Söylenenler ve söylenmeyenler...

Yayın Tarihi: 14/11/19 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Nikos Anastasiadis, 2.Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın kendisine söylediği ve Kıbrıs sorunundaki diyalogun yeniden başlaması amacı ile yaklaşan üçlü Berlin görüşmesini "boşuna para" olarak nitelendirdiğine dair iddialarına dün cevap verdi.

Adanın hem güneyinde hem de kuzeyinde tartışmalara yol açan ifadeler için Anastasiadis, dün gerçekleştirilen Ulusal Konsey toplantısının ardından Talat ile kısa cümleli diyalogları ile ilgili olarak Ulusal Konsey üyelerini bilgilendirerek, "Talat, ifadelerimi yanlış anladı" dedi.

Sözlerinin devamında Anastasiadis, "Sayın Çavuşoğlu'nun Eylül ve Aralık ayındaki açıklamalarını göz önüne alarak kendisine Türkiye'nin tutumu temelinde değerlendirdiğim şeyin Berlin'deki 25 Kasım görüşmesinin maalesef sonuç olmaksızın gayriresmi bir görüşme olacağının, bize masraflarının kalacağının görüldüğünü söylemekten üzgünüm. Tam olarak bunları söyledim, Sayın Talat birinci bölümü yani Türkiye'nin tutumunun iyimserlik çerçevesi bırakmadığı bölümünü yanlış anladı" dedi.

Hatırlanacağı üzere Mehmet Ali Talat, söz konusu 'eksik' konuşmayı, geçen hafta bir televizyon programında anlatmış ve programın ertesi günü de neredeyse tüm anti-çözüm cephesi gazetelerinin manşetlerini süslemişti.

Nereden bakarsanız bakınız, eğer Anastasiadis doğru söylüyorsa, Sayın Talat'ın, kendisine besbelli bir şekilde, 'off-the record' olarak aktarılan bu ifadeleri, bilerek ya da bilmeyerek eksik aktarması hiç ama hiç yakışık almamıştır.

Çünkü eğer Anastasiadis haklıysa ve Talat onu bilerek ya da bilmeyerek yanlış anladıysa, 25 Kasım zirvesi yaklaşırken, arkasına bir takım 'ilahları' da alıp, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'yı hedefe koyan çözüm karşıtı cephenin değirmenine, hem de böyle çarpıtarak su taşıyan bu ifadeler sadece yakışıksız değil, kendi içinde bir takım gizli ajandalar da taşıyor demektir.

Öyle ki, Sayın Talat'ın, umutların yeniden yeşermesini sağlayan Berlin zirvesini, 'boşa para harcama' diyerek, önemsizleştirmesi ve bunu yaparken de başka birisine atıfta bulunması hiç etik değildir.

Üstelik, Rum liderin, 'boşa para harcama' ifadesini cümlenin bütününden çıkarıp, alıntılaması, ayrıca çarpıtmaya da girer.

Çünkü Rum lider, boşa para harcama noktasının altını, "Türkiye'nin olumsuz tutumu yüzünden" ifadesi ile doldurmaktadır.

Bu noktada, Sayın Talat'ın söz konusu TV programındaki ifadeleri, çok kolaylıkla, "Berlin'de bir şey olmayacak zira, liderlere karışan yok ama gene anlaşamadılar. Bizim lider de başarısızdır, değiştirelim de öyle yola devam edelim" noktasına erişmek mümkündür. Gizli ajandadan kastım budur.

Sayın Talat, su dere İngilizce bildiği için, bu noktada anlaşmazlık olması bana pek olası gelmiyor ama yine de şüphe ile yaklaşıyorum.

Ayrıca, Sayın Talat'ın öyle ya da böyle söylemediği, "Türkiye'nin olumsuz tavrı" noktasını da irdelemek zorundayız.

Nitekim, Rum basınında çıkan bir habere göre, Türkiye, beşli zirveye şu an için sıcak bakmamakla ve bunu Nisan 2020 sonrasına ötelemeye çalışmakla suçlanmaktadır. Keza, çeşitli diplomatik çevreler, Türkiye'nin, 5+1 toplantısını kendi teklif etmesine rağmen, konjonktürel olarak, bu toplantının Nisan 2020'den sonraya ertelenmesi noktasındaki görüşünü BM Genel Sekreterine ilettiğini dillendirmektedirler. Bu iddiaya kaynak olarak, 10 gün önce yapılan Çavuşoğlu-Dendias görüşmesi gösteriliyor.

Elbette, Türkiye'den söz konusu haberle ilgili herhangi bir yalanlama ya da doğrulama açıklaması yapılmadığından, bundan hiçbir şekilde emin değiliz.

Ancak, hepimiz biliyoruz ki, 25 Kasım'da yapılması planlanan Berlin zirvesinden, Aralık ayı için planlanan gayriresmi beşli toplantı tarihi çıkmazsa, süreç daha başlamadan ölür.

Hoş, her şey yolunda gitse ve 5+1 görüşme tarihi açıklansa, yine de Kıbrıs sorununun çözüme ulaştığını söylememiz mümkün olmaz.

Ama, Genel Sekreter Guterres, liderler, Yunanistan, AB ve İngiltere, bu toplantıyı ister de Türkiye 'yok istemeyiz' derse, o zaman işin rengi tamamen değişir.

Ben bunun asla bu şekilde olamayacağını biliyorum.

Ne Türkiye Dışişleri ne de diğer ülkeler, böylesi bir durumun ortaya çıkmasına zaten izin vermez.

Dolayısıyla, yaklaşan zirve ile ilgili müthiş bir satranç oyunu oynandığını söylemek yanlış olmaz.

Bu bağlamda, Berlin zirvesi yaklaştıkça bir sürü olumlu veya olumsuz sürpriz hamleye gebe günler bizi beklemektedir diye düşünüyorum.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.