İki külah ve bir palto düğmesi ile krizden çıkılmaz

Yayın Tarihi: 26/03/20 10:50
okuma süresi: 5 dak.

KKTC hükümeti birtakım ekonomik önlemler açıkladı. Önlem dediği aslında geçici bir süreyle ‘Ali külahını Veli’ye, Veli’nin külahını da Ali’ye giydirmekten ibarettir.

Eleştirecek çok yanı var elbette, bu satırları eleştirmek amacıyla değil biraz da durum tespiti yapmak için yazıyorum sanırım.

Başbakan Ersin Tatar bu ‘külah değiştirme’ operasyonu ile yaklaşık 1 Milyar 500 Milyon TL’lik bir kaynak açığa çıkardı.

Ama dediğim gibi ‘Ali’ni külahı Veli’ye, Veli’nin külahı Ali’ye’

Yani piyasada daha önce bulunan iki adet külah, yine iki adet külah olarak kaldı. Kaybedilen külahların yerine gelen yok.

KKTC’nin bu ortamdan ekonomik olarak çökmeden çıkabilmesi için daha fazla külaha ihtiyacı olduğu kesindir. Yani Ali ile Veli kafalarındaki külahlardan olmasınlar ancak bu Koronavirüs nedeniyle külahlarını kaybedenler, yeni külahlara kavuşsunlar.

Avrupa Birliği sözüm ona yardım yapmış. Bunu promosyonlu olarak da sosyal medyada paylaşmış. Güney Kıbrıs’a 700 Milyon Euro Kuzey Kıbrıs’a ise 5 milyon.

Yani Güney’e üşümesin diye palto verirken, bize paltonun bir adet düğmesini bahşetmiş. Bunu da bir yere not etmiş olalım.

Yapılması gereken basittir. Ve umarım Başbakan Ersin Tatar’ın da aklındaki de buna benzer bir formüldür ve dün açıkladığı önlemler, ‘Ey Türkiye. Bizim elimizden gelen bu. Biz siyasi bedel ödemeye razı bir şekilde bu önlemleri aldık ama yetmez. Sizin desteğiniz lazım’ diyebilmek için yapıldığını düşünmek istiyorum.

Açıkladığı paketi 1’nci paket olarak nitelemesi bundandır diye ümit etmek istiyorum. Olası ikinci pakette daha kesilecek bir maaş, ya da üzerine Fiyat İstikrar Fonu ekleyecek ürün yok herhalde.

İş insanları ve ekonomistlerle konuşuyorum. Yaptıkları kaba hesapla bu krizin atlatılabilmesi için ülkeye dışarıdan 1 milyar Dolar gelmesi gerektiği üzerinde üç aşağı beş yukarı hem fikirler.

Yaklaşık 7 milyar TL’ye mukabil bu paranın 2 milyarı genel bütçeye, 1 milyar sağlık altyapısına geriye kalan 4 milyar TL ise ihtiyaç duyacak olan özel sektöre ödeyebilecekleri makul şartlarda kredi ile dağıtılmalıdır.

Bununla birlikte bir işsizler ordusu oluşmaz, bu sıcak parayla sekteye uğramadan devam edecek olan iş dünyasından kamu maliyesinin elde edeceği gelirler aynen devam edecek ve kamu maliyesi de özel sektör de zarar görmeden hayatına devam edecek.

Bu parayı bize yalnız ve ancak Türkiye verebilir. Hibe etsin de demiyoruz hani. Türkiye Bankaları için bu miktarlar devede kulak bile değil. Türkiye Bankaları Türkiye Cumhuriyeti’nin kefaleti ve gerekirse faiz desteği ile KKTC’ye borç verecek. Doğru bir proje ve doğru anlatım ile bunun Türkiye yetkililerine anlatılması ve Türkiye’nin Bankaları aracılığı ile gerçek anlamda KKTC’nin İMF’si gibi davranmasının istenmesi gerekmektedir. Bu parayı da KKTC maliyesi üstüne düştüğü kadarını, özel sektör da kendi üstüne düşeni 5-6 yıl içerisinde sözü edilen bankalara geriye ödemesi ile çözülebilecek bir sorundur aslında karşı karşıya kaldığımız.

Medeti AB’de görenlerin hayal kırıklığı, kendilerine dahi itiraf etmeseler de gözle görülüyor. Palto düğmesine değil, Ali ile Veli’nin külah değişmesine de değil, bu ülkeye fazladan külah lazım. Bu külahların nereden gelebileceği bellidir.

Bu nedenle hükümet edenler, acil önlem çerçevesinde bu önlemleri açıkladılar evet, ama an itibarı ile kendi külahlarını önlerine alıp düşünmeleri gerekecek. Yoksa iki külah bir de palto düğmesi ile bu krizden çıkmak hayal.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları