EkoFin

Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ
sukruumarbeyli@hotmail.com
Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ

Ve faiz artışı gelir...

Yayın Tarihi: 22/03/21 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Evet geçen Perşembe haftalık repo politika faizi artışı 200 baz puan olarak %17’den %19’u gördü.

Burada verilen mesaj, dış yatırımcılar için ülkeye gelip piyasada dövizi bollaştırın çağrısıydı. Az olan değerlidir mantığına inat ile bollaşan dövizin, piyasada kurlara yansıyarak kurların geri gelmesi hedeflenmiştir. Faiz silahı tekrardan çekilmiştir. Türkiye dünyada faiz oranında 7. Sıradadır. Venezüella %45, Arjantin %38 civarlarında faizlerde devam etmektedir. Dünyada sıfıra yakın faizler ve hatta eksi negatif faizler var iken gelişmekte olan ülkeler faiz silahı ile dış yatırımcı çekmek zorunda kalıyorlardır. Döviz kurunun dengelenmesi için dış yatırımcıların getireceği sıcak paraya yani dövize gereksinim duyulmaktadır. Sermaye hareketleri olarak yapılan bu adımlar kısa süreli bir günü kurtarma hareketidir. Esas olan uzun vadede kalıcı çözüm olan cari denge yani dış ticaret açığı ile ithalat ve ihracat dengesinin kurulmasından geçmektedir. Bu da üretim ile ithal alınan malların arasındaki farktan geçmektedir. Bu fark ithalat yönünde artarsa cari açık, ihracat yönünde artarsa cari fazla verilir. Cari fazla veren ülkeler dış ülkelere yatırım yaparak daha da fazla gelir elde etmek için çalışırlar ya da diğer ülkelere borç verirler. Cari açık veren ülkeler ise faiz silahını kullanmaktadırlar. Diğer taraftan bakıldığında bütçe açığı verilmemesi de çok önemlidir. Bütçe açığı da iç borçlanma ile kapatılmaktadır.

Enflasyon oranlarının dengede tutulması da çok önemlidir. Faiz oranlarının belirlenmesinde enflasyon oranları belirleyicidir; çünkü hiçbir yatırımcı enflasyon oranından daha düşük faiz oranına gelmemektedir. Enflasyon üzerinde bir faiz oranı olmalıdır ki reel getirisi olsun ve para kazandırsın. Bu da ülkeyi ve yatırımı çekici kılmaktadır. Şu an için bu durumda enflasyon oranı %15,61 civarlarında iken, politika faizi %19 olarak enflasyon oranının üzerinde kalarak cazibeli bir hale gelmiştir. Doğrudan yatırımlar ülkeye gelen yatırımcıların yine ülkeye bıraktığı dövizler, yapılan üretim ve istihdamlar ile enflasyon ve döviz kurları için büyük etkiye sahip olmaktadır.

Faizlerin yükselmesi ile dövizden kaynaklı girdi maliyetleri de döviz kurlarındaki düşüşten dolayı enflasyona ters yönden etki etmektedir. Diğer taraftan sıkılaştırıcı para politikası süreci devam ederken daralan para arzında ve yükselen paranın maliyetinden dolayı talepteki azalmalar ile de enflasyon kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır. Enflasyon oranı bu süreçte düşerken, diğer taraftan ise bu durumda işsizlik oranları da artmaktadır. Kısacası enflasyon ile işsizlik oranları her zaman ters orantılıdır. Ekonomi bugüne değil yarına göre olan tahminler ve beklentiler ile şekillenmektedir. Dolayısı ile bu para politikalarının dengede terazi gibi tutulması ile süreçleri çok iyi bir şekilde ayarlanmalıdır. Pandemi sürecinden dolayı artan işsizlik ve ekonomide “K” şeklinde bir toparlanma sürecine girilmesi ile de üst kesim ile alt kesim arasındaki makas marjı açılmakta ve dengesiz bir gelir dağılımı ortaya çıkmaktadır.

Diğer yandan yatırımcıların ülkeye gelmesi için verilerinizin de sağlam olması gerekmektedir. Bu veriler cari açık, bütçe açığı, faiz, enflasyon, işsizlik oranları, cds primleri, dış borçlar, rezervler, ülke derecelendirme notları, jeopolitik riskler yanında bağımsız yargı ve adalet sistemi de tüm bu veriler yanında büyük önem taşımaktadır.

Ekonomik reform yapmak ilerleyen yıllarda ülkelerin kaderini belirleyecektir. Gıda zinciri ve tarım, bütçe dengesi, mali disiplin, vergi muafiyetleri, kamu alacakları, fiyatlarda istikrar sağlamak, bankacılığın aktif kalitesini artırmak, istihdamı artırmak, ekonomik gelişmeleri izlemek, özel yatırımların korunması, kamu ihalelerinin şeffaf düzenlenmesi, vergiye uyuma teşvik, dış borç paylarının azalması, rekabet düzeni, teşviklerin düzenlenmesi, enflasyon ile savaş tüm bu maddeler ile paralel olarak giderek ülkeye yeniden can verilmesi gerekmektedir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ yazıları