EkoFin

Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ
sukruumarbeyli@hotmail.com
Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ

Ekonomi politikası parçalı bulutlu!

Yayın Tarihi: 08/11/21 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Ülkelerin göstermiş olduğu ekonomik politikalara bakacak olursak özellikle politika faizleri ekonominin seyrini belirler. Öncelikle Türkiye’ye gelmeden, İngiltere Merkez Bankası geçen gün politika faizini %0,10 sabit bıraktı ve varlık alımı programını da 20 milyar sterlin düşürerek 895 milyar sterlinde bıraktı.

Amerika kanadına bakacak olursak politika faizini %0 - 0,25 aralığında sabit bıraktı. Fed, varlık hızını bu aydan başlayarak azaltma kararı aldı. Fed hali hazırda aylık 80 milyar dolar  tutarında hazine kağıdı ve 40 milyar dolar tutarında mortgage destekli menkul kıymet olmak üzere 120 milyar dolar olan varlık alım hızını ayda 15 milyar dolar azaltacağını duyurdu.

Türkiye gelişmekte olan ülkeler arasında yoluna devam etmektedir. Son verilere bakacak olursak, Türkiye İstatistik Kurumu, (TÜİK) ekim ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre ekim ayında enflasyon % 2,29 arttı, yıllık bazda ise %19,89 oldu.

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ekimde aylık bazda  %2,39, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) %5,24 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında %19,89, yurt içi üretici fiyatlarında %46,31 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, ekim ayı itibarıyla 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları %17,09, yurt içi üretici fiyatları %36,2 artmış durumdadır. ÜFE ve TÜFE arasındaki fark %26,42 gibi bir oran çok açılmış ve düşündürücü boyuta gelmiştir.

*

Peki, Türkiye’deki sıkıntı nedir?

Bilimsel olarak bakıldığı zaman yüksek faiz, yüksek enflasyonun sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Yani faiz sebep, enflasyon sonuç değildir. Bu tarz yaklaşımlar 1994 yılında yine denenmiş olup o zamanlar hatırlayacaksınız devalüasyonlar ve krizler ortaya çıkmıştı.

Son zamanlarda yapılan faiz düşüşlerinden sonra kurlar ve enflasyon oranları düşmedi ve ters yönde yükselmeye devam etti. Türkiye  dolarizasyon etkisi altında bundan dolayı döviz kurları enflasyon oranı üzerinde büyük etkiler yaratmaktadır.

Türkiye’nin artan kurlar ve yükselen enflasyon oranları ile riski de artmaktadır. Kısacası faizleri düşürürken aslında riskler diğer taraftan artış göstermektedir.

Ekonomi politikaları yapılırken olumlu sonuçları ortaya çıkarmak için güven ve itibar kazanarak, o ülkenin olumlu beklentiler ile yoluna devam etmesi gerekmektedir. Para biriminin diğer para birimleri karşısında değer kazanması, ithal girdi maliyetlerinde düşüş olması, faiz artışlarının durdurulması ve buna paralel olarak enflasyonun düşmesi yanında genel olarak enflasyonun düşüşü ile birlikte faizlerinde beraberinde gerilemesi söz konusu olmalıdır.

Diğer taraftan bunun tersi olursa, risk artışı ve yeni riskler eklenmesi ile beraberinde güven ve itibar kayıpları oluşurken ülkenin hakkında olumsuz beklentiler, ülkelerin parasal değer kayıpları yaşaması hemen akabinde başlar. Fiyatlardaki artışlar, enflasyon oranlarındaki yükselişler, girdi maliyetlerindeki artışlar devam ederken enflasyonu kontrol altına alamazsınız. Enflasyon yükselmeye devam eder; Bununla beraber faiz indirimleri ile birlikte devam ederken kısır döngü sürer ve sonrasında yine faizleri yükseltmek zorunda kalırsınız.

Ülkemizde hatırlayacaksınız Ağustos 2018 yılında hatırlayacaksınız %38 faiz oranları görülmüş ve ilerleyen zamanlarda %12’lere yine dönülmüştü. Yıllar geçti  reçete uygulanmadı yine bir anda %25 faiz bantları ortaya çıktı. Geçenlerde TC Merkez Bankası %18 olan politika faizini 200 baz puan düşürerek %16’ya çekti ve piyasa %2’lik düşüşler ortaya çıktı.

Ülkelerin CDS primleri yani risklerini ölçen bu oranlar yükseldikçe dış kaynak bulma zorlaşmaktadır ve borçlanma durumlarında alınacak olan faizlerde artış meydana gelmektedir.

Faiz silahı kısa vadeli çözümdür. Esas silah cari açık dış ticaret açığının kontrol altına alınması ile uzun vadede kendini gösterir. Kısacası ülkeye döviz girdisi sıcak para girişinin sağlanmasıdır. Bunun içinde hatırı sayılır  üretimlerin yapılması gerekmektedir ve o kanallarda da tüm şartların ekonomik ve ülke politikaları ile birlikte beraberinde birlikte sağlanması için çalışılmalıdır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ yazıları