Faiz Bey’in hevesi kursağında: Bâri şu müdahalelere değse idi!

Yayın Tarihi: 08/11/21 09:30
okuma süresi: 5 dak.

İlk turdan kahredici ezici oyla kurultay şampiyonu olan ve tüm inkâr edilen müdahalelere rağmen UBP’de Genel Başkanlığa gelen Dr. Faiz Sucuoğlu’nun sevinci, hevesi 24 saat sürmedi…

Zaten Fuat Oktay da anlaşılan kendisini hala kutlamadığına göre yok sayıyor.

Gerçi siyaseten bitmiş Mustafa Akıncı'nın -haber merkezlerinde haber degeri taşıyıp taşımadıgı tartışmalı- Facebook paylaşımlarına sert yanıtlar vermekten kaçınmıyor.

**

Sucuoğlu’nu bin pişman ettiler…

Kimilerine göre ‘Sucuoğlu’nun elçilikte olduğunu -burası önemli- yorumsuz bir şekilde ilk duyuran’ gazeteci olduğum için bunda payım büyük!

Ne diyelim: Bize ‘Faizci’ diyenler utansın.

-Ci/-Cu gibi takılar, ekler sizleri daha çok mahcup edecek.

**

UBP Genel Başkanı seçilen Sucuoğlu'nun elçilik ziyareti haberdir.

Bunda niyeti, maksadı konuşmak yazmak ise yorum...

Taraflardan elçilik ya da UBP, ziyareti duyurmadı diye kimseye "kötü niyetli" demeyin, gazetecilik öğretmeyin.

Böylesi bir haber her yere çekilebilir.

Üstelik kabine onayı ve şekillenmesi aşamasında taraflardan biri ziyareti ‘nezaket’, diğeri de ‘mali/ teknik konuşma’ olarak nitelemişse…

**

Bu yazının başlığını yine kimilerinin ‘meşrulaştırıyorsun’ diyerek eleştirebileceği şekilde işte böyle yüzsüzce seçiyorum: ‘Bari müdahalelere değse idi’.

Birbirimize rol kesmeye gerek yok.

İşlerin nasıl olduğunu biliyoruz.

Yani elçilikte ne olduğunu.

Burada esas konu başka…

**

KKTC’de Türkiye kurumlarının bu denli her yoruma, her meseleye konu, hatta artık meze de diyebiliriz, olduğu bir noktada aksilik çok büyük demektir.

Yani ben ‘akıllı bir müdahaleci’ olsam ne diye Faiz Bey ile elçilikte buluşayım ki?

Yani buluşma ne?  

Ötesi ne diye bakanlıklar konusuna gireyim.

Bana ne!

2 ay için değer mi bunca eleştirinin odağı olmaya

**

Akıl mantık şöyle çalışmalıdır: Faiz Sucuoğlu yüzde 60 oyla gelmiştir…

Ona illa ‘faiz lobisi’ diyerek sıkıntı mı yaratmak istiyorsunuz?

Diyeceğiniz tek şey var: Ne biliyor musunuz?

İstediğin bakanı seç, getir…

Ama bil ki her şeyi senden biliriz…

Sorumluluk da başbakan olarak senin…

Olası bedel de…

**

İki ayda seçime gidecek, yani icraattan filen yoksun olacak bir hükümetin kabinesine bu denli bulaşık suyu ellerle karışmak neye yarar?

Söyleyeyim: Türkiye’nin KKTC’deki menfi imajına yarar.

Artık siz tabi savaş bölgesinde at koşturduğunuzu da unutmuş bir halde olduğunuz için Rumları da unuttunuz.

Onların diline sakız olmak da umurunuzda olmadığı için ne diye kime anlattığımızı da bilmeden yazmaya, doğruları ifade etmeye devam edeceğiz.

**

Tabi bu işte şimdi Cumhurbaşkanı olan Ersin Tatar’ın da rolü var.

Ne de olsa kendisi başbakanlığında kabineyi ‘Türkiye’ye bir soralım’ diyerek ortaklarını epey bekletmişti.

Bir oraya, bir buraya gire çıka hâl olmuştu.

Ersin Bey gibi ‘soralım’ dedikten sonra elbet bir laf eden, karışan olacaktır!

Sokakta biri size gelse bu kazak bana yakıştı mı sizce diye sırıtarak sorsa, siz ona acaba ben seni tanımıyorum, ne alaka da bana sordun, git işine mi dersiniz?

Hayır

Kibarlıktan bir fikir söylersiniz.

Tanımadığınız birine bile!

En azından geçiştirmek için…

**

Usul ve teamüller değişti ama burada en vahimi başında belirttiğim husustur;

Türkiye kurumlarının adları, hiç gereksiz yere, fiilen de hiçbir işe yaramayacağı besbelli iki aylık sembolik hükümete -kurultaya bin bir rezaletle karışmış olması yetmiyormuş gibi -bir de kabine müdahaleleri ile- adını karıştırmış oldu…

Bu işte aksilik çok.

UBP’nin son kurultay ile yarattığı rüzgâr ile “tek başına iktidar” sloganları, koyulan bu kasis ile kesilmiştir…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.