Gün gelir Kıbrıs Türk medyası sizi by-pass ederse

İlk günlerden eleştirmeyeyim diyorum ama bu hükümet bir basın mensubu olarak benim ve meslektaşlarımın hayatını zorlaştırıyor.

Sevgili Ulaş Barış yazmıştı ama görüyorum ki yeni hükümetin tüm mensupları, bütün icraat ve kararlarını sosyal medya üzerinden duyurmak üzere sözleşmiş gibi. Yani sevgili Ulaş, bu bir iki münferit olay değil, genel bir alışkanlık ve gelenek haline gelmiş durumda şimdiden.

Gazetelere ve gazetecilere gerek yok demek ki bu hükümet için.

Sosyal medyadaki seviyesiz eleştiri ve yorumlar, gazetecilerin meslek etik ve kuralları çerçevesinde edepleri ile yaptıkları eleştirileri yeğliyorlar demek ki.

Emojiler ve like sayıları ülke medyasından daha önemli demek ki.

Sosyal medya üzerinden paylaş, gören görsün, altına da yorum yapsın güzel güzel yaşayıp gidin.

Biz de gazeteleri kapatıp, elimizde telefon, cik cik sosyal medyadan olup bitenleri takip edelim. Öyle mi istiyorlar?

Bir bakanın kişisel bir görüşünü sosyal medya üzerinden paylaşması başka bir şeydir; bir bakanlık icraatının geleneksel medya üzerinden, gazetecilerin değerlendirme ve yorumları ile kamuoyu tarafından öğrenilmesi de başka bir şey.

Hükümet mensupları, basın bildirisi ya da basın açıklaması diye bir şeyden haberleri vardır diye düşünürüm. Yoksa da öğrensinler.

Yani hiç işimiz yok, bütün gün facebook ve twitter'da bakanların ne yaptıklarını kontrol edeceğiz. Sonra da Facebook'tan çözünürlükleri kötü fotoğraf ve videoları indirip kullanmaya mı çalışacağız?

Öyle diyorlarsa dediğim gibi gazeteleri kapatalım. Gazetecilik denen mesleği de lağvedelim.

Dönün siz de üniversitelerimizdeki iletişim fakültesi gazetecilik bölümlerini kapatın, çünkü gazeteciye gerek yok.

Saçmalamayın lütfen.

Bilmiyorsanız ve size bunları anlatacak düzgün danışmalarınız da yoksa, nasıl olmasını gerektiğini ben size söyleyeyim.

Yaptığınız bir etkinliğe gazetecileri davet edersiniz. Ya da kendi bünyenizde barındırdığınız ve bizim vergilerle ödediğimiz basın danışmanları aracılığıyla gazete ve televizyonlara etkinliğinizin görüntü ve haberini bir basın bildirisi olarak geçersiniz. Gazeteler bunların yayınlamaya değer bulduklarını yayınlarlar. Belki geliştirirler, belki de içine eleştiri katarlar. Bu onların bileceği iş. Haber yayınlandıktan sonra siz, eğer sosyal medyaya bu kadar meraklı iseniz ve haberin yayınlama şeklini de beğenmişseniz, sosyal medya hesabınızdan paylaşırsınız. Bu böyle yapılır.

Yok eğer siz Kıbrıs Türk medyasını by-pass etmek konusunda ısrarcıysanız, o da olur. Ama bilin ki gün gelir Kıbrıs Türk medyası en ihtiyaç duyduğunuz anda sizi by-pass eder, o zaman kıymetini anlarsınız.