EkoFin

Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ
sukruumarbeyli@hotmail.com
Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ

Piyasa neden canlı bir görünümde be gardaş?

Yayın Tarihi: 30/05/22 07:00
okuma süresi: 4 dak.

Kur artışı ve enflasyon derken piyasada bir canlılık var? Eskisi gibi olmasa da bir hareket var gibi bir görünümde, mutlaka hepiniz bir nebze olsun şahit olmuşsunuzdur. Peki ama neden böyle? Gelin şimdi bunun sebeplerine kısaca bir bakalım.

Normal şartlarda kurlardaki artışlar ve yüksek enflasyonda talepte düşüş olur. Ama bugünlerde tüm bunlar ters yönde çalışıyor. Fiyatlardaki artışlar, yüksek faizler var iken nasıl oluyor da talepler bitmiyor? Cevap çok basit aslında tüketiciler taleplerini düzenler iken gelecekte bu ürünlerin fiyatlarının daha da artacağı yönünde düşüncelere giriyorlar da ondan oluyor hep bunlar. Hepimiz ihtiyacımız olmadığı halde yine de gidip stok yapma yönünde bugün ucuz yarın pahalı mantığı ile bir şekilde tüm ihtiyaçlarımızı fazla fazla alıyoruz. Taleplerimizi önceden almış oluyoruz. Doğal olarak talep artınca, arz eksik kalıyor ve fiyatlarda yükselme eğilimine giriyor. Artışların devam edeceği süreçte böylece paralel olarak talepleri artırıyor. Denklem bu yönde farklı çalışıyor.

Diğer taraftan politika faizini Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası geçen perşembe yine %14‘de sabit bıraktı. KKTC’de enflasyon %88 oranlarında ama çoğu kesim buna katılmıyor ve daha fazla olduğu görüşünde oluyorlar. Türkiye tüketici fiyat endeksi TÜFE’deki enflasyon oranı %70 iken Türkiye’deki ENAGrup enflasyonun %120 olduğunu belirtiyor. Kur korumalı vadeli mevduatların faizleri enflasyon oranlarının altında seyrediyor ve dolayısıyla negatif reel faiz ortaya çıkıyor. Negatif faizde insanlar paradan kaçarlar. Her şeyin pahalı olacağı zihniyeti ile de düşündükleri için mal almaya başlarlar.

Kurlardaki artış ve enflasyonun artması diğer yandan mevcut sahip olduğunuz malların otomatik olarak değerlerini artırdığı için ev olsun, araba olsun veya sahip olduğunuz herhangi bir eşya sizleri bir anda zengin hissettiriyor. Bu defa ne yapıyorsunuz her şey farklı dünyada everiliyor ve harcamaları bir anda artırıyorsunuz. Borç alıp harcama eğilimine de yöneliyorsunuz.

Yabancı kişilere özellikle İskele bölgesinde ya da Girne taraflarında satılan konutlar ile yabancı sermaye girişlerinin sağlanması ile piyasaya ek bir talep girişi yaratılarak, ayrıca bir canlılık sağlanıyor.

Devlet kamu desteği bu dönemlerde çok büyük önem taşımaktadır. Yapılan vergi indirimleri, fon düzenlemeleri ve teşvikler gibi özel destekler ile piyasalar yine canlı kalıyor. Özendirici bir etki ile talep yaratılmaya çalışılıyor. Kamu harcamaları diğer yandan piyasaya can suyu oluyor ve yine ayni şekilde ek olarak bir denge sağlıyor.

Tüm bunlara rağmen ortaya çıkan olumsuzluklar ile oluşan sonuçlar beklentileri de ayrıca etkilemekte ve ileriye dönük olan plan ve bütçeler yapılırken, olumsuz yönde bir etki ortaya çıkarıyor. Gerçekleşecek olan beklentilerde zamanla bu durumdan nasibini alıyor ve bu da enflasyonu olumsuz yönde etkiliyor.

Ekonomi beklentilerle yönetilmektedir. Eğer yarından ümit yoksa kimse bir atılım yapmaz. Üretmez ve önünü görünceye kadar bekler. Beklentiler iyi olursa ya da bir ışık varsa harekete geçilir. Bu yüzden anketler yapılır ve bu düşüncelerin cevaplara yansıması ile bazı kararlar verilir. Şu an için tam da önümüzü göremiyoruz ve ayağımızı stoptan ister istemez tam olarak çekemiyoruz. Eğer ümit biterse hayat her yerde biter. Işıkların sönmemesi dileğiyle…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Yrd. Doç. Dr. Şükrü UMARBEYLİ yazıları