İyi niyetli ırkçılık...

"Irkçılığın iyi niyetlisi olur mu hiç?" diye havada uçuşan soruları duyar gibiyim. Ben de katılıyorum ırkçılığın hiçbir türlü kabul edilebilir değil ancak dün yanık olduğum ırkçılık türünü tarif edecek başka bir kelime bulamadım. Irkçılık iyiniyetli de olsa kınanması ve insanlığın kafasından silinmesi gereken bir yaklaşım olması gerektiğini peşinen söylemek isterim. Yazının amacı da bu sanırım.

"Irkçılığın iyiniyetlisi olur mu" sorusuna yanıtım, "hayır" ancak öyle bir tanımlamayı neden yaptığımı da müsaadenizle anlatayım.

Memlekete dönünce malum normal hayata intibak etme süresi başlıyor. Bu çerçevede sevgili dostum ve GAÜ Çetinkaya Yönetim Kurulu Üyesi İrfan Batu'nun Çetinkaya-Değirmenlik maçını izleme konusundaki ısrarlı teklifini kabul ettim ve Atatürk Stadı'nın yolunu tuttum.

İyi de oldu. Bol gollü bir maç izlerken, eşi dostu da görme imkanım oldu.

Maçı izlerken, her iki takımda top koşturan Afrika kökenli futbolculardan bahsederken, taraftarların kendi aralarında, "Bizim Arapçık tamamdır ha!" , "Olmadı Arap" , "Nasıl vurun be Arap bu topa" , "Bu Arabı kim getirdi bizim kulübe?" gibi ifadelerle, Çetinkaya'da oynayan Lawal ile Eko ve Değirmenlik'te top koşturan Amani ile Nwani hakkında yorum yapıyorlardı.

Söz konusu futbolcuların ten rengi ya da ırkı ile ilgili aşağılayıcı bir tanımlama yapmak amaçlı değildi bu söylemler, ancak yine de son derece çirkin olduğunu ifade etmek zorundayım.

Dünya futbol ve sporun her alanında ırkçılık sorununu ciddiye alıp ağır cezalar ve yaptırımlar uygulayarak çözme yolunda hızla ilerlerken, ırkçılığın her türlüsünün önüne geçmek amaçlı çalışmalarını sürdürüyor.

Misal 2012 yılında 55 yaşında bir taraftar Chelsea oyuncusu Didier Drogba ırkçı ifadelerle tribünden laf atınca, ömür boyu Stamford Bridge Stadı'na girişi yasaklandı. Aynı yıl Chelsea kaptanı John Terry, Queens Park Rangers oyuncusu Anton Ferdinand'a oyun içerisinde ırkçı ifadelerle seslendiği için 4 maç hak mahrumiyeti cezası aldı.

İngiltere futbolda ırkçılık olayına çok sert tepkiler gösterebiliyor ve futbol oynaması için kulübünden haftada 250 bin Sterlin'e varan ücretler alan futbolcuları cezalandırıp, oynatmayabiliyor.

Türkiye'de durum ne diye bakacak olursanız önümüze Emre Belezoğlu'nun Fenerbahçe'de oynadığı 2012 yılında Trabzonspor futbolcusu Didier Zokora'ya sarf ettiği sözler çıkıyor. Dudak okuma uzmanlarının kesin olarak tespit ettikleri "Fucking Nigger" ifadesinin küfür olduğu, ancak ırkçılık olmadığı şeklindeki karar nedeniyle, Belezoğlu küfür için iki maç hak mahrumiyeti cezası almış, ırkçılık yaptığı için ona hiçbir olmamıştı.

Çetinkaya-Değirmenlik maçı sırasındaki "arapçık" ifadelerini yukarıda sıraladığım olaylarla karşılaştırdığımda, şiddet derecesinin ya da söylenme dürtüsünü çok farklı olduğu için "iyi niyetli ırkçılık" dedim yazının başlığına, ancak kendi oyuncusunu tanımlamak dışında bir derdi olmayan taraftar ile maymun sesleri çıkararak stada muz atan taraftar arasında niyeti ayırırsak, birbirinden farklı olduğunu düşünmüyorum.

Irkçılık iyiniyetli ya da kötü niyetli olsun, ırkçılık ırkçılıktır.

Ve de iğrençtir.