mi bekleyip göreceğiz. Bildiğim tek bir şey var ki o da bu durumun kesinlikle sürdürülebilir olmadığıdır.

***

Günün Sözü

"Sevmek, güzel birinde aşkı aramak değil, bir başkasında kendini bulmaktır."

Dostoyevski

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları