"Biçki hesabı" tutar mı?

Yayın Tarihi: 09/11/20 07:00
okuma süresi: 4 dak.

Biraz da medyanın bir kolunun güdümüyle,

perspektifsiz,

ne idüğü belirsiz,

bir sürü  yazı dökülüyor sağa-sola son dönemlerde!

*

Maksatlı haberlerin haddi hesabı yok!

KKTC'nin siyasal bağımsızlığından,

Maraş'a kadar...

Halkın aklı çelinmeye devam ediliyor...

 *

Öyle inanılıyor ki,

sanki toplum "hurra" diye,

bunların üzerine atlayacak!

*

Ötekini suçlayan,

doğrudan "ben haklıyım" diyen,

etki pratiği nerdeyse kalmamış,

olayları ve durumları muhakeme etmeden,

kendi taraftarlıklarını yeniden ve yeniden üretip,

daha önce söylenmiş olan argümanları sürekli olarak tekrarlayan,

bir sürür “haber”!

*

Bunlara göre, 1963-74 devrindeki siyasi şartlar,

soğuk savaş dönemi,

iki kutuplu dünya ve aktörler halâ geçerli!

“Rum Mandacıları”,

“Rumcu Basın”,

“Türkiye Karşıtı "Zararlı Dernekler” “

ve benzeri örgütler…

Bunların hepsi bugün de var!

Sadece isim ve kılık değiştirmişler!

Ama halâ buradalar ve halâ niyetleri aynı!:

Türkiye'yi Ada'dan atmak!

*

Bilin ki, bu tür haberlere bağışıklık kazandık,

artık çok fazla rahatsız olmuyoruz!

Ancak inanın ki üzülüyoruz…

Niye mi?

Çünkü bunlarsız çok daha güzel olabilirdik…

*

Özgür bir ülke olmayı başarabilmek için,

önce her türlü düzmece formlardan arınmış olmak,

eşitlik ve adalet gerekir!

Kıbrıs Türk Halkını avucunun içine almayı amaçlayan bir mantık değil!

*

Neden bir ülke, Maraş gibi,  insan haklarını "yok sayma" politikasına sığınsın ki?

Neden bir ülke insan haklarını ülkenin iç sorunu olarak görsün ki?

KKTC'nin ya da Kıbrıslı Türklerin hayati ihtiyacı Maraş'ın açılması değil,

hukuk devleti olunmasıdır...

Çünkü hak hukuk arayışı,

diğer insanlar için de aynı koşulları yaratmak demektir...

*

Bizim üretime dayalı,

Kendi sosyal ve kültürel değerlerinden beslenen,

"Adil toplum" talebimiz var!

*

Ama sizler içte de dışta da,

bu ülkede bu coğrafyayı hep "biçtiniz"...

Haritalarla,

kendinize göre "Türkçü-Rumcu",

"suçlu-haklı" çıkarımlarla,

insan yanımızı, aklımızı hep biçtiniz...

*

Bugün de bu " biçki hesabı" ile UBP'ye dikilmesi planlanan yeni bir "elbise" var!

Peki sağduyu sahibi ve Kıbrıslı Türk Milliyetçisi olan UBP tabanı rahat mıdır bu biçilen yeni elbiseden?

Hiç sanmıyorum…

Eminim onlar da rahatsız şimdi, 2 hafta geç de olsa!

*

Bu biçki hesabı tutmaz, elbise patlar mı peki?

Bence patlamaz...

Bizim "yerli sağ" bir ezelden beridir çok da anlam taşımayan süreçlere inanmaya alışıktır!

Yalancı bir geçerlik sağlayan anlatımlara, “çıkarları” gereği sıkı sıkıya bağlıdırlar...

Senelerce kendilerine "milliyetçi" diyen bu tarafın bunu dahi bırakarak,

çok da inandırıcı olmayan bir şekilde,

gerçekten inanan insanları kucaklamayı değil ama,

hiç de inandırıcı olmayan bir biçimde,

güya inançları kucaklamalarının nedeni de budur kanımca...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Prof. Dr. Mehmet ÇAĞLAR yazıları