UBP’de sular durulmuyor…

Yayın Tarihi: 17/11/22 09:10
okuma süresi: 5 dak.

Yerel seçimlere 40 günden az bir zaman kaldı. Sokakta seçim havası olduğunu, bir heyecan olduğunu söylemek çok güç. Ama siyasi partilerde bir hareketlenme olduğu, seçim gezilerinin hız kazandığını ve vaatlerin havada uçuştuğunu söylemek mümkün.

Bir diğer konu da aday yapılan veya yapılmayan isimler üzerinden döndürülen tartışmalar olarak dikkat çekiyor. Geçen hafta UBP içinde Lapta-Alsancak adayları üzerinden başlayan ayrışma, nihayetinde Lapta eski başkanı Fuat Namsoy partiden ayrı bağımsız aday yapılmasıyla sonuçlandı. UBP’nin orada mevcut Alsancak Belediye Başkanı Fırat Ataser’i aday göstermesi, son seçimlerde Namsoy’u geçip başkanlığa oturan Lapta Belediye Başkanı Mustafa Aktuğ’un aday yapılmaması, sonrasında da Aktuğ’un Namsoy’la hareket edip bu adımı atması siyasetin nelere kadir olduğunun bir başka göstergesi oldu.

Öte yandan UBP’nin Ataser kartının işe yarayıp yaramayacağını, onun Alsancak’taki son seçimi rekor oyla kazandığını düşünsek bile neredeyse 2 kat daha fazla seçmenin bulunduğu Lapta’nın ona oy verip vermeyeceğini kestirmek çok zor. Bir de işin içinde Lapta-Garava rekabeti var ki onun nasıl bir etkileşime yol açacağını ancak sandıklar açıldığında görebileceğiz.

Geçen hafta yaşanan bu gelişmelerin bir benzeri de yine UBP içinde bu kez Mağusa’da yaşanmaktadır. Bildiğiniz gibi UBP, son 2 dönemdir kazanan İsmail Arter’in yerine Dr. Erdal Özcenk’i aday gösterme kararı almıştır. Hal böyle olunca, merkezi yönetimin her istediğini yapan, özellikle de Maraş’ta uluslararası hukukun tersine atılan adımların mimarlarından olan Arter bu duruma çok içerledi.

Geçen akşam Mustafa Alkan’ın Er Meydanı’na katılan Arter “aday olursam kesin kazanırım” ifadesini kullanırken, adaylık kapısını da kapatmayıp son kararını 28 Kasım’da vereceğini açıkladı. Ama onun ötesinde söylediği çok çarpıcı şey ise “yaşanan çirkinliklerin esas müsebbibi mevcut hükümettir” lafı oldu.

Hedef aldığı kişi elbette ki hükümetin başı olan Ünal Üstel’dir. Çirkinlikten kasıt tabii ki kendisinin aday gösterilmemesidir.

Halbuki Arter, özellikle de Maraş konusunda yapılan harcamalarda “sen ver İsmail de halledeceğiz” diye hükümetin oyununa gelmiş zaten belediye içinde var olan ekonomik kriz daha da büyümüştü. Toplamda 30 milyon TL’ye varan bu hesabın yanı sıra, son 8 yılda yine seçimler ve diğer çıkar işleri doğrultusunda belediyeye gereksiz bir sürü istihdamların da yapıldığını biliyoruz.

Peki ne oldu da bütün bu istekleri bir bir yerine getiren Arter aday yapılmadı?

Arter bununla ilgili Er Meydanı’nda “bana bir anket söylediler ve sonuncu çıktığımı bildirdiler. Bu yüzden aday yapılmadım deniliyor ama o anketi henüz göremedik” diyor.

İlahların Maraş’tan dolayı Mağusa’nın kesinlikle UBP tarafından kazanılması istedikleri kulislerde zaten dillendiriliyor. Bu durumda Arter’in yerine eski bir vekil olan Özcenk’in aday gösterilmesinin sebebi gerçekten de anket olabilir.

Fakat, olayın bir başka püf noktası daha var. O da yukarıda bahsettiğim 30 milyonluk hesabın yaklaşık 7.4 milyon TL’sinin Pazartesi günü aniden ortaya çıkan bir Bakanlar Kurulu kararıyla belediyeye aktarılmış olmasıdır.

Aday yapılmayan, “zaten sonuncusun aday olma” denilen, ekonomik yokluk içinde kaderine terk edilen Arter’e verilen bu hayat öpücüğünün sebebi nedir diye düşünmeden edemiyorum.

Acaba diyorum tekrardan bir durum değerlendirmesi mi yapılıyor? Arter’in 28 Kasım demesinin sebebi pazarlık mı?

Arter’in özellikle de Maraş işi dolayısıyla, birçok Türkiyeli üst düzey yetkiliyle şahsi dostluk kurması, yine bu ilişkilerini siyasi güç için kullanma şansının olması, bu pazarlığın onun lehine dönmesine yol açacak birtakım gelişmeleri de beraberinde getirir mi, onu da yaşayarak göreceğiz.

Ha tabii bir de bu işlerin parti içinde -sessizliğe bürünmek zorunda kalsa da- için için devam eden liderlik mücadelesiyle ilgisi var mıdır derseniz, olmaması imkânsız derim…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.