Fotoğraflar masum mudur?

Yayın Tarihi: 09/10/19 07:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+

Bu aralar her şey ve herkes fotoğraflarda.

Kalabalık bir caddeye çıkın, bir ören yerine uğrayın, kaçınılmaz bir şekilde, birilerinin kendilerini çektikleri fotoğrafların istemeden ve rastgele içinde yer alabilirsiniz.

Çünkü şu sıralar insanlar, ne yaşadığından çok, yaşamış olduklarını duyurmakla meşgul.

Bu iyi değil.

Eskiden bir fotoğraf çok şeyi ifade ederdi. Şimdilerde onun da enflasyonu var.

Değeri azaldı.

İnsan ve hatıra yanında, bir şeyler biriktirmeyi hep sevmişimdir. Bu nedenle de hiç tertipli olamayan bir çalışma odam var. Ama yaşayan bir alan. Seviyorum.

Mesele şu ki, bu hafta eski fotoğraf koleksiyonuma 1900'lerin başından 1940'lara kadar uzanan birkaç bin parçalık yeni malzemeler kattım. Onları ayrıştırırken ise hissettiklerimi paylaşmak istedim.

Biliyor musunuz bir fotoğrafı duygusal elementlerine ayırmak, kimilerinin içerisinde yer almak gibi hissettiriyor.

Beşikte bir bebek: Arkasında "biricik kızımın ilk günü" yazıyor. Sene 1911.

Düşünsenize o günlerde neler yaşanıyor, dünya ne halde, o fotoğrafın çekildiği evin diğer odalarında, kapısının önünde, bulunduğu sokakta neler var, neler yaşanıyor?

Bir başka fotoğrafta 4 erkek arkadaş bir parkta samimi bir gülümseyişle anı sonsuzlaştırmışlar. Fotoğrafın ön yüzünde "Berlin acılarından hemen önce 1938" yazıyor. Acıları anımsamamak mümkün değil. Holokost'un fiilen başlamasından önceki son günleri anlatıyor. Sonrasında ise sadece Holokost'ta öldürülen masum Yahudilerin fotoğraflarından milyonlarca var dünyada. Üstelik bitmeyecek acılar yaratarak.

Bir başka fotoğrafta yıl 1936. Fotoğrafta genç bir kadın ve arkasında hikâyesini anlatırcasına bir cümle: "Sensiz olabileceğimi hiç düşünmezdim."

Kim bilir ne tür bir ayrılığın pençesine düşmüş yine aşk? Nasıl kavuşamamışlar? Hangi renktir hasretleri ve hangi renktir hasretin acısı kalplerinde…

Hani "dili olsa da anlatsa" diye bir deyim vardır ya!

Aslında fotoğrafların dili var. Yeter ki onları kalbinle dinlemeyi bil.

Ben yine de size, kendi hikâyelerinizi mutlulukla tamamlayan fotoğraf karelerinde olmanızı dilerim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları