Yönetici mi seçeceğiz, yürütücü mü?
Yıl olmuş 2022!
Lâkin manzara aynı:
Bir tarafta kumarhaneler ve sözde gece kulüpleri olarak lânse edilen genelevler!
Öbür tarafta cemaat tarafından talep edilmeden, Lâik olması gereken Devlet eliyle yapılan Camiler, Külliyeler, İmam Hatip Lisesi ve İlahiyat Fakülteleri...
Biliyor musunuz?
İrlanda’da milli piyango ilk kez başlatıldığı zaman ona "Ahmak Vergisi "adı takılmış!
Piyango bu... Öyle kumarhane falan değil!
Bu da kumarın gerçekten ne olduğunu gayet iyi gösterir.
Bu düzende kumara bulaşıp yuvası yıkılan kaç kişi, kaç aile var?
Sayısını bilen var mı? Yok...
Bu düzeni halâ bizden başka anlayan da yok!
"Tanıtamadık"...
Değerli ve övgüye lâyık neyi tanıtamadık ki?!
Siyaset, kamu menfaatlerinin temin edildiği bir uğraş olmaktan çıkartılıp,
Makam kapmanın,
İtibar elde etmenin,
Cebi doldurmanın,
Yandaşları devlet imkânlarından istifade ettirmek için kullanılan bir yalan, aldatma, ikiyüzlülük, manipülasyon, propaganda, popülârite durumuna sokulunca;
Kuzeydeki "siyasi" tercihlerle objektif gerçekler arasında hiçbir güçlü bir bağ kalmadı, yoktur!
Bugün ortada "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti " diye bir devlet var ama;
Siyaseten kurumlar arasında yatay ve dikey bir hiyerarşisi dahi yok!..
Polisi, İçişleri Bakanlığına bağlı değil!..
İtfaiyesi belediyelere bağlı değil!..
Yatırımlar da Maliye Bakanlığı kanalıyla yapılmıyor!
Kısacası siyasetin değeri,
onu kendileriyle en anlamlı bir şekilde kullanabilen toplumlarla ölçülebilir...
Çünkü "siyaset" yapmanın özünde bir döngü vardır:
Önce siyasette "arkadan seyrederek" bilgilenirsin…
Sonra "dışarıda" tutulan sosyolojiyi merkeze taşıyacak prensipleri,
mevcut zaman ve koşullarda inşa eder, hayata geçirirsin...
Neticede ortaya,
toplumsal menfaatlerinizi gerçekleştirmeye yarayacak nispette
"yoldaşlık düzeyinde bir yurttaşlık" çıkar.
Bugün bu toplumu yönettiğini iddia edenlere bakıyorsun ki,
aslında bir çoğunun toplumu ileriye taşıyacak fikri yok!
Toplum üzerinde tasarrufta bulunacak bir "birikimleri" hiç yok!
Siyasete atılmaları kendi şahsi çıkarlarının gizlenmesinden başka bir şey değil...
Bu yüzden birilerini "övme-yerme" yaklaşımlarıyla,
bulundukları parti içinde "merkezleşmeye", yer tutmaya çabalıyorlar...
Seçimden sonraki durumlarına göre ise,
Dün “ak” dediklerine bugün “kara” diyorlar!
O halde! Dün söylediklerin mi doğruydu, şimdi yaptıkların mı?
Allah aşkına bir bakın durumumuza... Sağlık ne halde? Ekonomi? Maliye? Eğitim? Tarım? Dış ilişkiler? Demografik yapı? Aklınıza hangi sektör gelirse bir bakın lütfen... Hangisinde kendi toplum yapımıza uygun bir politika üretiyor bu sözde yönetim? Hangisiyle ilgili bir fikirleri var ve hangi proje sunuluyor bizlere seçimlere gidilen bugünlerde dahi? Kendi insanımızı gururlandıracak, gençlerimizi ülkelerini terketmek istemeyecekleri, hangi güzel, ayakları yere basan ve bizim olan gerçekçi projeler koyuyorsunuz önümüze?
Neticeye gelelim:
Düşünme biçimimiz gerçeğin doğrultusunda olsaydı,
o zaman bu ülkeyi biz yönetirdik!
Bu tür çarpıklıklar var çünkü bizler,
yıllardır kendimize yol gösterici olarak gerçeği değil de,
bile bile yanlışı yaşamayı seçmişiz!
Bile bile bizi yönetebilme potansiyeli olanları değil de,
sadece alan-veren, buyuran-uygulayan zihniyetiyle yürütmeye talip olanları seçmişiz...
Bu yüzden de ülkeyi yöneten değil "yürüten" olmuşuz…
Eğer önümüzdeki seçimlerde de
“hoşafı yemeğe varız ama güllerin dikenine katlanamayız” diyeceksek
o zaman 2022'de yine kendi yağımızla değil,
kendi yalanlarımızla kavrulur;
Yönetemez ancak yürütürüz...
Hatta yürütülürüz...
Öylese bu seçimlerde artık hiçbir fikri olmayan yürütücüleri değil, projeleriyle Kıbrıs Türk Halkının varlığını koruyarak ileriye taşımak için projeleri olan yöneticileri seçelim... “Hoşafı yemeğe de varız, güllerin dikenine de katlanırız” diyelim... Ve artık yürütücü değil yönetici seçelim...
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.