ABD’nin Altın Pasaport operasyonu ve ELAM…

Yayın Tarihi: 08/06/21 09:30
okuma süresi: 8 dak.

Moskova ve Petersburg’daki dipsiz kuyulara bağlı oligarkların örümcek ağı misali kuşattığı Güney Kıbrıs, son 10 yılda literatüre giren ardı ardına uluslararası operasyonların hedefinde…

Güney Kıbrıs, Amerika ve Almanya merkezli (ikisi de aynı şeydir) uluslararası istihbarat operasyonlarının son yıllarda en ibret-i âlem arenalarından biri…

Mızrak ucu Tel Aviv ile Lefkoşa’daki işbirlikçilerine saplanan Casus Van olayının açığa çıkarılması gibi müthiş işler yapıyorlar…

Meraklıları takip etmekten kendilerinden geçmiş durumdalar.

Durum o kadar renkli…

**

Hem bir deney hem de bir bedeldi 2012’de su yüzüne çıkan Güney Kıbrıs’taki bankalar krizi… 

Özünde “Zayıflayan rekabet gücü ve artan harcamalar zamanla cari açığı önlenemez bir yükseliş dönemine itti…” diyerek–tıpkı bugün bilimsel veriden yoksun olmasına rağmen Koronavirüste iknaya hazır doktorlar gibi- başta hemen ekonomistleri ikna ettiler ve bizzat Merkel’in özel karar ve ‘talimatı’ ile Rus kara parasına yönelik patlak veren banka krizi ile tamamen yapay bir ekonomik türbülansa “soktular” Güney Kıbrıs’ı…

Acayip bir ‘cezalandırma’ işi idi.

Daha Rum Merkez Bankası konuyu kavrayamadan BBC meseleyi tüm dillerde teknik olarak döküveriyordu.

Biz dâhil müsrif Rumlar, işte battılar…’ derken tüm dünya zaten olup biteni uluslararası medyadan konuyu anlamış (!) ne var ki bir tek Rum yönetimi sözde idrak edemediği için Troyka’nın Atlıları yardıma koşmuştu…

Ünlü krizle ilgili yaşananlar öylesine istisna kabul edildi ki bugün dahi iktisat literatüründe kayıt dışı bir olay olarak görülür ve her türlü sözde mali kurtarma operasyonuna referans kabul edilme-mek kaydı ile bir kenara yazılmıştır.

Yani resmen oldu bir şeyler ama hallettik, “kurcalanamaz” tadında bırakıldı konu…

Tıpkı istisna oluşu 2011’de kendi kategorisinde bir başka kayda giren Evangelos Florakis deniz üssü yakınlarındaki –daha sonra santral infilakı eklemlenecekti- patlama gibi…

Rumlar üç yıl önce el konulan bir gemiden indirilen konteynerlerdeki mühimmatta meydana geldiği iddia edilen o zincirleme işlere 74’ten sonra başımıza gelen en büyük felaket’ dediler ama sonradan bin beteri banka krizleri ile gelecekti...

-bilahir dönem başkanlığı da yaptı- AB’nin tek, ilk ve son komünist lideri Hristofyas’ın başına örülen o çorabı da dosdoğru bilen ve bildiğini raporlayan ya da yazabilen bir kul yoktur yaşayan ya da ölü!

Hristofyas, bilindiği gibi patlama hakkında "insan parmağına" dikkati çekecekti. 

**

Bu AYARDA, hazırlandığı mutfak bakımında bu ÇAPTA en son olarak ise Rumlar büyük operasyonu, Amerika Merkezi İstihbarat Teşkilatı’na bağlı “kurulmakla” kalmayıp, onun adına “işlediği” de bilinen birimlerinden El-Cezire’nin “dosya haber” olarak piyasaya sürdüğü ünlü ‘altın pasaport’ olayı ile yedi…

Amerikan Büyükelçisini katletmenin tek sonucu fiilen sürüncemede devam eden ‘silah ambargosu’ değildir.

‘ORTODOKS KALKANI’ denen eksende yüzmek konusunda kararlı olmanın zaman zaman şamar gerektiren bedelleri bunlar…

Tabi biz işlere buradan, Kuzey’den ve “Türklükten” baktığımız için okumalarımız da siyasi…

Ne var ki dünyayı siyasetçiler ve ekonomik teoriler ‘döndürmüyor’; Siyaset ve ekonomi ile bugünlerde tıp, "bilginin" en kirli kaynağı... 

** 

En büyük kusursuz ‘belgeli’ eseri ‘Arap Baharı’nı bir CIA birimi olarak sahada yönlendirmek olan El-Cezire çok ileri gitti biliyorsunuz geride bıraktığımız pandemi aylarına damga vuran bu Altın Pasaport konusunda…

Rumları tüm dünyaya rezil ettiler.

Direk yabancı "suçlulara" AB vatandaşlığı satmakla suçlanan Rum siyasi ve bürokratların gizli görüntülerini bile yayımladılar ‘gazetecilik’ adı altında…  

Ayrıntılar anlaşıldığında Güney Kıbrıs’ta adı geçen siyasi isimlerin ne denli rahat davranmış olduklarına şaşırabilirsiniz…

Nitekim şok da olduk.

“Bu genişlik nereden geliyor?” dedik hepimiz…

Tabi biz zannediyoruz ki bu pasaport olayları bir tek bu ‘yoz Rumların’ yediği bir halttır.

Diğer AB ülkeleri bu işlere hiç girmezler!

‘Onlar’ bir balans çekmek isterse eğer ‘satılık pasaport’ üzerinden, Fransa’da da aynı şeyi yapabilirler ve nice Fransız vekilin İspanyollara -hatta ne alaka diyebilirsiniz- Meksikalılara “satılmış” olduğunu videolu dosya haberle belgeleyebilirler

İş çok inada binerse İsviçre’de dahi konu patlatılabilir.

Her evin altında nükleer sığınak bulunan sahte cennet İsviçre de bir masalmış dedirtebilirler bizlere…

15 gün içinde!

Kolay...

**

Yolsuzluk işleri böyledir…

Bir doz meselesi…

Bir şeyler “seçilir” ortalığa saçılırken

El-Cezire ile başlayan dosyaların Rum parlamentosundaki “Rusçuları” hedeflediği başından belli idi…

Zaten giden kellelere, terleyen yüzlere ve ilişkilerinin esasına bakarsanız bunu anlamak kolay.

Diğerleri biraz çerez oldu…  

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde ‘Altın Pasaport’ skandalının ardından ülkedeki siyasetçilerin batık krediler üzerinden 14.7 milyon avroluk yolsuzlukları da ortaya çıkmış, (bu kısım Brüksel’in çözdüğü Banka Krizleri dönemi ile ilişkili) Rum Meclisi'nin internet sitesinde yayınlanan 4 bin 500 kişilik listesi ise ülkede infial çıkarmıştı…

Bu kısmı da işin tatlı, “üstlük” kısmı olarak kayda geçti.

**

Velhasıl Güney’de geçtiğimiz hafta yapılan seçimler…

Irkçı ELAM, Avrupa Parlamentosu’na (AP) kapağı sağlam atabilmek yolunda emin adımlarla ilerlemeye, oylarını artırmaya, takım elbise giyen terörist vekil sayısını da yükseltmeye devam ediyor.

Zaten bu gidişat tüm dünyada bu yükselişle sürerse AP de kapatılacaktır çünkü içi “ırkçı” dolacak…

Sonuçlar, Güney’deki yolsuzluk soruşturmalarının ve söylentilerinin seçimlere etkisinin yüzde 2-3 civarında dahi olmadığını ortaya koyuyor.

Oysa Rum lider Anastasiadis’in de ismi karışmıştı.

DİSİ oy kaybetti ama ilk sırada... ilk kez ve fakat yüzde 30’un altına düştü.

AKEL’de ise kayıp en başta psikolojik olarak büyük.

AKEL, kilise ve ELAM desteğini sırtında hissetmeye devam eden Anastasiadis karşısında ve İki devlet yolunda bunca rezaletten sıyrılamadı

Bu çok önemli bir mesajdır.

1991'den sonra aldığı en düşük oy bu..

Sovyetlerin yıkılışı bile bu kadar sarsmadı AKEL'i desek yeridir.

Anlaşılan Avrupa'nın son komünist partisine veda etme vakti geldi

AKEL 2023’ü unutsun!

Radikal Sağ, tüm dünyada olduğu gibi yükselişte…

Zaten daha da pişirilmesi mümkün olan, dallanıp budaklanma imkanı bulunan Altın Pasaport operasyonu da arz ettiğimiz gibi başka bir temizliğin parçası idi…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.