Çantada keklik değil...

İdeal olan odur evet ama çantada keklik gibi görmesek daha sağlıklı olacağız diye düşünüyorum.

İdeal olan nedir?

İdeal olan 7 Ocak seçimlerinde ortaya çıkan ve halkın takdir ettiği meclis aritmetiği olan UBP-HP koalisyonudur. Ancak dediğim gibi sırf rakamlar uyar diye bu hükümetin kurulacağını ve sadece koltuklarda hangi şahısların oturacağının kaldığını düşünen varsa yanılıyordur.

Dün yapılan formalite turlarında Ersin Tatar, hükümetsiz bir ülkeye yaraşır bir şekilde hızlı davrandı. Görüşmelerini iki güne ya da bir hafta sonuna yaymak yerine tümünü bir gün içerisinde gerçekleştirip, nabızları aldı.

Dediğim gibi ideal olan formül bir UBP-HP hükümetidir ancak HP Parti Meclisi'nde bu konuda çekinceler olduğunu biliyoruz.

HP 7 Ocak seçimleri sonrasında UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün için sarf ettiği sözler sadece Özgürgün için değildi. UBP kurumsal olarak da bu söylem ve iddialara maruz kalmıştır. Ya da en azından payını almıştır.

Evet Özgürgün artık Parti Genel Başkanı değil, bu HP için önemli bir engeli ortadan kaldırdı ancak, bir tsunami gelip de tüm UBP'yi silip süpürmedi ya. Aynı insanlar, aynı tüzük ve aynı iş yapma biçimi oradadır. En azından Halkın Partisi perspektifinden bakıldığında durum böyledir.

Halkın Partisi perspektifinden ben bakmam belki ama Halkın Partisi'nin Parti Meclisi'nde görev yapan insanlar öyle bakıyorlar ve nazı konularda birtakım prensipler önceden netleştirilmezse bu hükümetin kurulmasını Kudret Özersay'ın Parti Meclisi'ne kabul ettirmesinin zor olduğunu ben buradan baktığımda net bir şekilde görebiliyorum.

UBP yetkililerinin, "Şart şurt kabul etmeyiz. Biz büyük partiyiz" gibisinden hezeyanları, UBP tabanına rahatlatmaya yeter belki ama gerçekte HP'nin birtakım şartları olacak. Buna peşinen hazır olmak gerekir.

HP'nin de tabanını ya da parti meclisini rahatlatması gerekecek.

Şartlar ne olur bilmem ama misal Bakanlar Kurulu nasıl karar üretecek. Parayla alakalı işlerde ya da birilerine menfaat sağlanacağında "Bu bakanlık bizim partide sen karışamazsın" gibi bir yaklaşımı HP'nin kabul edeceğini sanmadığım gibi, peşinen bu konuda birtakım garantiler isteyeceğini düşünürüm.

Ha bu arada Serdar Denktaş'ın dediği gibi, ellerin çabuk tutulması gerekir çünkü hayat devam ediyor.

Ersin Tatar'ın ise sürekli salladığı erken seçim kartı, bazılarına göre UBP'ye yarar ama ülkeye bir seçim hükümetinin ve bir seçim ekonomisinin nasıl bir faydası olur söylemeye gerek yok.

Demem o ki. UBP, CTP ile mi kuracak, HP ile mi kuracak buna karar vermeli ve armudun sapı üzümün çöpü demeden bir an önce ülkeyi içine düştüğü bu bunalımlı süreçten kurtarmalı.

Çünkü ne bir formül ne de diğeri öyle çantada keklik değil. 21 milletvekili olması UBP'yi bulunmaz Hint kumaşı haline getirmediğini geçtiğimiz 15 ay göstermiştir.