ELAM denen dunkof örgüt

Yayın Tarihi: 18/11/19 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

ELAM o kadar geri zekâlı bir örgüttür ki, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu protesto etmek için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bayrağını yaktılar.

Yani bir devletin var olduğunu, onun bir kuruluş yıldönümü olduğunu ve bir de bayrağı olduğunu resmen kabul etmişler.

Aptallığın bu kadarı olur.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bayrağını 20 Temmuz'da yaksalar, ona da şiddetle tepki göstermeme karşın bir mantık bulurum.

Onların perspektifinden Türkiye, Kıbrıs'ın bir kısmını işgal etmiş durumda dolayısıyla Türk bayrağını yakmanın bir mantığı olur, onların bakış açısıyla tabii ki.

Ancak ELAM denen salakların Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayrağı'nı yakması...

Bayrağı yakmayı bırakın, ellerine almaları bile onların siyasetiyle taban tabana ters değil mi.

Yaktıkları sahneye kadar görüntüleri izlesek ve yakma sahnesini montajla çıkarsak, 15 Kasım'ı kutluyorlar diye birilerine yutturabiliriz bile.

Sahte devlet diyecekler, 'Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti' adını kullanmaktan bile imtina edecekler ama anayasasında belirlenmiş bayrağın varlığını kabul edip ellerine alacaklar. Sonra da adını bile anmak istemedikleri devletin resmi bayrağını, devletin kuruluş yıldönümünde yakacaklar.

Almanların ifadesiyle, tam dunkof bunlar.

Biraz araştırınca birçok ülkede bir bayrağı yakmak ya da tahrip etmenin suç olduğunu öğrendim. Sadece kendi bayrağını değil bir başka ülkenin bayrağını tahrip etmenin de birçok ülkede suç olduğu bilgisi de var.

Komşumuz Kıbrıs Cumhuriyeti'nde durum nedir öğrenemedim doğrusu. Ama suç olsa bile halihazırda ortaya çıkan garip durum daha da garipleşecek.

ELAM tanımadığı bir ülkenin bayrağını yakıp, o ülkenin aslında var olduğunu kabul ederken, Kıbrıs Cumhuriyeti yetkililerinden ELAM'ı kınamasını beklemek, Anastasiades'in aynı aptallığı yapmasını beklemekle eşdeğer değil midir?

Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Anastasiadis'ten ELAM'ın hareketi konusunda tepki göstermesini bekleyip sessiz kalmasından dolayı onu kınarken, kınamasının ne anlama geleceğini de biliyor sanırım.

Anastasiadis ELAM'ı KKTC Bayrağı'nı yaktığı için kınarsa, KKTC'nin ve onun da bir bayrağının var olduğunu resmi olarak kabul etmiş olmaz mı sizce.

Bu da onu bitirmez mi?

ELAM Anastasiades'i bu yola sürükleyip bitirmek istiyorsa, ki o kadar akıllı bir strateji düşünebileceklerini sanmıyor, bayrağı yakarak Anastasiades'i düşürmek istedikleri duruma kendileri peşinen düşmüş oldu.

ELAM, KKTC'nin varlığını kabul etmiş oldu. Kötü çocuklar olmaya devam edecekmişsiniz ama salak çocuklar olmaktan kurtulamayacaksınız gibi…

Bu arada başka bir şey daha ifade edeyim de içimde kalmasın.

Bizdeki bazı sosyal medya canavarları KKTC Bayrağı'nı facebook profili yapıp güçlü bir ses vererek bayrağımıza sahip çıkmamız konusunda bir kampanya başlattılar güya.

Kime ses vereceğiz ELAM'a mı Anastasiades'e mi yoksa, ELAM tarafından ekmeğine yağ sürüldüğünü düşünen müstakbel bir KKTC Cumhurbaşkanı adayının kampanyasını mı başlatacağız. Onu sorarım.

Bırakın bu işleri. Karnımız tok.

Bir iki gün önce yazdım devlete sahip çıkmak, bayrak üzerinden siyaset yapmak ya da onu facebook profili yapmakla olmuyor.

Bayrağa inanmak, onun temsil ettiği devlete inanmak demektir. Devlete inanmak demek de gereğini yapmak demektir. Sadece bayramlarda yaşatmak için aklınıza gelen KKTC bayrağı, biri yakınca mı aklınıza geldi bu sefer? Demek zorunda kalıyorum. Kimse kusura bakmasın.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları