Siyasiler gölge etmesinler yeter

“Zaten 3-5 adet iyi olan ürünümüz var...

Onlara olsun sahip çıkalım...

Üretici ile büyük otelleri, büyük tüketicileri bir araya getirelim...

Alım garantisi altında, buradaki üretici, daha kaliteli, daha uygun fiyata ürün çıkarsın piyasaya...

Hem otelci kazansın, hem de üretici...

Dolaylı olarak da devlet kazansın”...

30 Temmuz Salı günü yazmış olduğum yazımdan bir bölüm ile başlamak istedim…

Cumartesi günü de Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) ile Kıbrıs Türk Sanayi Odası (KTSO), turizm sektöründe yerel ürün kullanımını artırmak amacıyla bir işbirliği protokolü imzaladı…

Açık söylemem gerekirse çok mutlu oldum bu imzadan…

Hem düşüncelerimin teyit edilmesinden mutlu oldum, hem de KITOB ve KTSO gibi iki büyük birliğin, birlik ve beraberlik içinde, toplumu arkalarına alarak başarıya ulaşacaklarını görmelerinden çok mutlu oldum…

Siyasilerin hepsinin dilinde aynı cümle “Turizm Lokomotif Sektörümüz”…

Onların hiçbir söylediklerinin bir inandırıcılığı yok artık toplum gözünde…

Fakat bu iki büyük birliğin, böyle bir belgeye imza atması, bazı şeylerin görülüp, doğru teşhis edilip ve çözümüne ilişkin irade koymaları çok önemli…

Çünkü siyasi çelişki, siyasi beklentisi olmayan, sadece ülke ekonomisini ve toplum refahını düşünen bir imza bu…

Zaten artık Turizmin, Özerk bir yapıya getirilmesi, bir örgüt olarak, siyasilerin beceriksizliklerinden, siyasi oyunlarından uzaklaşarak, daha özgür bir hale gelmesi gerekmektedir...

Hükümetler sadece bu örgütü denetleme görevini üstlensin yeter,başka hiç birşeye karışmasınlar…

Cumartesi günkü toplantıya dönersek…

Sayın Çağıner’in söylediği bir cümle beni çok etkiledi…

“Turizm sektörü temsilcileri ve sanayinin temsilcileri olarak tek başına kendi sektörlermizin çıkarını koruyarak bir yere varamayacağımızın bilincindeyiz” dedi

Bu ne kadar önemli bir cümle biliyor musunuz?

Bölünürsek, biteriz, birleşirsek ve birbirimize sahip çıkar, inanır ve desteklersek, bu ülkede bazı şeylerin değişebileceğine olan inancın dışarıya vurumudur…

Çok önemli bir öngörüdür…

Otellerin yerli üretim kullanımı sayesinde, paramızın dışarıya çıkmaması gerçeğinden…

Otellerin içinde acıkacak “kiosklar” ile yerli ürünlerin turiste direk ulaşmasından…

Yerli üretimde çalışacak kişilerin, turizm tesislerinde satılacak ürünler sayesinde para kazanmaları, evlerine ekmek parası götürecek olmalarından dolayı, turizm ve turizmciye daha çok sahip çıkmasından…

Toplumu arkasına alan bir turizmin daha başarılı olacağından…

Bile…

Çok daha önemli bir öngörüydü Sayın Çağıner’in söylemiş olduğu o cümle…

Evet arkadaşlar…

Yalnız başımıza, ekonomik başarılar elde edebiliriz…

Para kazanabiliriz…

Maddi ve manevi olarak da kendimizi tatmin edebiliriz…

Fakat tek başımıza, sadece kendi sektörlerimiz veya sadece kendi işlerimiz ile, birlik olamazsak, gideceğimiz yer sadece bireysel kurtuluş ve bireysel tatmindir…

Bu sonuç bazılarınız için yeterli olabilir, fakat kendi ülkemizde 2. Sınıf vatandaş olarak yaşamak istemiyorsak, besleme olmak istemiyorsak, kimseye muhtaç olmadan yaşamak istiyorsak…

Birlik olmayı, birlikte başarmayı öğrenmemiz ve bunun gereğini yapmamız gerek…

Artık birimizin mutsuzluğundan mutlu olmayı bırakarak…

Birlik olmalıyız…

Birimizin mutsuzluğu, hepimizin mutsuzluğu olmalıdır…

Birimizin başarısına hepimiz beraber sahip çıkmalı ve bu başarıdan mutlu olmalıyız…

Bu imzalanan protokol sözde kalmamalı…

Her geçen ay, yıl, üzerine eklenerek güçlendirilmeli…

Toplumun daha çok kesimlerini içine alarak, daha da gelişmeli ve büyümelidir…

Siyasilerin de destek olmalarını bıraktım…

Sadece köstek olmasınlar yeter…

Belli büyük ithalatçıları korumak amaçlı, bu protokolün gelişmesine engel çıkarmasınlar yeter…

Toplum ile turizm artık sahada buluşuyor…

Daha da kenetlenirlerse…

Turizm çeşitliliği de artırılır…

Bu buluşma daha da perçinlenirse…

Ekonomik kurtuluşumuz uzak değildir…

İnanın uzak değil, sadece birbirimize destek olalım…

Yalnız değil, birlik içinde başarılı olabileceğimize inanalım…

Bırakın kıskançlığı, mutlu olun başarılı iş insanlarımızın yaptıklarından…

İş insanlarımız da bölüşmeyi, paylaşmayı öğrensinler…

Hiç kimseye, hiçbir şeye ihtiyacımız yoktur…

Bu konu çok değerli, şimdilik içeriği ile ilgili bişey yazmadım, önümüzdeki günlerde içeriğine de değineceğim…