Hellim Başarısı ve Mellim

Yayın Tarihi: 18/07/15 09:07
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Ve sonunda Hellim'in coğrafi tescili bir noktaya bağlanmış durumda. AB uhdesinde bir denetim mekanizması son derece adil ve Kıbrıs Türk Hellim'i Rum makamlarının insafına bırakılmayacak.

Cumhurbaşkanı Akıncı: Hellim, AB gözetiminde bir denetim firması onay ve süzgeciyle dünya piyasalarına gidecek. Bu gelişmeden sonra eksikler varsa bu konuda da gerekli girişimler yapılmalı ve kalite korunarak daha da iyiye götürülerek, denetim süzgecinden geçeceği de bilinerek çalışılmalıdır" deyince aklıma 24 Ekim 2014'te yazdığım bir yazı geldi.

Paylaşıyorum.

Paylaşıyorum ki, diplomatik bir çaba sonucu elde ettiğimiz ve devlet kurumlarının devamlılığının başarısı olarak nitelendirdiğim bu kolektif zaferden sonra bizleri, daha doğrusu hellim üreticilerini nelerin beklediğini bir kez daha hatırlayalım..

"Mellim değil Hellim istiyoruz!"

Arkadaşlarla muntazaman devam ettiğim meyhanede kızarmış hellim masaya gelirken aklıma düştü.

Biz bu hellim işinde hangi noktadayız. İsim tescili falan, tanınmamışlık, Rumların Hallumi'si bizim Hellimimiz, Türkiye'de izinsiz hellim üretenler falan derken, kahvaltı soframızdan, meyhane masamıza; öğle atıştırdığımız sandviçten, makarnamızın üzerine rendelediğimiz bu kutsal gıda karanlık bir sona doğru hızlı adımlarla ilerliyor sanki.

Öğrendiğim kadarıyla Hellim'e hellim diyebilmek için, hellimin küçükbaş hayvan sütünden imal edilmesi gerekiyormuş. En azından yüzde 70 oranında keçi ve koyun sütü içermesi lazım ki hellim, hellim olabilsin.

Avrupa Birliği'ndeki hellimden anlamayan dostlarımız bu kotayı şimdilik yüzde 50'ye kadar çekince ufak da olsa bir yırtma ihtimalimiz doğdu sananlar, bizdeki inek popülasyonuna bakınca ondan da ümidi kesmiş gibi görünüyor.

Gün itibarıyla KKTC'deki süt üretim oranları yüzde 90 inek sütü, iyi ihtimalle yüzde 10 keçi ve koyun sütü iken hellimdeki oranı nasıl tutturacağız? Pek tabi ki tutturamayacağız.

Bir başka deyişle tespit edilip tescil edilen hellim üretim standartlarını Kıbrıs'ın Kuzey'in tutturma şansımız yok, dolayısıyla da hellim üretemeyeceğiz.

Ürettiğimiz şey, hellim olmayacak, 90 yıllardan beridir, inek sütü ile sulandırdığımız hellim keyfimize son vereceğiz. Ya da bu sahte hellim keyfimizi devam ettirip, birileri Alpha Mega'dan eskiden hatırladığımız lezzetteki hellimi getirip bize ikram edene kadar.

Bizdeki inek sütü ile sulandırılmış ve kendimizi kandırmak suretiylehellim dediğimiz şeye herhalde Mellim deriz bundan sonra.

Keçi ve koyun sütüyle yapılan ve kazanlarda kaynamasına çocukluğumda şahit olduğum hellim, 10 kilo sütten iyi ihtimalle 1 kilo çıkarken, nasıl olsa işadamlarını teşvik edip oluşturmalarının önünü açtığımız inek davarlarından elde edilen sütten, biraz süttozu biraz da Güney'de yasak olmasına rağmen bir şekilde bizde bulunan katılaştırıcı katkı maddeleri ile 5 kilodan 1 kilo "Mellim" üretmeyi başardık. "Mellim"i Araplara yedirmeyi ve ihracat teşviki de almayı becerince kimin gerçek hellime ihtiyacı var ki?

Eminim ki Rumlar bu tescil işine girmese ve işin için vatan millet duyguları katılmasa, aklımıza bile gelmez. Bizimkiler Mellim ile idare ediyorlardı

Ancak masaya oturunca, Mellim Komitesi'nin en iyi Mellim diye seçtiği Mellim'i değil de, o eskiden kat kat ayrılan, nenemin dediği gibi "temel dutan", Sanayi Holding'in sarı kaplarında, noro suyunda beklettiğimiz ve Allah'ın magarınasına Şato Büryanı bile geride bırakacak bir lezzet katan gerçek hellimi arıyoruz."

Kıbrıs Postası 24 Ekim 2014

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları