Bu atlar su içer mi Mr. Eide?

Yayın Tarihi: 26/05/17 08:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'dan görevi alırken, Eide, büyük ihtimalle "Oh be. Ne kan akıyor. Ne bomba patlıyor. Eve de yakın. Hava da güzel. Sorun da öyle karmaşık falan görünmüyor. Çözer hayatımıza devam ederiz" demiştir içinden.

Ban ise bıyık altı gülerek "Şu Norveçli bölünmüş ülke nedir bilmez. Onu öyle bir bölünmüş ülkeye göndereyim ki selefleri Alexander Downer, Alvaro De Soto'nun neler çektiğini görsün hizaya gelsin" demiştir.

BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Kıbrıs Özel Temsilcisi, Perulu diplomat Alvaro De Soto, Denktaş ile Papadopulos arasında mekik diplomasisi yürütürken, çok müthiş bir laf etmişti.

"Bir atı zorla suya götürebilirsiniz ancak zorla su içiremezsiniz."

De Soto'nun, "Ben yapabileceğimi yapıyorum ama gerisi liderlere kalmıştır" demek için kullandığı bu ünlü Fransız atasözü aslında bugünlere de tam uyuyor.

BM Genel Sekreteri Guterres'in selefi Ban Ki-moon'dan bu yana Kıbrıs Özel Danışmanı sıfatını taşıyan Espen Barth Eide ise dün 'De Soto kadar olmasa da' yine klas bir laf etti ve durumu özetledi.

"Şeytan detaylarda gizlidir, detaylar da her iki taraf için önemli."

Aslında, "her iki tarafın da aklı şeytanlığa çalışıyor" diye tamamlasa acayip bir söz olurdu ama Eide bu sefer her iki tarafça Persona Non Grata ilan edilmekten kurtulamazdı.

Eide son birkaç haftadır mekik diplomasisi dediğimiz bir yöntemi uyguluyor.

Atları nehrin kenarına kadar getirmiş olan tecrübeli diplomat, bir türlü su içmelerini sağlayamıyor.

Bir taraf belli ki diğerine oranla su içmek konusunda daha istekli ancak diğer taraf suyu zaten kana kana içtiğinden, diğerinin susuzluktan ölmesini bekliyormuş gibi bir tavır sergiliyor.

Eide iki taraf arasında neyi götürüp getiriyor bizim gibi sıradan insanlar tarafından bilinmesi pek mümkün görünmüyor şu aralar ancak, onun da dediği gibi aradaki uçurumu kapatacak kadar dolgu malzemesini Kuzey ve Güney Lefkoşa arasında taşıması zor gibi görünüyor.

Tabiî 1 Aralık mucizeleri gibi mucizeler olur mu ve kendimizi, bu sefer Cenevre'nin kara kışında değil de, ilk baharında bulur muyuz bilemem.

Umutlu muyum?

Pek de değilim ve De Soto ya da Edie gibi özlü bir laf etme çabasına girip, umut fakirin ekmeğidir" demek istemem doğrusu.

Bana göre bu atlar su içmeyi bir tarafa bırakın, suları en berrak ve en temiz olan Cenevre Gölü'nün kıyısına bile gitmekten çok uzaktırlar.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları