Kral çıplak

Çok düşündüm birazdan okuyacağınız satırları yazayım mı? Yazmayım mı diye?

Belki de çoğunluğun hoşuna gitmeyecek okuyacaklarınız…

Kızacaksınız…

Belki de söveceksiniz…

Fakat birileri bu gerçekleri söylemeli artık…

Gerçek diyorum…

Doğru olup olmadığını ise…

Vicdanlarımız karar verecek…

Evet, başlayalım isterseniz…

Hepimizin…

Benim, senin, aile büyüklerimizin…

Tüm siyasilerin…

Gelmiş, geçmiş…

Etrafınızda gördüğünüz…

En yakınınızda olanlardan…

Bu topraklarda yaşamış…

Herkesin…

Ufak veya büyük…

Bir sorumluluğu vardır, bu ülkenin bu çarpık yapılaşmasında…

Bazılarımızın, direk etkisi vardı bu çarpık düzenin oluşmasında...

Bazılarımızın dolaylı yoldan…

Bazılarımız susarak destek verdik…

Bazılarımız bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek…

Bazılarımız takım tutar gibi parti tutarak destek verdik…

Bazılarımız ise kendilerince, ben “apolitiğim”, benim hiç suçum, katkım yok diyerek de, istemeden olsa da, destek verdiler bu çarpık düzenin oluşmasına…

Kimimiz arsacıklar aldık hakkımızdan fazla…

Kimimiz liyakat ile alakası olmayan mevkilere getirilip, dünyanın maaşını aldık…

İşe gitmeden emekli olanlar mı istersiniz…

3-4 yerden maaş çekenler mi?

İhaleler, teşvikler…

Say say bitmez bu devlet üzerinde edilen menfaatler…

Çok ama çok büyük kesimimiz, yukarıdaki menfaatlerden nemalanmışızdır...

Kendi bir menfaat elde etmese de, bir yakını nemalanmıştır…

Yakını da olmasa, bu menfaatleri bilip de konuşmayanımızın olmadığını kimse söylemesin bana…

Sen, ben, hepimiz farkındaydık esasında bu çarpık düzenden…

Fakat hiçbirimiz de çıkıp, kral çıplak diyemiyordu…

Ama artık Kralın çıplak olduğu…

Herkes tarafında kabul ediliyordur…

Peki ya sonuç?

Ben de dâhil, herkes artık yeni bir dünyaya uyanacağımızı söylüyor…

Peki, ne değişecek bu yeni dünyada…

Bu çarpık düzenin değişmesi için…

Eşit, adil, şeffaf, hak edenin hak ettiğini aldığı bir düzen kurulması için…

Fedakârlık yapacak mısınız?

Evet, sen, ben…

Yapacak mıyız fedakârlık?

Başlayalım yapılması gereken fedakârlıklardan isterseniz…

Yukarıdan başlasın bu fedakârlıklar ki adil olduğu belli olsun…

Cumhurbaşkanından başlayarak, Örtülü ödeneklerin tüm siyasiler için kaldırılması…

Siyasi parti ödeneklerinde kısıtlama…

Müşavirliklere derhal son verilmesi…

Milletvekili ve üst düzey kamu maaşlarında düzenleme...

Çalışmayanların maaşlarının derhal kesilmesi, herkes sadece bir yerden maaş alacak, öyle 3-4 yerden kamu maaşı almak yok, en yüksek yerden tek maaş alınacak…

Düzenleme yapılarak derhal eğitimde, tam güne geçilmesi ve 2. İş yapan herkes gibi, 17.00’den sonra ders verecek tüm öğretmenlerin vergi vermesi, 2. İş yapan herkesin, vergi düzenlemesi derhal hayata geçmeli. Memurların 1. Derece yakınları adına kurulan işler incelenmeli…

Mesai saatlerinin kamuda tekrardan düzenlenmesi ve sadece haziran, temmuz ve ağustos aylarında yaz mesaisi uygulanması, diğer zamanlarda 08.00-13.00 – 14.00-17.00…

Bir evi, bir arabası olan ile birden fazla evi ve arabası olanın, kademeli olarak malı çoğaldıkça, çok daha yüksek, hem de çok fazla devlete vergi vermesi…

Siyasilerin dokunulmazlıklarının derhal kaldırılması ve sadece kürsü dokunulmazlığının kalması…

Bankaların faizleri ile ilgili düzenlemeler, faizin anaparayı geçememesi, bileşik faizin kaldırılması…

Kamu maliyesinin düşürülmesi için, çok yoğun yerlere personel kaydırılması ve belli bir süreliğine yeni kamu alımı durdurulması, gerekli personeller, kamunun kendi içendeki ayarlamalar ile yapılacak…

Emekli ikramiyelerinin, şu anda 50 yaşını doldurulanlardan sonra, basamak basamak tekrardan düzenlenmesi…

Teşvik ve ihale komisyonlarının yeniden düzenlenmesi, teşvik verilecek şirketlere, ülke için, orta ve uzun vadede ortaya koyacağı işlere göre, yerli istihdamı destekleme anlaşması mecbur kılınmalı…

Casino ve Bet ofislerinin vergi dilimleri derhal yükseltilmeli...

Sendikaların partilerin arka bahçesi olmaktan çıkarılması için gerekli düzenleme derhal yapılmalı...

Şu anda aklıma ilk gelenler bunlar…

Size dokunan, canınıza sıkan bişeyler var mı?

Eğer varsa…

Demek ki sizin de bu çarpık düzenin kurulmasında payınız var demektir…

Bana dokunanlar var…

Benim de bu çarpık düzenin oluşmasında katkım var demektir...

Vergi olarak da bunun bedelini ödemeye hazırım…

Bu değişim, susarak olmaz…

Hep beraber konuşarak, doğru yolu arayarak olur…

Bugün olmazsa…

Bir daha da, zor olur...

Tam zamanı…

Lütfen, bana kızmadan önce…

Elinizi vicdanınıza koyun…

Bencillik yapmadan…

Çocuğunuzu düşünün…

Ve öyle karar verin bana kızıp kızmamaya…

Kabul edin…

Kral çıplak…

Ve değişim şart…