Asil Nadir farkını unutmuşuz...

Yayın Tarihi: 24/04/16 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Asil Nadir'in nasıl farklı olduğunu dün bir kez daha gördük ve hatırladık.

Eminim herkesin Asil Nadir ile ilgili doğrudan ya da dolaylı birer anekdotu vardır bu farkı ortaya koyan. Ancak aradan geçen bunca zamanda unuttuk. Unutmak istediğimiz için mi? Kesinlikle hayır. Umutsuzluğumuzdan unuttuk diye düşünüyorum.

Kıbrıs Türk halkının üreterek, yurtdışına satarak, Türkiye dışındaki ülkelerle yapılan ticaret ile nasıl refah içerisinde yaşayabileceğini bize gösteren Asil Nadir'in, olaylara nasıl baktığını, kafasının nasıl çalıştığını, karizmasının ne denli güçlü olduğunu unutmuşuz.

Serdar Denktaş, Asil Nadir'i karşılayıp uğurladıktan sonra, yaptığımız sohbette aslında hepimizin bildiği ama beynimizin bir savunma mekanizması geliştirip bize unutturmaya çalıştığı bir şeyi hatırlattı. Asil Nadir, bir zamanlar insanların patır patır devletten istifa edip PollyPeck ve bağlı şirketlerinde çalışmak için kuyruğa girdiği dönemi. "En çok özlediğimiz ve arzuladığımız dönem" diye nitelendirdi Denktaş bunu. Özlem ve arzu yanına ben de "ihtiyaç" kısmını ekliyorum, hatta ileriye gidip, bu noktadan sonra "olmazsa olmazımız" diyorum.

"Geldiydi gelecekti. Türkiye'ye geldi. Orada kalacak. Kalmayacak" tartışmaları ve tahminleri artık geride kaldı.

Asil Nadir Kıbrıs'ta. Hem de özgür bir adam olarak. İngiliz adaleti ya da adaletsizliği ile hesaplaşmasını yapmış. Onu geride bırakmış bir dünyalı olarak ülkesine geri döndü.

Asil Nadir'in farkından bahsettik.

Ercan'ın VIP salonu önünde çok siyasetçiyi karşılamışlığım vardır.

Çok da açıklama dinlemişliğim.

Asil Nadir'i dün karşılarken, farkı bir kez daha gördüm ve ne mutlu ki hatırladım.

Asil Nadir, basının karşısına çıkıp, ülkesinden bunca zamandır ayrı kalmış olmasının verdiği rahatsızlığı anlatmadı. Eminim bunca yıldır burada olamamak, annesini cenazesine bile katılamamak onun içini ezmiştir ama şikayet etmedi.

Kendi isteği ile adını temizlemek için gidip, güveniyorum dediği İngiliz adaletinin adaletsizliği ile ilgili de sızlanmadı. Herhangi birini de suçlamadı.

Ne yaptı diğerlerinden farklı olarak?

Öğüt verdi ve umut verdi.

"Ülkenin onur mücadelesinde, ülke olma mücadelesinde elbette katkılarımız olacak" diye konuştu.

Toplum içerisindeki huzursuzluğa ve kısır çekişmelere işaret edercesine, "Birbirinizi çok sevin, sıkı durun" dedi.

Umutsuzluğumuzu bitkinliğimizi görmüş ya da biliyor olsa gerek ki de, umut verdi. "Her şey çok iyi olacak" dedi ve bizi çok özlediğini sözlerine ekledi.

Umutla bekliyorum.

Asil Nadir'in beş yıl boyunca, boş durmayıp yaptığı planları ve projelerin hayata geçmesini, ülkemin artık bir hamle yapmasının zamanının çoktan gelip geçtiğini bilen birisi olarak, büyük bir umutla ve heyecanla bekliyorum.

Asil Bey'i çok iyi gördüm. Saçlarının beyazlanmasına aldanıp, "çok yaşlandı artık" diyenlere Asil Nadir'den en az 10 yaş büyük olan ve dünyayı yöneten RupertMurdoch'u işaret etmekten büyük keyif alıyorum. Murdoch diyorum çünkü Asil Nadir'in ligi orası.

Hoş geldiniz Asil Bey. Eksik parçamız tamamlandı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları