Bir Halkın Partisi yazısı da benden

Yayın Tarihi: 24/05/19 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

35 ya da 41... Sonuçta yeni hükümetimiz kuruldu...

Her yeni başlangıç, bir umuttur...

Gerek yazılı, gerek sözlü basın, gerekse de sosyal medya üzerinden çok eleştiri alacak bu hükümet.

Özellikle de HP kanadı ve Kudret Özersay...

Üstüne üslük, eleştiri ve muhalefeti, hükmetmekten çok daha iyi yaptığını kanıtlamış bir ana muhalefet CTP ile kırgınlığı yüksek TDP ve DP varken...

Muhalefetin en büyü kozunun, HP ve Kudret Özersay'ın, çok miktarda kullanabilecekleri argüman sunmuş olması diye düşünüyorum...

Öngörü, siyasetcinin gücü ve vizyonunu ile paraleldir...

Yıllar içinde elde ettiğiniz kazanımlarla, öngörünüze bir de tecrübe monte etmiş olursunuz...

HP'nin tecrübe kazanımı, biraz fazla acılarla tat buluyor...

HP içerisinde entellektüel, donanımlı, dürüst insan sayısının çok fazla olduğunu her zaman söylemişimdir...

Fakat siyaset yapmaya, siyasi bir partide bulunmaya, yukarıda saydığım özellikler yetmiyor... Hele de bizim ülkede...

Halkın Partisi ilk kurulduğunda, bir kolej havasında, birbirine sıkıca bağlı, değişik düşüncelere sahip olsalar da, "güçlü bir lider" etrafında kenetlenmiş bir ekipti...

Hatta, Di'li Geçmiş Zaman kullanıp, kendimi de katmam gerekiyor...

Bir ekiptik ama gün geçtikçe, "siyasetin gerçek yüzü" ortaya çıkmaya başladıkça, "insani" huylar da kendini göstermeye başladı...

O kolej havası yavaş yavaş dağıldı...

Siyasetin gerçek yüzü ortaya çıktıkca, "kıskançlık, fesatlık gibi davranışsal refleksler de kendini iyice hissettirdi...

Ve...

Partinin nedenleri ve ortaya çıkış motivasyonu unutuldu, yola neden çıkıldığı 2. planda atıldı.

Siyasetin kötü yüzü, artık HP'nin de damarlarına zerk edilmişti...

Bu süre zarfında, daha çok tecrübesizlik ve öngörüsüzlük nedeniyle, söylenmemesi ve yapılmaması gerekenler, gözler önüne serildi...

Belki de acelecilik de vardı

Hatta az biraz da populizm...

Ve bu günlere gelindi...

Geçmişe dönüp baktığınızda, HP'nin, halkın beklentilerini bu kadar yükseltmesine gerek varmıydı?

Halkın sadece duymak istediklerini değil de gerçekleri görebilse, bu gün bunları konuşmak zorunda olmazdık.

Beklenti ve eleştirinin dozu o kadar kaçmıştı ki, sanki bu ülkede HP Yönetimi'nde hiç "trafik kazası" olmayacakmış gibi hissetttik...

Populist söylemler o kadar koptu gitti ki, "elektriğe zammı" unutacağımızı sandık...

Bazı arkadaşlar, kendisini o kadar kaptırdı ki, döviz yükselmesine karşı bırakın KKTC'yi, dünya piyasalarını, IMF'yi yöneteceğini sandı...

Sonuçta ne oldu?

Takdiri ilahimidir bilmem, hepsi, hatta çok şansız olarak da fazlası başlarına geldi....

"Onlar da hiçbişey yapamadı..."

Zamanında, UBP-CTP-DP-TDP, hepsi biribiri ile hükümetler kurmadı mı?

Peki neden şimdi bu partiler HP'ye UBP ile hükümet kurduğu için yükleniyor?

Ne hakları var?

İşte Halkın Partisi biraz önce bahsettiğim tecrübesizlik ve öngörüsüzlüğü yapmasaydı, bunların hiçbirini duymayacaktı...

Yani Halkın Partisinin en büyük hatası, siyasete girdilerse artık bir dernek ve hareket olmadıklarının farkına varmamaktı.

Hükümete geleceklerini düşünmeden salladılar çoğu zaman...

Ve sonunda hükümetin ve siyasetin acı yüzüyle karşılaştılar

Artık bazı şeyleri öğrendiklerini, tecrübe ettiklerini düşünüyorum

Artık oyunu kuralına göre oynamayı öğrenmişlerdir, kimse yanlış anlamasın lütfen, "oyunu kuralına göre oynamak", kötü veya yanlış bişey değildir, sadece ülke ve siyasi gereçekleri göze alarak hareket etmektir.

Şans verilmeli ve takip edilmeleri gereğini düşünüyorum...

Ötekileştirmeden, özüne dönüp, yola neden çıkıldığını hatırlayıp, bu halka söz verdiği "temiz toplum, temiz siyaset" ilkesini hayata geçirmelidir.

Bunun hem Kudret Özersay hem de Halkın Partisi'nin son şansı olduğunun hepsi farkındadır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Serhan AKTUNÇ yazıları