Kruvaziyer Turizmi ve Pilot Bölge

Yayın Tarihi: 20/01/21 09:00
okuma süresi: 5 dak.

Gerçek yerinde ve gerçek değerinde olmasa da...

Her zaman, turizmin, ülke ekonomisi için, çok önemli bir yere sahip olduğunu dile getirdim...

Doğru dürüst yönetilmese de, paydaşlar arasında bir birlik, bölüşme, dayanışma olmasa da...

Çarpan etkisinden dolayı, yine de ülkenin en önemli sektörüdür, Turizm...

Biz de bu gerçekler ışığında, sevgili avukat arkadaşım, Bilun Elmacıoğlu ile, ülke turizmine katkıda bulunmak amacıyla bir çalışma yaptık...

Kendisi İstanbul’da yaşasa da, her zaman ülkesi için, doğduğu büyüdüğü topraklar için, katkıda bulunmak isteyen bir kişidir...

Sevgili Bilun’un hukuki bilgisini, benim de turizm geçmişim ve ekonomik birikimlerimi birleştirerek...

KKTC’de Kruvaziyer Turizmi ile ilgili bir çalışma yaptık...

Bu çalışmanın 2 ana konusu vardı...

Birinci konu, Kruvaziyer Turizminin, KKTC'de yapılabilmesinin hukuki alt yapısını araştırmaktı...

Birleşmiş Milletler açısından, bu turizmin şekilinin ne kadar olur, ne kadar olmaz olduğunu incelemekti...

Çünkü Rum tarafı, sürekli olarak limanlarımıza olan ambargolardan bahsediyor...

KKTC'ye gelebilecek, gelme potansiyeli olan gemileri, tehdit ediyordu...

Eğer KKTC’ne gelirlerse, uluslararası arenada suç işlemiş olacakları savunuluyor, KKTC’ye gelmemeleri için lobi faliyeti yapılıyordu...

Sevgili Bilun, bu konudaki çalışmalarını yapıp, uluslararası Kruvaziyer şirketleri ile de iletişime geçerek, bu tezi çürütmüştür...

Çalışmamızın hukuki boyutu, bu eksen üzerinde yoğunlaşmıştır...

Kruvaziyer gemilerinin, KKTC limanlarına gelmesinin, uluslararası hukuk açısından bir engeli olmadığı konusu...

Diğer konu da, işin ekonomik boyutuydu...

Bu büyük gemilerin, KKTC limanlarına yanaşmasının mümkün olup olmadığıydı...

Dünyadan da örnekler ile, limanlarımızı nasıl kullanarak, bu turistlerin ülkemize gelebilecekleri anlatılmıştır...

Ayrıca bu gemilerin, geleceği bölgeye bırakacağı büyük ekonomik değer araştırılmış, ve pilot bölge çalışmasıyla, bunun inanılmaz bır fısat olduğu görülmüştür...

Ülkemizin, turizm açısından en büyük sorunu...

Herşey dahil sistemi sayesinde, toplumun ve turistin yeterince bir araya gelememesi...

Bundan dolayı da, turizmin ve turizmcinin, yeterince desteklenmemesiydi...

Pasta sedece belli kesimlere dağılıyor, belli kesimler ihya olurken, bu pastadan çok az kişi ve hep belli kişiler nemalanıyordu...

Oysa Kruvaziyer turizmi ile, turistler direk olarak toplum ile, esnaf ile, iletişime geçiyor...

1 gün boyunca sabahtan akşama kadar, turizmi doğasında, olması gerektiği gibi, gerçek ortamında tüketiyor ve yaşıyorlar... 

Özet olarak yaptığımız çalışma...

Kapsamlı, hem hukuki, hem de ekonomik konuların değerlendirildiği, bir çalışma oldu...

Peki ne yaptık biz bu çalışmayı?

Maalesef Başbakanlığımıza da, Turizm Bakanlığımıza da, Ulaştırma Bakanlığımıza da veremedik...

Vermedik...

Çünkü ülkede sürdürülebilir ve istikrarlı bir hükümet yok...

Özellikle Turizm Bakanımız, iyi niyetli, işi bilen ve daha önce de başarılı bir Turizim Bakanlığı dönemi geçirmiş birisi...

Fakat maalesef, ne kadar daha o koltukta olacağı belli değil...

Diğer taraftan Başbakanımız da, konulara hakim, daha önce Ulaştırma Bakanlığı yapmış birisi...

Fakat maalesef o da, geleceğinin ne olacağı belli olmayan bir partide...

Sonuç olarak, bu işler devlet desteği, devletlerin garanti vereceği anlaşmalarla olacağından, bir şekilde, devlet işin içinde olmalı...

Umarız, Kruvaziyer turizmi ve pilot bölge çalışması konusunda devletimiz gözünü açar...

Bizler de, ülkemize faydalı olmanın mutluluğunu yaşarız...

Unutulmamalıdır ki, fırsatlar zorlanmadan, denenmemişler denenmeden, başarıya ulaşılmaz...

Ve yine unutulmamalıdır ki, siyasi istikrar, bir ülkenin ekonomik yapısının, sürdürülebilir bir yapıya ulaşması için, hayati önem içerir.

Bundan dolayı da, yapılan çalışmaların boşa gitmemesi için, KKTC'nin de siyasi istikrara ihtiyacı vardır.. 

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Serhan AKTUNÇ yazıları