Barbarlık, devlet kapitalizmi, sosyalizm ve biz!

Yayın Tarihi: 01/11/21 07:00
okuma süresi: 4 dak.

Hafta sonu ne yazacağıma ilişkin düşündüm ve netice itibariyle  dünya sistemine ilişkin bir şeyleri kendimce tartışmakta karar kıldım...

Dünya nereye gidiyor neler oluyor sorusu daha fazla soruluyor son günlerde...

Soğuk Savaş sonrası düşler kurulmuştu, sosyalizm ve ideolojiler ölmüştü kimlerine göre...

Ancak Fukuyama’nın romantik liberal düşleri de gerçekleşmemişti...

Özel sektör, serbest piyasa, dünya barışı, huzur v.s. derken herşey bir anda yıkılıyor...

Aklımdan bunları yazmak geçiyordu, karşımda Türkiye’nin önemli bir ulusal kanalı açıktı...

Prof.Dr. Deniz Ülkü Arıboğan tam da daha geniş bir perspektiften dünyaya bakmaya çalıştığını anlatıyor...

Ülkeler arasındaki ilişkilere bakmaktan öteye genel resme baktığını anlatıyor...

Deniz hocanın analizleri oldukça önemliydi ve toplumu-insanı merkeze koyuyordu...

Deniz hoca da liberal rüyanın çöktüğünü ima eden analizlerini ortaya koyaraken, devletlerin son dönemde süreci yöneten ve müdahale eden birimler olduğunu iddia ediyor...

Devletlerin güçlerini son dönemde artırdığını belirtirken,  takip sistemi kurulurken Jeremy Bentham ve Michel Foucault’a da gönderme yapıyordu Deniz hoca...

Deniz hocaya göre  ’’Devletler rollerini artırıyor, özellikle ekonomik krizler ve özel sektörün kağıttan kaplan olduğu ortaya çıkınca devletin gücü de beliriyor’’...

Pandemiyle birlikte takip sistemi daha da ileriye gidiyor..

Bentham’ın Panoptikon kuramını anımsatıyor Deniz hoca...

Yeni krizlerin başında da iklim krizi-demografik mobilite ve kripto para karşısında devletin konumlanmasını bizlere söylüyor...

Nasıl bir sistem? Devlet Kapitalizmi mi? Barbarlık mı?  Sosyalizm mi? yada yeni ortaya çıkan küresel yönetişim diye olasılıkları da  ortaya koyuyor Deniz Ülkü Arıboğan...

Deniz hocanın katıldığı Gerçek Fikri Ne? Programını internet üzerinden izlemenizi tavsiye ederim...

Niye tavsiye ettiğimi de açıklamaya çalışayım...

Toplum olarak büyük bir aymazlığın ve yozlaşmanın içerisindeyiz...

Dünyadaki gelişmeleri tam anlamıyla değerlendiremiyoruz...

Önümüzdeki olası krizlere ilişkin tedbirimiz yok...

En basitinden iklim krizine karşı tarımsal reformu dahi yapacak durumda değiliz...

Yapay konularla uğraşmayı ve gereksiz takiplerle günümüzü geçiriyoruz...

Özenti ve taklit ruhumuza işlemiş, bizimle hiç ilgisi olmayan bir ‘’Cadılar Bayramı’’ hikayesini bile toplumun hücrelerine yerleştirmeye çabalayanlar var aramızda...

Önümüzdeki olası küresel krizlerer ve bu krizlerde nasıl bir pozisyon alacağımızı toplum olarak düşünmemiz elzem, zaman geçiyor !

Petrol fiyatları malum, alternatif enerji konusunda da yeterli düzeyde değiliz !

Dünya bir dönüşüm yaşıyor bu dönüşüm çok boyutlu, ekonomide bazı sektörler yok oluyor, yerlerine yenileri açılıyor, iklim krizi tarımda reformu ve demografik mobilizasyonları zorunlu kılacak düzeyde !

Dijitalizmin olumlu yanlarının yanı sıra, olumsuz boyutları da ortaya çıkmakta ve bunlar için sosyolojik anlamda tedbirler bizleri bekliyor, ancak hareket eden yok!

Dar hücrelerden çıkarak biraz da dünyaya ve geleceğe bakarsak iyi olur diye düşünüyorum...

Herkese iyi bir hafta dilerim...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.