Eskiler derdi ki “kapıları açtılar...”

Yayın Tarihi: 17/08/22 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Ne kadar çok İnsan ölüyor son on gündür, çirkin bir cümle oldu sanırım, ne kadar çok insanımızı kaybediyoruz son birkaç haftadır. Eskiler derdi ki “kapıları açtılar”... Çocukluğumda çok sık duyardım bu deyimi. Ardı ardına ölümler yaşandı mı eski insanların klasik yorumuydu bu “kapıları açtılar…”

Gerçekten öyle sanırım şu sıralar. Son on güne bakarsanız en az 7-8 kaza ve bu 7-8 kazadan kaynaklı yanılmıyorsam 2 ölüm. Tüm bunlar yaşanırken genç genç insanların kalp krizi sonucu hayatlarını kaybetmeleri... Hem de ardı ardına hem de aynı gün içerisinde.

Son dört günde kalp krizinden 4 vatandaşımızı kaybettik, belki de 6, anlayacağınız on güne kaç tane ölüm sığdı bir anda ve bu durum inanın hepimizi üzdü, gerdi ve zaten kötü olan moralimizi daha da kötü yaptı.

Belediye Reformu tartışmaları bir yandan devam ede dursun. Tüm bunlar olurken bakalım kaç kişi daha kaza da kaç kişi daha kanserden kaç kişi daha kalp krizinden ölecek.

Tüm bu saydığım takvimin tamamlanması için üç ay zaman gerekiyor. Bu üç ayda medyanın, siyasilerin gözü başka bir şey görmeyecek. Haaa iş burada da bitmiyor sonrasında bir de kimin başkan olacağı tahminlerini yapacağız.

Dostlar burası KKTC, işler burada böyle dönüyor.

Para? Para olan yerde her zaman var olmayan yerde de artık hiç olmayacak.

Gazeteci olmayan herkese imreniyorum. Gerçekler acıdır çünkü, hele de size söven onca insana rağmen siz bu gerçekleri yorumlamak ve konuşmak zorunda kalıyorsanız.

Kalp krizi furyası… Neden?

Yazının başlığını bile atarken nefesimin yetişmediğini fark ettim. En çok korktuğum olaylardan biridir bu kalp krizi konusu, derler hani korkunun ecele faydası yoktur, derler çağırmada gelir bulur. Aslında bunların hepsi belki de farazi ancak farazi olmayan bir şey var, kalbimize, ruhumuza, kendimize iyi bakmıyoruz.  Yılda bir kez kalp kontrolü yapmamız gerekiyor ama yapmıyoruz, korkuyoruz her ne halse, erteliyoruz... Kaybettiğimiz değerler bugün, bu hafta bugüne onların kalp krizinden vefatlarının konuşulacağından habersizdiler.  Hayat işte bu nedenle ertelemeye gelmiyor, hayat bu kadar üzülmeye gelmiyor.

Bu kadar maraza ve hırsa değmiyor. Kalbinize dikkat edin dostlar aman dikkat edin.

BU BELİRTİLERİ ÖNEMSEYİN

acibadem.com.tr/ilgi-alani/kalp-krizi/#tedavi-yontemleri

Göğsünüzde aniden ortaya çıkan ağrı ve sıkışma hissiyle başlayan kalp krizinde erken müdahale çok önemli. Erken müdahale hem hayati riskin azaltılmasını hem de kalp kasının zarar görmeden kurtulabilmesini sağlayabiliyor.  Diyabet, aşırı kilo, kötü beslenme ve hareketsizlik gibi kalp hastalıklarına yol açabilecek faktörlerde yapılacak olumlu değişiklikler, hastalığın ortaya çıkmasını geciktirebiliyor. Kalp damarındaki plakların aniden yırtılması ve üzerine pıhtı oturması ile kalp damarı aniden tıkanabilir, sonuçta kalp kası oksijensiz kalır. Oksijensiz kalan kalp kası hücreleri bir süre sonra ölmeye başlar. Bu sürece kalp krizi = miyokart infarktüsü adı verilir.

RİSK FAKTÖRLERİ

Kalp krizinin tedavisi olay başladıktan sonraki ilk saatler içinde en etkilidir. Bu nedenle kalp krizinden şüphelendiğimiz anda en kısa zamanda bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız. Hızlı tanı ve tedavi ile krizi hasarsız atlatmanız mümkündür. Bu açıdan kalp krizi belirtilerini tanımak önemlidir.

Kalp krizi riskini artıran 2 önemli risk faktörü var: Bunlardan birincisi “değiştirilemeyen riskler” olarak isimlendiriliyor. Genetik faktörler, yaş, erkek olmak, bu ilk gruba giriyor. Ailesinde erken yaşta kalp krizi öyküsü olanlar ve erkekler, kalp krizi için daha büyük bir risk altında. Riskleri yaşla birlikte artıyor.

İkinci risk faktörlerine ise "değiştirilebilen riskler" adı veriliyor. Bu risk faktörlerini azaltmak kişinin çabalarına bağlı.

Değiştirilebilen riskler şunlar:

Sigara kullanımı,

Yüksek kan basıncı (hipertansiyon),

Diyabet hastalığı,

Kan yağlarının yüksek olması

Yüksek vücut ağırlığı yani obezite.

Ancak bu risk faktörlerinin tamamına sahip biri, en üst düzeyde kalp krizi riskini de beraberinde taşıyor. Bu nedenlerle kalp krizi geçirme riskini önceden öğrenmek oldukça önemli.

Kalp krizi riski toplumdaki bazı bireylerde daha yüksek oranda görülüyor. Bu nedenle, tüm bireylerin risk analizine tabi tutularak yüksek riskli olanların belirlenmesi ve risk azaltıcı önlemlerin uygulanması hayat kurtarıcı olabiliyor.

****************

GÜNÜN SÖZÜ

“Hiç kimse vazgeçilmez değildir ve hiç kimse kendini vazgeçilmez sanan biri kadar aptal değildir.”

Victor Hugo

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları